YÜKSEK BİR ÇALIŞMA TEMPOSUNUN MANİFESTOSU / MARTİN GİBİ ÇALIŞMAK
Uyku: Sağlıklı bir insan için bazen günde 4,5 saatlik bir uyku yeterli olabilir. Eğer ki çok fazla çalışıyorsanız kimi zaman bu şekilde yapabilirsiniz. Lakin uzun dönemli olarak düşünüyorsanız günde en azından 6 saat uyumanız gerekiyor. (Az uyumak, uykuya duyulan ihtiyacı arttırıyor ve bu da uyku verimliliğini zorunlu olarak yükseltiyor. Bu
Üstadımıza göre iki kıymetli madenimiz oluyor:
Sen, şu bağında nafakan için işliyorsun. Eğer farz namazı terk etsen, bütün sa'yin semeresi, yalnız dünyavî ve ehemmiyetsiz ve bereketsiz bir nafakaya münhasır kalır. Eğer, sen, istirahat ve teneffüs vaktini ruhun rahatına, kalbin teneffüsüne medar olan namaza sarf etsen, o vakit bereketli nafaka-i dünyeviye ile beraber, senin nafaka-i uhreviyene ve zâd-ı ahiretine ehemmiyetli bir menba olan iki maden-i manevi bulursun: *Birinci maden: Bütün bağındaki HÂŞİYE yetiştirdiğin, çiçekli olsun, meyveli olsun, her nebatın, her ağacın tesbihatından, güzel bir niyet ile, bir hisse alıyorsun. *İkinci maden: Hem, bu bağdan çıkan mahsulâttan kim yese- hayvan olsun, insan olsun, inek olsun, sinek olsun, müşteri olsun, hırsız olsun- sana bir sadaka hükmüne geçer; fakat o şart ile ki, sen, Rezzak-ı Hakikî namına ve izni dairesinde tasarruf etsen ve Onun malını Onun mahlûkatına veren bir tevziat memuru nazarıyla kendine baksan... HÂŞİYE: Bu makam bir bağda, bir zata bir derstir ki, bu tarz ile beyan edilmiştir.
Sayfa 26 - Yeni Asya Neşriyat
Reklam
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Momo 8 yaşında kimsesiz bir kız çocuğudur. Büyük bir kentin açık tiyatrosunun bir odasında Yaşar ve çevresindeki herkes onu çok sever. Momo’nun en büyük özelliği sabırlı bir dinleyici olmasıdır. Bu yüzden herkes onunlayken çok rahat ve huzurludur. Her şey çok yolundayken kente “Zaman Tasarruf Şirketi”nde çalışan “Duman Adamlar” gelir. Duman Adamlar insanları “vakit nakittir” diyerek kısa zamanda çok iş yapmaya zorlarlar. Arta kalan zaman Duman Adamların yaşam süresidir çünkü. Onların var olabilmesi için insanların zamanlarını çalmaları şart. Ama Duman Adamlar önlerindeki tek zorluğun “Momo” olduğunu çok geç olmadan anlarlar. Zamanın bekçisi olan Hora Usta bu sebepten dolayı Momo’ya ulaşır ve Momo ile birlikte Duman Adamlarla savaşır. Momo arkadaşlarını ve tüm dünyayı kurtarmak adına Duman Adamların inine kadar gidecek ama insanlığı kurtarmaya gücü yetecek miydi? . . Tüm heyecanını kaçırmamak adına sonunu söylemek istemedim Ortaokul seviyesinden itibaren bütün yaşlara hitap edebilen kurgusu çok güçlü,içinden çokça Mesajlar çıkarabileceğiniz masalsı bir kitap .. . . İletişim alanında çalışan veya etkili,samimi ve dostça iletişim kurmak isteyen büyük küçük yaşı ne olursa olsun herkese tavsiyeleri. #okudumokuyun
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201766.1k okunma
Kâmus der ki kader lûgatte, ölçme, tahmin, ölçerek takdir ederek tâyin; kelâmda Allah’ın iradelerini icrâdan yâni kazâdan evvel takdir etmesi, ölçmesi mânasındadır. Kader ezelden ebede kadar câri ahval ve hâdisatta hâkim olan küllî ilâhi hükümdür. Kader, ölçüp biçip hüküm vermek; kaza ise, bu hükmü infâz etmek yâni ezelde verilen hükmü ademden
Sayfa 417 - iletişim yayınları
Namık Kemal
vatanı sadece tarifle kalmaz, insanın vatanını sevmesini şart koşar. İnsan olmanın şartıdır vatan sevgisi... İnsan vatanını sever çünkü insanın hayatı vatanın havasını doğar doğmaz teneffüsle başlar. İlk gördüğümüz şey vatan tabiatıdır. İnsanın vücudu vatan toprağındadır... İnsanın hürriyeti, rahatı, hakkı, menfaati vatan sayesinde süreklidir. Ataların kabri, torunlarının yaşayacağı yer bu vatandır. Vatandaşlar arasında dil birliği, menfaat birliği, duygu yakınlığı, fikir kardeşliği hep vatan sayesinde gerçekleşmiştir. Vatan bir kılıç veya kalemle çizilmiş mevhum bir çizgiden ibaret değildir. O, "millet, hürriyet, menfaat, uhuvvet, tasarruf, hâkimiyet, ecdada hürmet, aileye muhabbet, yâd-ı şebâbet" gibi birçok yüce duygunun birleşmesinden ortaya çıkmış bir kutsal fikirdir.
Toplumculuk Dokuz Işık'ın dördüncü maddesi olan "Toplumculuk"un anlatıldığı bölüm de önce komünizmin Türkiye için en büyük tehdit olduğu yönündeki tespitlerle başlar. "Bugün Türk vatanının ve Türk milletinin en büyük düşmanı komünizmdir," diyen Türkeş "komünizm milliyetçi hareketin de en büyük düşmanıdır," diye
Reklam
Eğer desen: “Beni namazdan ve ibadetten alıkoyan ve fütur veren öyle lüzumsuz şeyler değil, belki derd-i maişetin zarurî işleridir.” Öyle ise ben de sana derim ki: Eğer yüz kuruş bir gündelik ile çalışsan sonra biri gelse, dese ki: “Gel on dakika kadar şurayı kaz, yüz lira kıymetinde bir pırlanta ve bir zümrüt bulacaksın.” Sen ona: “Yok, gelmem. Çünkü on kuruş gündeliğimden kesilecek, nafakam azalacak.” desen, ne kadar divanece bir bahane olduğunu elbette bilirsin. Aynen onun gibi sen şu bağında, nafakan için işliyorsun. Eğer farz namazı terk etsen bütün sa’yin semeresi, yalnız dünyevî ve ehemmiyetsiz ve bereketsiz bir nafakaya münhasır kalır. Eğer sen istirahat ve teneffüs vaktini, ruhun rahatına, kalbin teneffüsüne medar olan namaza sarf etsen o vakit, bereketli nafaka-i dünyeviye ile beraber, senin nafaka-i uhreviyene ve zâd-ı âhiretine ehemmiyetli bir menba olan, iki maden-i manevî bulursun: Birinci maden: Bütün bağındaki yetiştirdiğin –çiçekli olsun, meyveli olsun– her nebatın, her ağacın tesbihatından, güzel bir niyet ile bir hisse alıyorsun. İkinci maden: Hem bu bağdan çıkan mahsulattan kim yese –hayvan olsun, insan olsun; inek olsun, sinek olsun; müşteri olsun, hırsız olsun– sana bir sadaka hükmüne geçer. Fakat o şart ile ki sen, Rezzak-ı Hakiki namına ve izni dairesinde tasarruf etsen ve onun malını, onun mahlukatına veren bir tevziat memuru nazarıyla kendine baksan…
103 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.