Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
TOLSTOY- insanla yaşamla ilgili soruların yanıtı
1.Bölüm Ben çok erken yaşta çok fazla okumaya ve düşünmeye başladığımdan dinden vazgeçmem çok erken ve bilinçli bir vazgeçiş oldu 16 yaşımdan itibaren dua etmeyi bıraktım, kiliseye gitmeyi ve oruç tutmayı kendi İsteğimle terk ettim. Çocukluğumdan başlayarak bana bildirilmiş olanlara inanmayı bıraktım ama yine de inandığım bir şey vardı. Tanrı
İtiraflarım
İtiraflarımLev Tolstoy · Antik Kitap · 201623bin okunma
·
Puan vermedi
Değer ve saygı…
Doğan Cüceloğlu ülkemizde hakim olan, “miş gibi öğretmen olmak” klişesini ele aldığı bu kitapta aslında idealist olmak ne demek, yaşamdaki coşkuyu fark etmek ne demek tüm bunları ince ince irdeliyor… Korku toplumundan değer toplumuna geçilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Değerlerden örnek verirken de ‘ekmek’ten bahsediyor kısa bir öyküyle… Aslında kurallara uymak korkudan dolayıysa hissiyatımız farklıdır, ama içsel bir değer taşıyorsa, bu kez durum daha da farklıdır. “Nimete basılmaz, şiir gibi güzel bir değer. Nimete basılmaz değerinin altında neler görüyorum, sana söyleyeyim: Yaşama saygıyı görüyorum. Biz kıtlık çekmiş, yoksulluğun ne olduğunu bilen bir toplumuz. Yaşama saygı var. Emeğe saygı var. İşbirliğine saygı var. Doğanın üretkenliğine saygı var. Aç insanla empati var, onun açlığına saygı var. Nimete basılmaz, güzel bir değer umarım bunu hiçbir zaman kaybetmeyiz.” Savaşçı tam anlamıyla yaşam coşkusunu içinde barındıran, ne için yaşadığını bilen, gönlünün muradını keşfeden, hep aktif, hep farkındalık sahibi birini temsil ediyor. Hepimizin kendi hayatlarımız içinde güçlü birer savaşçı olmamız dileğiyle… Kesinlikle okunması gereken bir kitap
Savaşçı
SavaşçıDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 20219,9bin okunma
Reklam
56 syf.
·
Puan vermedi
Çağdaş Sanat Üzerine
Hadi tamam, ben orta sınıf köylü-kentli bir ailede yetişmiş bir insanım ve pek de seyreltilmiş kültür-sanat anlayışım yok. Ancak yine de medyada gördüğüm; o estetik hazdan yoksun, sadece 'anlayana' değerli olan, sürekli bir mesaj verme kaygısı güden, zaten amacı estetik (duyusal) olmaktan çıkıp sözde-düşünsel olan o onlarca ünlü ve pahalı eserleri hep gülünç bulmuşumdur. Üzerine kafa yorduğumda da fikrim değişmiyordu. Neyse ki artık "Kral çıplak!" diye bas bas bağıran Avelina LESPER var! 55 sayfacık harika bir 'Çağdaş Sanat Diss' i. Bi oturuşta heyecanla, yüzümde gülümsemeyle okudum. Eleştiriler rasyonel, tutarlı ve dürüst. Ölçütü ise çok basit: Sanat eseri ancak ve ancak müze dışında da aynı estetik değeri taşıyorsa sanattır. Yazar zaten sanat konusunda yetkin bir insanmış. Bu demek değil ki, ben sadece otorite diye yazdıklarını kabul ettim. Ama yani şimdi, gerçekten sanat bu değil...
Çağdaş Sanatın Sahtekârlığı
Çağdaş Sanatın SahtekârlığıAvelina Lésper · Tellekt · 2022139 okunma
296 syf.
1/10 puan verdi
Ne Felsefe Ne Rastyon Elime aldığım bir kitap, eğer bir düşünce eseri ise ve/veya alanı ne olursa olsun bilimsel bir içerik taşıyorsa hemen kaynakçasına, dipnot ve/veya son not kullanımına ve atıf sistemine bakarım; ve zaman zaman bu kitapta olduğu gibi hayal kırıklığına uğrarım. Yazarımızın emeğini taktir ediyorum elbette; ama malesef kaynakçası
Felsefirastyon
FelsefirastyonSerdal Özdemir · Luna Yayınları · 202166 okunma
%30 (42/136)
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kisa SSCB Tarihi ile paralelde okunmak uzere ara verdim; mukemmel ikili!
İnanilmaz guzel bir kitap; kisa ama vurucu detaylar var. 2. Dunya Savaşı’nda dönemin Rusya’sinda (SSCB demek daha dogru olur) bir Kırgız köyünün sakinlerinin savaş öncesi vs. savaş sonrası değişen hayatları, oldukça detaylı ama sadece kısa cümlelerle anlatilmis. Konu yeterince buhranlı zaten; bu bilincle yazar betimlemelerinde abartidan kacarak yerinde psikanalizler yapmis. Bir okur olarak bunun daha akılda kalici bir yontem oldugunu dusunuyorum; bir kitap şayet dönem hakkinda bilgilendirme amaci da tasiyorsa okurlarına, buhranli konularda bir de ağdalı edebiyat dili, kalici okuma getirmiyor. Bu anlamda Aytmatov’un diline bayildim dogrusu! Yarim birakma sebebim, Say Yayınları’ndan Kısa SSCB Tarihi Kitabi ni okurken, paralel okuma yapmanin daha doğru bir zamanlama olacagini dusunmem. Tamamlayici, toplumsal etkileri çok daha guzel aklimda tutabileceğim.
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,5bin okunma
383 syf.
10/10 puan verdi
Ey Türk'ün ehli sünnet evlatları titreyin ve kendinize dönün.
Dini Tamir Davasında Din Tahripçileri
Dini Tamir Davasında Din Tahripçileri
Ahmed Davudoğlu
Ahmed Davudoğlu
Peygamberimiz (s.a.s), "Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası ehl-i necat olacaktır." Ashab sormuşlar: "Yâ Resûlâllah, o kurtulan fırka hangi fırka olacaktır?" Resûlâllah Şöyle cevap vermiş: Benim sünnetimden şaşmayanlar kurtulanlardan olacaktır! Yâni Ehl-i sünnet ve cemaat
Dini Tamir Davasında Din Tahripçileri
Dini Tamir Davasında Din TahripçileriAhmed Davudoğlu · Bedir Yayınevi · 1997191 okunma
Reklam
80 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Tam bir serserisin İskender…
Çok şiirini okumuştum ama okuduğum ilk denemen.Senden “İstanbul Beyfendisi” beklemedim açıkçası,bu kadarı da olmaz artık dedim bazı sözlerine ama tuhaf bir auran var içine de aldı.Tam bir serserisin ağzı bozuk ama söylediklerine güvenilir.Tam bir serseri boş vermişliği vardı mısralarında.Paragrafların birbiriyle bağımlılığı yok,onlar da senin gibi başına buyruk.Ama tuhaf bir sürükleyiciliği vardı. “Sen de gidebilirsin istersen; cevabını bildiğim soruları beni aldattıkları için terk ettim çünkü ben.” “— Neden bu kadar yalnızım, diye sordum tanrıya. — Senin ağacından orman olmaz, diye yanıtladı.” '”Hayır' demek değil, 'evet' demektir hayattaki kimi sorunların kaynağı; hayır diyenler yalnızlığından acı çeker, evet diyenler sosyal trajedi'den.” “Seninle ortak bir resmimiz bile yok içinde biz olan.” “Tersi de düzü de adam gibi adamdır işte. Silah taşıyorsa çeker vurur, aşk taşıyorsa çeker sever.” Altını çizdiğim yerlerden birkaçını paylaştım. Küçük İskender’in atarlı hallerini bilenler bilir onlar okusunlar ama bilmeyenlere tavsiyeyi bilemedim
Galileo'nun Pergeli
Galileo'nun PergeliKüçük İskender · Sel Yayınları · 2009907 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Kaybolan Hüsn-üzan Sendromu
Diksiyon çalışmak üzre okumayı tercih ettiğim yazı türleri daha çok divan edebiyatı odaklı şiir okumalarından ibaretti. Fakat malumdur ki; yalnızca şiir okuyarak etkili konuşmaya sahip olmak güçtür. Bunun yanı sıra hitabi metinler ve hikayeler de okumanız gerekir. Uzun yıllar sonra bir roman okuma niyetimi, diksiyon çalışmalarıma meze etmiş
Kaybolan Düşler Senfonisi
Kaybolan Düşler Senfonisiİbrahim Yusuf Pala · Karina Yayınevi · 2017233 okunma
125 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
“Nerede o eski marşlar’ ifadesi bir soru ise eğer, kendimi bir an taca atıp, ‘demek artık marş söyletemiyorsunuz bize’ diye cevap verebilirim. Çünkü marşlar, ritim ve melodi örgüsüyle kalbin daha diri çarpmasıyla ilgilidir. Bu durumda sorunun muhatabı sorulan kadar sorunun sahibidir de. Yani ‘nerede o eski sen?’ diye soruyu adresine iade etmek geçer içimden. Yukarıdaki ifade bir soru değil de sitem içeriyorsa ve soranın kendisini de içine alarak halimizden yakınmak anlamını taşıyorsa şayet, benim cevabım biraz uzun olacak ama şöyledir sevgili okuyucu: Eskiler elbette bizim için özel ve kıymetli. Onları diri tutup paylaşmayı sürdürelim. Ama eski lezzetleri tazeleyebilmek adına yeni şeyler de söylemeye çalışalım. Mazimizden gocunmadan yeni zamanlara bir şeyler söyleyebilmeliyiz. Aksi halde sözgelimi ceddimiz Dede Efendi’nin, Itri’nin ya da Koca Sinan’ın eserleriyle övünmekten ibaret bir sanat yolculuğu bizi mazur kılmaz. Onlar, zamanlarının en seçkin eserleriyle bir medeniyetin tanıkları oldular. Oysa sanatın ve sanatçının kendi zamanına belgeler düşürmesi gerekli. Bu sorumluluğu dedelerimize havale etmek haksızlık olur. Yaşadığımız onca bireysel ve toplumsal travmaya rağmen, düşe kalka da olsa üretebilen ya da üretme sancısı çeken arayışlar çıkmalı içimizden.“ Ömer Hocam, ezgileri gibi kalemi de güzel. Bir tatlı kitap okudum. Ömer Hoca ile birebir muhabbet edermiş gibi kaleme almış konularını, biraz hayatından biraz yaşadıklarından biraz birikimlerinden. Her vaazın ardına o vaazla ilgili bir de komik diyaloglar eklemiş. Gerçekten gülerek düşünerek okunacak tatlı bir kitap. Buyrunuz :)
Sahne Geri(ci)si'nden Bir Vaaz Bir Diyalog
Sahne Geri(ci)si'nden Bir Vaaz Bir DiyalogÖmer Karaoğlu · Pınar Yayıncılık · 201817 okunma
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.