Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kevser Tetikcan

Kevser Tetikcan
@tetikcankevser
27 Kasım
5 okur puanı
Mart 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Bir boşluğun içindeyim.. Ya da boşluk mu benim içimde..? Kayboldum... Bulamıyorum yönümü, alacakaranlıkta yüreğimin ağırlığını kaldıramadan yürüyorum.. Yürüyorum lakin tutmuyor ayaklarım.. Gözlerim görmüyor.. Aklım bilmiyor ne yana gideceğini.. Her vakit bu kadar zor muydu nefes almak.. Her vakit bu kadar dar mıydı bağrım.. Ne yapsam genişler bilemiyorum.. Ne yapsam gevşer aklımın düğümleri.. Hangi sapağı dönsem aydınlar yolum.. Yüzümü ne yana dönsem güler.. Tükürsem tüküremezmiyim şu içimde parça parça olan yüreğimi..
Reklam
Bir ben vardım; dalları yeşil, göğü mavi Bir ben vardım; gözünde fer, ser'inde huzur Bir ben vardım; elleri ayakları tutan Bir ben vardım kalbi atan. Çorak topraklar gibi kaldım.. Öyle soluk, öyle cansız, öyle hayırsız kendine..
Hissizleşiyorum, böyle acıdan uyuşmak gibi.. Acımıyor sanıyorum öyle olunca.. Ama sanmakla olmaz ki, o açık yara hep orda..

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Güzel değil miydi bu aşk? Havalara uçuyordun hani? Midede kelebekler falan.! Ben yerin bin kat dibindeyim şimdi. Ve inan burda hiç kelebek yok.
Hepsine ağladım bugün. Bütün sevilmeyişlerime, kalp kırıklıklarıma, bütün iç sızılarıma, bütün yok sayılışlarıma... Cam kırıkları gibi kalp kırıklarıyla dolu geçtiğim yerler... Yürek sızısının nasıl olduğunu çok iyi bilirim ama insanın sevince sevilmesi nasıldır bilmem. Burnumdaki sızıyı, boğazımdaki düğümü tarif edebilirim, her iç çekişte ciğerine nasıl hava değilde ateş dolar, özleyince nasıl dünya dönmezde durur, solar renkler, gelmez bahar nasıl acı bi ayaz çalar içini anlatabilirim. Ama özlenmeyi tarif edemem mesela. Yok ya ben şu içimin sızısını da tarif edemem, bunu nasıl anlatabilirsin ki? Bunu ancak anlayabilirsin. Anlamayın nolur anlayamayın..
Reklam
Haykırmak istiyorum. Harkırmak, içimde ne varsa kusmak, hiç gözyaşım kalmayana kadar ağlamak istiyorum. Seni yalnızca böyle bitiririm sanıyorum; içimde sana olan haykırışlarımı, göz yaşlarımı bitirerek. Ama bi o kadar da susmak istiyorum en gizli derinlikler de saklamak seni...
Bazen hayal gibi geliyor ; yani bir zamanlar gözlerine doyasıya bakmış olmam, sözlerinin ve bakışlarının muhatabı olmuş olmam. Muhatabı olmadığım tek şey sevgindi sanırım.. İnanılmaz geliyor bir zamanlar elimi uzatsam dokunacak mesafede olman, nefesini duyacak kadar yakın olmam sana ve bunca uzak kalmışken senden, hala her nefeste hatırlayışım seni.. İnanılmaz geliyor. Evet hala yadımdasın. Kalbimde misin bilmiyorum ama seni içimde bir yerlerde taşıdığımı biliyorum. Bilmediğim sensin; nerde olduğun, nasıl olduğun, kimle olduğun... Sana öylesine yakın olmak istiyorum ki derinin altında dahi olsam yetinmezdim bu yakınlıkla. İçimde böylesine bir arzu taşırken senden böylesine uzak kalmak içimi çürütüyor. İyi olduğunu ummakla yetiniyorum. Bu umut damlası.. Evet bu ancak bi damla. Ama çorak kalmış toprağa düşen bi damla gibi, o denli kıymetli, toprak ona o denli muhtaç. Mutlu ol, bi yerlerde birileriyle iyi ol.. 'iyi ol' ben başka bişey istemiyorum. İllede benimle iyi ol demiyorum, diyemiyorum. Sana hiç kızamıyorum, küsemiyorum, senden hiç gidemiyorum... Ama bu her zaman benim meselem olmuştu zaten, mesele tümüyle senken sadece benim meselem olmuştu. Hala da öyle, hep de öyle olacak. Bunları seninle konuşamayınca kalemle konuşuyorum. İçimde bir yarasın. Bende başka bir karşılığının olmaması perişan ediyor beni.
Düşmanlarından ziyade arzularını alt edeni daha cesur sayarım demiş Aristo, çünkü asıl zafer kişinin kendine olanıdır.