Karanlık Maddenin İzinin Bulunması
Vera Rubin ve Ford, Andromeda'yı gözlemlerken, beklenmedik şekilde galaksinin merkezden uzak kısımlarının merkeze yakın kısımlarının dönüş hızına yakın hızlarda döndüğünü fark ettiler. Bunun en bariz nedeni, her nasılsa, galaksinin dışında küresel biçimde dağılmış, hale olarak bilinen çok fazla miktarda madde bulunması olabilirdi. Andromeda o zamana dek teleskoplarla iyiden iyide incelenmisti; görünen maddeden oluşan böyle bir halesi yoktu. Zwicky gibi Rubin de karanlık maddenin bıraktığı izi bulmuştu: Bir şey galaksinin dönüşüne kütleçekimsel bir etkide bulunuyordu. Dahası, tıpkı Zwicky'nin kümeleri gibi, bu galaksilerin de, eğer sadece görünen maddeyi içeriyor olsalar dağılıp gitmelerine yetecek kadar hızlı döndüğünü keşfettiler. Karanlık madde kavramı destekçi buldukça, Zwicky'nin galaksileri mercek olarak kullanma fikri, işin içinde umulmadık bir şey mevcut olduğunu göstermek için başvurulacak ek bir metot olarak yardıma çağrıldı. Nasıl ki, daha kalın bir merceğin odak uzunluğu daha fazla oluyorsa, bir galakside çok daha fazla miktarda madde olması da, mecek vazifesi yapan galaksinin, kendi çevresinde orijinal kaynağın birden fazla görüntüsünü oluşturma eğilimine daha fazla gireceği anlamına gelir. Kütleçekimsel mercek etkisine dair ölçümlerin kullanılması karanlık maddenin varlığını başka şekillerde de destekledi.
Sayfa 44 - Say YayınlarıKitabı okuyor
"Günler ne kadar uzunsa, güneş de o kadar uzak fakat daha hiddetli. Aşkımız da tıpkı böyle, lakin yoklukla ayrı kaldık; fakat yine de aşkımız en azından benim tarafımda ateşini koruyor, umarım senin tarafında da öyledir..”
Sayfa 128 - Say
Reklam
Alti çizili yerlere dikkat. Ayni derecede tehlikeli sözler. 12- ".. sa'y et. Fakat çember çizerek değil, cembersel caba, değirmen eşeğinin sa'yi gibidir, kısır dongüdür, sonuçta basa dönersin. Böyle bir şey, "abes", "anlam ", ici boș daire, içeriksiz, hedefsiz: Tıpkı sıfır gibi," 67) Câhil adam sa'y ile tavafi kanstiriyor. Sa'y istense de cembersel yapilamaz. Değirmen eseğinin sa'yt gibi yapılamaz
… çok doğru. Adamı astrolojiye merak sardırır
Doğruyu söylemek gerekirse, Kumiko'yla evlendiğimden beri insan türüne dahil olmuş ve Güneş Sistemi'nin üçüncü gezegeninde yaşamaya başlamıştım denebilir. Güneş'in çevresinde dönen ve Ay'ın çevresinde döndüğü Dünya'da yaşıyordum. Ben istesem de istemesem de bu, sonsuza dek -ya da en azından, be- nim yaşamım ölçüsünde, bana sonsuz gibi gelecek bir süre böyle sürüp gidecekti. Bunun bilincine, karımın âdet döneminin her yirmi dokuz günde bir, tıpkı Ay'ın evreleri gibi, dönüp geldiğini görmekle varmıştım. Bu dönemi oldukça zahmetli geçiriyordu: başlamasından birkaç gün önce, hep kaygılı, hatta zaman zaman aşırı sinirli oluyor, ortalığı kırıp geçiriyordu. Bu nedenle, dolaylı olarak benim için de önemli bir dönem sayılırdı bu. Ay'ın bu döneminde onu boşuna kaygılandırmamaya özen göstermeliydim. Evleninceye değin, Ay'ın evrelerine hiç dikkat etmemiştim. Ara sıra, başımı kaldırıp gökyüzüne baktığım olurdu gerçi, ama Ay'ın biçimine hiç kafayı takmazdım, oysa ki evlendiğimden beri, onur hangi evrede bulunduğunu her zaman çok iyi bilir oldum.
Sayfa 41 - Doğan KitapKitabı okuyor
SAĞLIK MI, ECEL Mİ?
Denedik Olmadı
Denedik Olmadı
Füsun Genç
Füsun Genç
Bir yazı okudum. Konusu insan ömrünün uzatılmasıydı. İnsanlar yeteri kadar sağlıklı olurlar ve herhangi bir kazaya uğramazlarsa çok uzun süre yaşayabilirler diyordu yazıda. Bütün düşüncelerim, duygularım karmakarışık oldu hatta beyin hücrelerimin bir kısmı yanmış bile olabilir. Bildiğiniz alt üst oldum. Ben kaderci biri olarak, her canlıya belirli bir süre ömür bahşedildiğine inanan; buna tutunarak yaşayan bir insandım. Ölüme dair düşüncelerimi “İnsanı eceli korur.” tespiti ile özetleyebiliyordum. Bana göre bir canlı ancak ölecekse ölürdü. Kendisine bahşedilen ömrü dolmuş birini yaşatmak imkânsızdı. Tıpkı eceli gelmediyse öldürmenin imkânsız olduğu gibi… Şimdi bütün inanç sistemim sarsıldı. Gerçekten böyle bir şey mümkün müdür? Biz bahşedilen ömür kadar değil de sağlığımız el verdiği ölçüde mi yaşıyoruz? Ömrü uzatmak mümkün mü? Eğer öyleyse brokoli falan yemeye başlayacağım. Lütfen biri beni aydınlatsın.
Kullanışlı Troller
Şu zavallı genç yeryüzünde görülmemiş bir katliama imza atan Siyonist Yahudiler tarafından ilmek ilmek nakış nakış işlenerek piyasaya sürülmüş ve bizim kullanışlı "malbesil" (embesilin tarih öncesi türü) milletimize" itelenmiş piyondan başka bir şey değil. Ne çabuk gündem değişti hiç kimse farketmedi. Başı gövdesinden koparılmış
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.