157 syf.
9/10 puan verdi
İnsan ve Toplum Arasındaki Çatışma: Karakterlerin Çelişkileri
Necip Fazıl Kısakürek'in "Bir Adam Yaratmak" adlı eseri, Türk edebiyatının en önemli yapıtlarından biridir. Bu kitap, sadece bir adamın hikayesini anlatmakla kalmaz, aynı zamanda insanın varoluşsal ve ahlaki sorunlarına derinlemesine bir bakış sunar. Kısakürek'in kaleminden çıkan bu eser, bir adamın hayat yolculuğunu, içsel çatışmalarını ve çevresiyle olan ilişkilerini ustalıkla işler. Yazar, karakterler aracılığıyla okuyucuya insan doğasının karmaşıklığını ve çelişkilerini aktarırken, aynı zamanda toplumsal eleştirilerde bulunur ve evrensel değerler üzerine düşündürür. Kitap, dil ve üslup açısından da dikkat çeker. Kısakürek'in derin anlatımı ve dikkat çekici betimlemeleri, okuyucuyu hikayenin içine çeker ve karakterlerin duygusal dünyasına derinlemesine bir bakış sunar. Ayrıca, eserin tarihsel ve kültürel bağlamı da okuyucuya zengin bir deneyim yaşatır. insanın varoluşsal sorularıyla yüzleşmesine ve kendi iç dünyasını keşfetmesine yardımcı olan bir rehberdir. Kısakürek'in derin felsefi düşünceleri ve etkileyici anlatımıyla, bu kitap, okuyucuları hem duygusal hem de zihinsel olarak derinden etkiler.
Bir Adam Yaratmak
Bir Adam YaratmakNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20209.3k okunma
423 syf.
8/10 puan verdi
Ruhun Kıyılarında Bir Yolculuk
Orhan Pamuk'un "Kara Kitap" adlı eseri, modern bir klasik olarak edebi dünyada sağlam bir yer edinmiştir. Pamuk'un ustalıklı kaleminden çıkan bu roman, karmaşık bir hikaye örgüsüyle, derin karakter analizleriyle ve edebi simgelerle dolu bir başyapıttır. İstanbul'un sokaklarında kaybolmuş bir adamın hikayesini anlatırken, aynı zamanda Türkiye'nin siyasi ve toplumsal dokusunu da inceliyor. Pamuk, eserinde modernizmin etkileriyle geleneksel değerler arasındaki çatışmayı ustalıkla işlerken, okuyucuları düşündürmeyi ve sorgulamayı teşvik ediyor. Romanın en çarpıcı özelliklerinden biri, Pamuk'un dil ve anlatımındaki ustalığıdır. Zengin betimlemeler ve derin içsel monologlar, okuyucuyu İstanbul'un sokaklarına ve karakterlerin düşüncelerine daldırırken, aynı zamanda Türkiye'nin geçmişi ve bugünü üzerine düşünmeye yönlendiriyor. karmaşık bir yapıya sahip olmasına rağmen, okuyucuyu derin bir şekilde etkilemeyi başaran bir eserdir. Pamuk'un derinlemesine karakter analizleri ve toplumsal eleştirileri, romanı sadece bir edebi eserden öte bir deneyim haline getirir. Bu kitap, edebiyat tutkunları için kesinlikle kaçırılmaması gereken bir başyapıttır.
Kara Kitap
Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229k okunma
Reklam
213 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 hours
Memduh Şevket Esendal'ın üçüncü romanı Vassaf Bey, 20. yüzyılın ilk yarısında toplumun yaşadığı büyük dönüşümün aile ve birey üzerindeki etkilerini ele alır. Esendal romanın odağına, Cumhuriyet'in yeni başkenti Ankara'daki bürokrat ve yüksek memur ailelerinin maddi ve manevi çıkmazlarını, yeni doğmuş küçük burjuva sınıfının ahlak anlayışını, Batılı ve geleneksel değerler arasındaki çatışmayı yerleştiriyor. Yargıtaydan emekli bir babanın küçük kızı Perihan, evlenip bir hayat kurmak ister. Onun için toplum ve aile baskısından kurtulmanın tek yolu evliliktir. Herkes Perihan'ın bu arzusunu gerçekleştirmek için seferber olur. Perihan'ın yer yer histerik hale dönüşen evlenme arzusunu okurken arka planda aksayan, açmaziara gark olmuş, kendini henüz bulamamış bir toplumsal oluşumun çırpınışlarına şahit oluruz. "Konuşmalar" ve "Mektuplar" adıyla iki bölümden oluşan romanın ilk bölümünde karmaşık bir diyalog örgüsüyle yer yer tiyatro metnine yaklaşan bir üslup kullanılırken; ikinci bölümde, mektup tarzının olanakları kullanılmış, türlerin üst üste bindirilmesiyle teknik olarak edebiyatımızın emsal işlerinden biri ortaya konmuştur. Vassaf Bey, tek kurtuluşu evlenip kabuğuna çekilmekte bulan genç kızları, mutsuz evlilikleri, çıkar temelli ilişkileri, otoriter babaların elinde harcanan hayatları farklı edebi türlerin imkanlarından da yararlanarak bir toplumbilimci titizliğiyle gözler önüne seriyar
Vassaf Bey
Vassaf BeyMemduh Şevket Esendal · Kapra Yayıncılık · 2023252 okunma
342 syf.
·
Not rated
·
Read in 16 days
Kitabın çok genel bir özetidir!!! Dinin Geleceği adlı bu eserde genel yapı itibariyle dinin insan hayatındaki konumu ve zamanla bu konum bilimin ve bireyselliğin ön plana çıkmasıyla dinin nasıl şekillendiğini veya şekillenemediğini ele almıştır. Çünkü din; kurumsal, toplumsal ve bireysel olmak üzere insanın hayatına üç cepheden etki etmektedir.
Dinin Geleceği
Dinin GeleceğiAli Köse · Nobel Akademik Yayıncılık · 20234 okunma
Değerin parasal karşılığı yoktur. Söz konusu yaşayan değerler toplumsal sağlığın bağışıklık sistemini oluşturur. Bir başka deyişle yaşayan değerler bir toplumun gizil gücüdür. Nasıl ki insanın bağışıklık sistemi güçlü ise hastalığa yakalansa dahi biraz ateşlenip yatağa düşmeden atlatır; bir toplumda yaşayan evrensel değerler varsa, o toplum da belki sarsılır ama hasta olup yatağa düşmez.
Sayfa 255Kitabı okudu
·
Not rated
“Sevgiyi değerli kılan, uğruna ölünmesi değil, uğruna emek verilmesidir.” giriş cümlesiyle beni etkileyen bu kitap; evlilik kurumunun öneminden, eşlerin birbirini tanırken ve evlenmeye karar verirken nelere dikkat etmesi konusunda birçok bilgi ve öneriyle dolu. Değerler kültürü ve korku kültürüyle yetişmiş iki insanın hayatlarından örnekler vererek bu iki yaşam tarzının olumlu ve olumsuz sonuçlarını gözler önüne seriyor. Bu sergilemeyi okuyucularından gelen mektuplarla destekliyor. Bu yaşanmışlık ve tecrübeler akılda kalıcılığı sağlıyor. Doğan Hoca, evlilik ilişkisinde yüz ve canın devreye girmesinden bahsediyor. Yüzün baskın olduğu bir ilişkide canın yalnız kalacağından, canın baskın olduğu bir ilişkide ise evliliğin şizofrenik bir hâl alacağını ekliyor. Bunun çözümünü ise çiftlerin kendini ifade edecekleri CAN alanı yaratılarak ama aynı zamanda toplumsal kültürün de bir parçası olarak uymak zorunda oldukları YÜZ alanı gerektiğini söylüyor. Kitap yalnızca evlenmeyi düşünen değil, birey olmayı başarabilmiş herkesin okuması gereken bir kitap diye düşünüyorum. İncelememi şu üçlük ile bitirmek istiyorum: Bu can benden geçmeden Bu dünyadan göçmeden Bir tek seni sevmek çok değil…
Evlenmeden Önce
Evlenmeden ÖnceDoğan Cüceloğlu · Kronik Kitap · 20218.3k okunma
Reklam
779 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 37 days
Budala: Dostoyevsky'nin İnsanın Derinliklerine Yolculuğu
Dostoyevsky'nin "Budala" adlı eseri, Rusya'nın 19. yüzyıl toplumunda ahlaki çöküşü ve psikolojik derinlikleri araştırır. Roman, başkarakter olan Prens Myshkin'in St. Petersburg'a dönüşüyle başlar. Myshkin, sara teşhisi konmuş ve tedavi görmüş biridir.Bu durum, Myshkin'in kişilik ve davranışlarının bazı yönlerini
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201225k okunma
Toplum, toplumsal değerler adına (bu asırlara ve toplum­lara göre değişiyor) bazı davranışları ölümle cezalandırma­nın doğru olduğuna sizi inandırır. Hatta toplum, ancak sizin sözünüzle kendi varlığını sürdürebilir.
Yapısal Kişilik Kuramı
Freud, kişiliğin üç temel birimi olduğunu ifade etmiş ve yapısal kişilik modelini bu birimler ekseninde şekillendirmiştir. İd (Altbenlik) Freud "id" terimini bilinçdışı kavramını sıkıkla kullanan hem meslektaşı hem dostu olan Georg Groddeck tarafından yazılan "Das Buch vom Es" adlı eserinden almıştır. Süper Ego (Üst benlik) Süper ego bireye, ilk çocukluk yıllarında, davranış kurallarının, içerisinde ödüllerin ve zararların sindirildiği bir sistem yoluyla ebeveyn tarafındnan öğretilmesiyle gelişen ve toplumsal değerler sisteminin, doğru ve yanlış kavramlarının kaynağını teşvik eden bir yapıdır. Ego (benlik) Ego'nun temel işlevi id'i gerçeklekle tanıştırmaktır. Bir başka deyişle insanın dış dünya ile uyum içersinde yaşamasını sağlamaktır.
Kültür nereden geldi? a
Erken dönem sanayi kapitalizminin kültürle ilgili daha fazla başarılması gereken bir görevi vardı. Siyaset sahnesine yeni bir aktör çıkmıştı —endüstriyel işçi sınıfı— ve direnç gösteriyordu. Matthew Arnold’un başlığının diğer yarısı olan anarşiyi engellemek için sofistike ve medeni bir kültüre ihtiyaç vardı. Liberal değerler kitlelere yayılmadıkça, kitleler liberal kültürü bozabilirdi. Din geleneksel olarak sıradan insanlarda sorumluluk, saygı, fedakârlık ve manevi terbiye duyguları yaratmıştı. Fakat, endüstriyel orta sınıflar seküler faaliyetler aracılığıyla toplumsal varlığı mitolojiden arındırdıkça ve ironik bir şekilde, değerli bir ideolojik kaynak olan dini inanç azalmaya başlamıştı. Bu nedenle kültür, sanatçıların günlük hayatın dünyevi yönlerini ebedi hakikate dönüştürmesiyle kiliselerin yerini almak zorundaydı. #TerryEagleton lrb.co.uk/the-paper/v46/n...
Reklam
Suç milletin değil, liderin!
Nasıl Yönetilirseniz Öyle Olursunuz! Toplumsal sıkıntıların ve kaynağının neler olduğunun dile getirildiği, tartışıldığı birçok mecliste genelde ifade edilen bir sözdür; “Nasılsanız öyle yönetilirsiniz.” Bu söz, toplum olarak karşı karşıya kaldığımız sıkıntıların kaynağının kim ya da ne olduğunu ortaya koyan bir muhtevaya sahiptir. Bu söz
109 syf.
1/10 puan verdi
Kafka, içinde yaşadığı dönemin, o dönemin olaylarının değil, gelmiş geçmiş tüm zamanların toplumsal mekanizmalarının yarattığı yalnızlığı, anlamsızlığı betimlemiştir. Kuşkusuz, karanlık bir tablodur bu. Bu karanlık tabloyu aydınlatan ise Kafka Güneşi’dir. Gecenin en yoğun ânında doğan, karanlığın tüm gizlerini açığa vuran ışığıyla, bizlere,
Aforizmalar
AforizmalarFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201728.1k okunma
uygar
Din kuraları "Ahlak kuraları"görgü kuralları ve hukuk kuralları saygı sevgi.dürüstlük empati hakkaniyet dostluk arkadaşlık güvenilir.ahlak gelenekleri görenekleri Milet yapan temel toplumsal değerler dir.toplum toplumsal yaşam için gerekli olan bu değerlerin devamlılığı oldukça önemlidir
Osho
Osho
Gerçekte batılılar, insanlık değeri açısından değil fakat teknoloji ve makineleşme açısından ilerlemişlerdir. Grafiklere bakıldığında, makineleşme ve teknolojinin batılılarda yüksek seviyelerde olduğu görülebilir. Onlar çok çeşitli makineler icat etmektedirler. Fakat insanlık, davranış, ahlâk ve toplumsal yaşantılarını düzeltip sağlamlaştırdığı zaman, makineleşmiş batılıların çöküşünü görebilir. Onların ilerleyişi teknoloji açısından olup insanı değerler açısından her hangi bir ilerleme sağlayamamışlardır. Dinimize bağlı olursak, insani değerlerimizi de geliştirebiliriz. Teknoloji ve makineleri de Allah yolunda kullanmak için onlardan alabiliriz.
Sayfa 20 - Müslümanlardaki Yenilgi PsikolojisiKitabı okudu
109 syf.
·
Not rated
Kafka, içinde yaşadığı dönemin, o dönemin olaylarının değil, gelmiş geçmiş tüm zamanların toplumsal mekanizmalarının yarattığı yalnızlığı, anlamsızlığı betimlemiştir. Kuşkusuz, karanlık bir tablodur bu. Bu karanlık tabloyu aydınlatan ise Kafka Güneşi’dir. Gecenin en yoğun ânında doğan, karanlığın tüm gizlerini açığa vuran ışığıyla, bizlere, insanlara yalansız bir dünya göstermeye çalışan, bunu handiyse özür dilercesine mırıldanarak gerçekleştiren, son aşamada da pişman olup tüm yazdıklarının yakılmasını (bunu hiçbir zaman yerine getirmeyecek bir dostundan istemiş olsa da) isteyen, hiçlikten sahici bir dünya yaratan bir insan. Eğer Kafka’nın yapıtında manevi değerler ve umut aranıyorsa, burada aranmalı. Ve bu aforizmalar da bu ışığın altında okunmalı. Bu kitap, Kafka’nın ardında bıraktığı tamamlanmış ender elyazmalarından biridir. Tüm aforizmalar Kafka tarafından tek tek numaralandırılmıştır. Max Brod, altısı, küçük okul defterlerine yazılmış aforizmalardan, kısa öykücüklerden, çeşitli konulardan oluşan bu elyazmaları “yığınını” Taşrada Düğün Hazırlıkları başlığıyla tek bir kitapta toplamıştır. Daha sonraları birçok ülkede, bu kitaptan küçük başka kitaplar üretilmiştir: Babaya Mektup ve Aforizmalar gibi. Bu kitaptaki aforizmaların tam olarak ne zaman yazıldığını bilmiyoruz.
Aforizmalar
AforizmalarFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201728.1k okunma
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.