Garip kaderime gülümsedim; aynaya bakarak tabii. Tatlı bir gülümseme. Eski neşemi kaybetmediğimi göstermek için. Sonra durgunlaştım. Neden? Unuttum. Dur, hayır; unutmadım. Yalnız kaldıkça, yalnız kalmaktan korktukça...
Söylenmesi gereken replikleri söylüyor, susulması gereken yerde susuyor, çekilmesi gereken acıları çekiyoruz. Yaralarımız bile olması gerektiği için oradalar.
Her şey olması gerektiği için oluyor. Bazen tüm bu "şeylerin" olması gerektiği için olduğunu unutuyorum. Sebepler arıyorum, cevabını bulamayacağım sorular sıralıyorum; sorular o kadar birikiyor ki cevaplarını bulmak önemsizleşiyor bir süre sonra, soruları azaltmak istiyorum. Azaltıyorum da. Tek bir soru kalıyor geriye:
Neden?
Olması gerektiği için.