Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Türk Gençliği!
Ne yaparsan yap, ne düşünürsen düşün, neyi yargılarsan yargıla öncelikle güçlü olacaksın; ruh olarak, bünye olarak güçlü olacaksın. Yiyeceksin, yaşayacaksın, var olacaksın!
Sayfa 58 - ÖtükenKitabı okuyor
Ey Türk, kürt, Laz, Arap vs gençliği birinci vazifen bütün Tağutları Red edip Tek bir Olan Allah'u teala'ya kulluk etmendir. Ona hiçbir şeyi şirk koşmaman, O'nun hükümlerini eksiksiz kabul edip uygulaman, demokrasi ve laiklik putlarını kesinlikle Red edip hükümranlığı Allah'a vermendir. Namaz kılıp, zekatı verip, oruç tutup, imkanın olduğu zaman da hac yapmandır.
İnci Tanesi

İnci Tanesi

@okyanustabirincitanesi
·
29 Nisan 19:54
Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir!
Reklam
Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir!
" Ey Türk gençliği! Birinci görevin, Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyeti'ni sonsuza kadar korumak ve savunmaktır Varlığının ve geleceğinin tek temeli budur. Bu temel, senin en değerli hazinendir. Gelecekte de, seni bu hazineden yoksun bırakmak isteyecek iç ve dış düşmanların olacaktır "
Sayfa 599Kitabı okudu
"Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk Bağımsızlığını, Türk Cumhuriyeti 'ni, sonsuza dek korumak ve savunmaktr. Varlığının ve bağımsızlığının biricik temeli budur. Bu temel, senin kıymetli hazinendir. Gelecekte dahi, seni bu hazineden yoksun etmek isteyecek iç ve dış kötülük isteyenler olacaktır. Bir gün, Bağımsızlık ve Cumhuriyet'i savunma mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için bulunacağın vaziyetin imkan ve şartları düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şartlar çok uygunsuz bir özellikte ortaya çıkabilir. Bağımsızlık ve Cumhuriyetine yönelecek düşmanlar, bütün dünyada benzeri görülmemiş bìr galibiyetin temsilcisi olabilirler. Zorla ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri alınmış , bütün tersanelerine girilmiş, bütün ordular dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şarttan daha acı ve daha kötü olmak üzere, memleketin içinde, iktidara sahip olanlar, uyuşukluk ve delalet ve hattâ hainlik içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, kişisel çıkarlarını, işgalcilerin siyasi gayeleriyle birleşebilirler. Millet, yoksulluk çaresizliği içinde harap ve çaresiz düşmüş olabilir. Ey Türk geleceğinin evladı! İşte, bu durum ve kurallar içinde dahi vazifen, Türk bağımsızlık ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! İhtiyaç duyduğun güç, damarlarındaki soylu kanda mevcuttur!" Mustafa Kemal
"Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği amaca, bizim yüksek idealimize, durmadan yorulmadan yürüyecektir."
Reklam
"Bu kutsal topraklar, sadece bir Mustafa Kemal yetiştirmekle kalmadı; onun eşi benzeri olmayan başarılarını tüm dünyanın görüp tanımasını sağladı. Ancak bu toprakların binlerce yıllık bereketi ve tüm uluslardan daha görkemli olan tarihi, Mustafa Kemal'in izinden gidecek, onun azmini, çalışkanlığını ve en önemlisi de mücadeleci, hırsı seven ruhunu taşıyan binlerce lider, nefer yetiştirmeye devam edecektir. Şayet bu noktada, geleceğin nasıl şekilleneceğini hayal etmek bile bu büyük potansiyelin sadece bir göstergesi, binlerce genç için inanılmaz derecede bir ilham kaynağıdır. Türk gençliği, atasının izinden giderek bu yüce devleti modern bir uygarlık olma yolunda, kararlılıkla taşımaya devam edecektir."
Aybars Kaan Demirhanlı
Aybars Kaan Demirhanlı
Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklali­ni, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet, muhafaza ve müda­faa etmektir.
Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yo­rulsanız dahi beni takip edeceksiniz… Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.
Bu sonucu, Türk gençliğine emanet ediyorum.
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Sayfa 599 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İttihat ve Terraki ;
Halktan geldiler. Fakat kısa zamanda halktan koptular. Birer halk adamı, hatta birer efsane kahramanı gibi çıktılar. Fakat hemen birer sorumsuz klik adamı oldular. İstibdâda karşı ayaklandılar. Fakat getirdikleri de bir nevi istibdat oldu. ….Milletin iman ve ümidini suistimal ettiler. Bir defa elden çıktı mı, bir daha kazanılamaz olan bu hazineyi israf ettiler. Milletin varlığını koruyamadılar. Devleti toptan havaya savurdular. ….Bunun neticesinde, tarihimizin en idealist bir nesli olarak gelişen bir altın gençliği, bir kumarda kurban ettiler. ….. Büyük dönüm noktalarında daima pasif ve şahsiyetsizdiler. Hiçbir zaman ileriyi gören, akıllı, basiretli kurucular ve devlet adamları olamadılar. ….Bugün Türk tarihi, onların devrini, garip icraatini, tarih dışı bıraktı. Onun içindir ki şimdi milletin hafızasında ve gençliğin ruhunda o devir, birçok safhalar ile ancak bir gölge gibi yaşar.
Sayfa 239 - Remzi KitabeviKitabı okudu
ATATÜRK’ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ
   Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.    Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.    Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.   Mustafa Kemal Atatürk
"Sizler, Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.” Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk
"Sizler, Yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.''
Mustafa Kemal Atatürk
Mustafa Kemal Atatürk
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.