12 Mart darbesi 12 Mart 1971 günü saat 13'te Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve kuvvet komutanlarının imzasını taşıyan 3 maddelik bildiri TRT radyolarından okunur. Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a, Başbakan Süleyman Demirel'e, TBMM'ye ve Cumhuriyet Senatosu'na da yollanan bildiride şöyle denilmektedir: 1. Parlamento ve hükumet, süregelen tutum,
Birinci Dünya Savaşı, bütün cephelerde şiddetli bir şekilde devam etmekteydi. Bu arada 2-3 Şubat 1915 gecesi Süveyş Kanalı'na yapılan Türk taarruzu, İngilizler tarafından geri püskürtülmüş ve 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa'nın Mısır'da çıkmasını beklediği isyan da gerçekleşmemişti. Bu taarruzun asıl amacı ise, İngiltere'nin
Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
🔴 Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın forsu Milli Savunma Bakanlığı’nın 15 Şubat 2024 tarihli kararıyla değiştirildi. ▪️Kararda, “Onaylanan yeni Kara Kuvvetleri Komutanlığı forsunda yer alan ay-yıldız Türk milletinin emrinde olunduğunu, çapraz kılıçlar sürekli, güçlü ve kararlı Kara Kuvvetleri Komutanlığını, dörtnala ilerleyen mızraklı süvari Kara Kuvvetlerinin cesaret, dinamizm ve sürekliliğini, dört adet yıldız Kara Kuvvetleri Komutanlığının seviyesini temsil etmektedir”
Unutturulan Zaferimiz! Kût'ül-Amâre
Tarih: 29 Nisan 1916 Bugün İngiliz ordusunu esir aldığımız Kût'ül-Amâre Zaferimizin sene-i devriyesi... Kût'ül-Amâre: Osmanlı Ordusunun Irak'ın Kut bölgesinde İngilizlere karşı kazandığı büyük bir zafer olarak tarihe geçmiştir. Öyle ki İngilizlerin, Türk tarih kitaplarından bile sildirecek kadar unutmak istediği hafızalara
Viyana'nın kuzeybatısındaki tepeleri hiç çarpışmadan ele geçirdiler. Osmanlı kuvvetleri kuşatmayı bırakıp, savaşa hazırlandı. 12 Eylül 1683 günü Kahlenberg (Alaman Dağı) mevkiinde savaş başladı. Merzifonlu'nun taktik hatalarıyla muharebe üstünlüğü düşmanın eline geçti. Düşman askerlerinin Osmanlı ordusunun merkezine girmeye başlaması üzerine, Kara Mustafa Paşa iki aydan beri Viyana'yı kuşatan Türk birliklerine Budin'e çekilme emri verdi. Artık bir dönem kapanmıştı.
Türkiye 1930'lu yılların ortasından itibaren ilişkilerini geliştirdiği, 1939 yılından itibaren ise askerî açıdan angajmana girdiği İngiltere ile bilhassa Türk Kara Kuvvetleri'nin reorganizasyonu konusunda yakın iş birliğine gitmiştir. Fakat askerî yeniden yapılandırma noktasında istenen düzeye ulaşılamamıştır. Bunda en önemli neden, tarafların önceliklerinin birbirlerinden farklı olmasıdır. Zira İngiltere açısından Türk ordusunun bir an evvel savaşa girmesi elzem iken, Türkiye nazarında savaşa girmek en son opsiyondur. Bu durum ise Türkiye'nin zaman zaman reorganizasyon sürecini bilerek yavaşlatmasını ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında yeniden yapılandırma düşüncesinin büyük oranda “silah ve teçhizat iyileştirmesi” ile sınırlı kalmasını beraberinde getirmiştir.
Sayfa 249Kitabı okudu
Reklam
Geri125
257 öğeden 251 ile 257 arasındakiler gösteriliyor.