Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zaten "mecburiyet olmadıktan sonra her savaş bir cinayettir" derken bunu kastetmiştir. Asıl savaş şimdi başlıyor derken haklıydı çünkü 1933'te, 1912-22 arasındaki savaşların faturası olarak, 15 milyonu bulan Türkiye nüfusunun yaklaşık 1 milyonu kör, topal ya da çolaktı, yani sakattı. Yine 1917'de ordu sağlık bürosunun yaptığı bir araştırmaya göre, halkın %14'ü sıtmalı, %9'u frengiliydi. Köylülerin %72'si bitli olup, her an tifüse yakalanabilecek durumdaydı. İşte Atatürk ve arkadaşları bunların savaşını da vermişlerdir. Mesela Samsun'a çıkışından beri onunla olan, Dr. Refik Saydam gibi seçkin bir sağlık bakanının arkasında yokluklar içinde kavrulan bir sıhhiye ordusu vardı ve beraber çok şey başardılar. Hıfzıssıhha Enstitüsü açıldı; penisilin ve sülfamitlerin icadından evvel frengi, sıtma ve tüberküloz gibi salgın hastalıkları önlediler. Bunlar kolay işler değildi. Yine mesela kadın hakları konusu... Cumhuriyet'ten evvel, Türkiye'de kadın hareketlerinde, kadının aydınlanmasında bir atılım vardı. Ancak Cumhuriyet, bu hareketleri yönlendirmeyi, kanunlaştırmayı, sistemleştirmeyi başardı. Kadının toplum hayatındaki yerini, üstelik birçok Batı toplumundan önce kadınlara seçme-seçilme hakkı vererek sağlamlaştırmış olması, Cumhuriyet'in en önemli kazanımlarından biridir.
Sayfa 268 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021 | Mustafa Kemal Atatürk, İlber Ortaylı
Emir Timur
Bir tarafıyla türlü zalimlikler yapmış , kan dökmüş , şehirleri yağmalatmış , merhametsiz bir hükümdar ; âlim ve sanatkarları koruyup kollamış ele geçirdiği yerlerde düzeni sağlamış , ticari canlılığa vesile olmuş bir hükümdar... İyi mi , kötü mü ; âlim mi zalim mi ?
Sayfa 103 - Kronik yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Aslında bu devletin adı Gök (Kök)-Türk değil Türk idi ve bazen iki heceli "Türük" şeklinde yazılıyordu.19.yüzyılın sonunda bazı Türkologların teklifiyle ilim aleminde kabul görüp Gök Türk ( Kök Türk) şekliyle yaygınlaşmıştır.
Timur Türk'tür. Onun Türklüğü hususunda bir kuşku yoktur. Timur'un soy kütüğüne ilişkin tartışma, doğrudan Timur'un kendisinin değil, Cengiz Han'ın soy kütüğü ile ilgilidir
Sayfa 108 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021| Emir Timur, Mustafa Alican
Selçuklu melikleriyle evlenen Karahanlı melikelerinin hepsi kaynaklarda Terken adıyla kaydedilmiş. Aslında Terken bir isim değil. Eski Türklerde hanedana mensup kadınlar için kullanılan bir unvan idi.
Sayfa 48 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021 | Erkan Göksu, Nizâmülmülk
Selçuk Bey'in İslam'a geçişi tamamen siyasi bir tercihtir. Eski Türk inancının İslam'a olan benzerliği sebebiyle bu değişikliğin gerçekleştiği şeklindeki ifadeler tek kelimeyle romantizmdir. Hiç kimse durup dururken din değiştirmez. Selçuk Bey, İslam'ı kabul ettiği sırada siyaseten zor durumdadır ve bir tercihte bulunmuştur.
Sayfa 97 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021| Sultan Alp Arslan, Cihan Piyadeoğlu
Reklam
"Isfahan mı Hemedan mı?"
Barış görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Abbasi Halifesi el-Kaim Biemrillah'in kendisine elçi olarak gönderdiği Ebu'l-Ganaim İbn Muhalleban (İbn Mahleban) ile Emir Savregin'i Bizans ordugahına gönderiyor. Sultan Alp Arslan imparatordan ülkesine dönmesini, bunu yaparsa kendisinin de aynı şeyi yapacağını belirtiyor ve daha sonra halifenin arabuluculuğuyla bir anlaşma imzalamayı öneriyor. Ancak karşı taraf aynı görüşte değil. Güçlü ve mağrur imparator, sefer için çok büyük miktarda para harcadığını, üstün durumda bulunurken barışın ancak Selçukluların başkenti Rey'de yapılabileceğini söyleyerek isteği reddediyor. Ayrıca kendinden emin bir tavırla Selçuklu elçilerine: "Isfahan mı daha güzel, yoksa Hemedan mı?" diye soruyor. İbn Muhalleban'in "Isfahan" cevabı üzerine: "O halde biz Isfahan'da kışlar, atlarımın da Hemedan'a göndeririz." diye de ekliyor. Ama aldığı cevap hiç de beklediği gibi değil. İbn Muhalleban: "Atlarınız Hemedan'da kışla yabilir, ama sizin nerede kışlayacağınızı bilemem." diyerek kendisi ne aynı üslupta bir cevap veriyor. Gelişmeler de İbn Muhalleban'ı haklı çıkartıyor.
Sayfa 86 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021 | Sultan Alp Arslan, Cihan Piyadeoğlu
Vezir Nizamülmülk
... Onun da vezirlik dönemini ikiye ayırmak gerekir ; Alp Arslan dönemi ve Melikşah dönemi . Alp Arslan döneminde görev ve yetkilerini sultanın verdiği kadarıyla kullanır. Ancak Melikşah döneminde tek kelimeyle devlete hâkim olmuştur .
Sayfa 72 - Kronik yayınlarıKitabı okuyor
- Prof. Dr. Halil İnalcık:
"Süleyman uzun saltanatı (1520-1566) ve Avrupa politikasında oynadığı belirleyici rol dolayısıyla Batıda kendisinden en çok söz edilen Osmanlı sultanıdır. Francois de Bellefort, krallarının Süleyman'ın adaletini örnek almalarını öğütler. Fakat oğlu Mustafa'yı idam ettirmesi üzerine bu olumlu imaj değişir. Onun Hürrem'in nüfuzu altında zalim bir tiran olduğu ileri sürülür, hatta bu olay tiyatro eserlerine konu olur."
Sayfa 183 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021
Aslında ilk başta Oruç'a Barbaros deniyor. Yani bunlar beraber hareket ettikleri için karıştırılıyorlar. Sürekli Barbaros dedikleri kişi Oruç'tu. Bununla ilgili çeşitli teoriler var. Kırmızı sakalından geldiği söyleniyor Barbaros'un, biliyorsunuz böyle bir imparator da var. Halil İnalcık bunun Baba Oruç'tan geldiğini söyler ama kesin bir şey söylemek zor... Olabilir mi? Evet, çünkü bazen s ile ç yer değiştirebilir ama kesin bir şey yok. Oruç ölünce Tlemsen'de 1518'de Barbaros Hayreddin yani Hızır, 'Barbaros' olarak devam ediyor. Kendi de bu lakabı üstlenmiş ki kendisine adanan kitap Gazavat Hayreddin Paşa'da da bazen Barbaroşo diye geçer.
Sayfa 142 - Kronik Kitap, 3. Baskı: Ağustos 2021 | Barbaros Hayrettin Paşa, Emre Safa Gürkan
983 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.