Avuçlarımda ki kumlar gibisin Hani alınır avuca bir tutam kum ya Kah sıkarsın Kah gevşetirsin elini Ama geldiğinde vakti Bulamazsın avuçta bir tek zerresini İşte öylesin sevgili Tutamadım bir türlü avuçlarımda seni Yerin belliydi Bir tutamlık özeldin Ve şimdi sıradanlaştın Kaybettin özelliğini
“Ne garip. Çok hayal ettim ancak onca sene içinde ben o elleri bir kez olsun tutamadım.
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Onun benzer bir yoğunlukla başka birine bakıyor olması, hatta başka birini istiyor olması düşüncesi içimin öfkeyle dolmasına neden oldu. Kendimi tutamadım ve bir anda odanın sonuna doğru hareket edip yanlarına gittim.
Çaresiz kalışlarımdan biri değildi bu Sadece tutamadım, kayan yıldızı Avuçlarımda hissettiğim sıcaklığı Belki hayata, yeniden bağlar beni
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Süleyman Hilmi Yıldırım ~~ Onlar . Bu kitap bize sehitleri ve anılarını anlatıyor. Yazarımız kendisine Şehitlerin Hizmetçisi diyor. 2014 yılında 1994 yilinda şehit olmuş bir şehidimizle aralarında bir hadise olmuş ve çok etkilendiği için böyle bir kitap ortaya çıkarmış. Ülkemizde her bir şehit için eser yazan tek ezgi sanatçısı olmuştur. 2019 yılına kadar hergun bir ildeki şehit ailelerini aramış ve onları dinlemiştir. Onlara su üç soruyu sormuştur. Şehit'imizi rüyanızda gördünüz mü? Sehit'imiz şehit olmadan önce bisey söyledi mi ? Şehit'imiz şehit olduktan sonra herhangi enteresan bisey yaşadınız mı?. Okuduğum hikayeleri size anlatamam inanın gözyaşlarımı tutamadım. Boğazım yumru yumru oldu yutkunamadim. O gencecik fidanların kimisinin içine doğmuş, bazılarının ailesini anlamış, birçoğu ailelerinin zor zamanlarında şehit olduktan sonra da yanlarında olmuş. Gercekten bu kitap benim için farklı bir deneyim oldu. Yazarimizin kalemine yüreğine sağlık. Bizlere bunları aktardığı için ben çok teşekkür ediyorum. Sizlere de mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum. . Kitapla kalın
Onlar
OnlarSüleyman Hilmi Yıldırım · İkinci Adam Yayınları · 202122 okunma
Sen Hep Orda
Denk geldin. Burdayım dedin, oradaydın. O ağacın altında beliren çehren, ah güzel gülüşün. Kalabalıklar yerini uğultuya bırakırken kalbim ellerine düştü, sonra da ellerinden düştü. Sen koca yeryüzünde rengine rastlamadığım gözlerin sahibiyken ben nasıl oldu da seni kendime saklayamadım? Ben nasıl saati sorduğunda, saniyesine kadar haykıra haykıra sustum? Yorgundun, ellerinden tutamadım. Uçtun, kalbime konduramadım. Sen bana geldin, iyi ki geldin. Ömrümde avaz avaz dinleyeceğim bir hikayeyi bıraktın ardında, hayranım! Ateşlerde yakamadığım yüzlerce mektubun mürekkebiyle masmavi denizlerim şimdi. Sana kalırken de aşığım, sana yalvarırken de aşıktım. Kızıl yorgunlukların alıp götürdüyse seni benden, Renkleri gören gözlerime yazıklar olsun. Unutmak haramsa sesini, Bu da benim boynumun borcu olsun. Sen bana denk gelen minik yıldız. İyi ki geldin, hep parla.
Reklam
184 syf.
·
Not rated
·
Liked
Karanlığın Esirleri Toplam 3 bölümden oluşan bu kitabı sizlere çok fazla ipucu vermeden anlatmak istiyorum. - Yanan Ruhlar Bilinmeyen, görünmeyen,yaşamadığın olayları anlatmak zor gelir ama buna rağmen insanoğlu en çok bilmediğinin korktuğunun üstüne gitmeyi sever. Maral da tam böyle bir kadın geçmişinde bıraktığı sandığı halüsinasyonları bir
Karanlığın Esirleri
Karanlığın EsirleriFurkan Gürsu · Yediveren Yayınları · 2022173 okunma
535 syf.
·
Not rated
·
Read in 19 days
Serinin son kitabı olması sebebiyle serinin tamamını değerlendirmek daha doğru olacaktır. Sadece kitabın içerdiği referanslardan büyük bir insanın anlatısı olduğu anlaşılabilir. Karşılaştığı her olayı kendi hamuruna katan, o hamurdan kendini yoğuran ve kendi kaderini, milletin kaderine zimmetlemiş bir adamın, milletiyle birlikte varolma ve muasır medeniyetler seviyesine erişme yolculuğu ve o yolculuğun sonunda Tek Adam haline gelişi… Başarıları bunları ilk kez duyan bir insana bir seferde anlatıldığında “Yok artık, bir insan bütün bunları bir ömürde yapmış olamaz!” tepkisiyle karşılaşılabilir. Bu yolculukta ona doktrinler mi yardımcı oldu? Hayır. Atatürk, önceden sistemleştirilmiş, bir düşünce sistemine kendini bağlamadı. Dünya ölçüsünde hareketlerini, içinde yaşadığı şartlara ve bu şartların gelişmine göre dü­zenledi. Kitaptan bir alıntı bu durumu gayet güzel açıklar(sayfa 474) Yakup Kadri Karaosmanoğlu Halk Partisini kastederek: “— Paşam, bu partinin doktrini yok, " dediği zaman, ona cevabı şu olmuştu: “— Elbette yok çocuğum, eğer doktrine gidersek hareketi dondururuz. Kitabın sonu ise hastalık süreçlerinin işlendiği ve hepimizin bildiği o son. Şevket Süreyya bu bölümde tragedya yazarı olmaya soyunmuş… O malum sonu bilmeme rağmen gözyaşlarımı tutamadım.
Tek Adam - Cilt 3 (Mustafa Kemal/ 1922-1938)
Tek Adam - Cilt 3 (Mustafa Kemal/ 1922-1938)Şevket Süreyya Aydemir · Remzi kitabevi · 01,215 okunma
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.