Mantık denen bir zehir aşılamışlar
Kötülüğe karşı direnmeyeceksin” sözünden büyük bir ferahlık duyuyorum. İnsana gerçek hürriyeti bu “direnmemek” kazandıracak gibi geliyor bana. Yalnız, insan bir saniye bile aklından çıkarmamalı İsa’nın bu sözünü. Yoksa bü- tün çabalar boşa gider. İnsan, bir an için olsun, duygularına kapılıp karşı koymaya başlarsa, benim gibi olur sonunda. Nereye
Sayfa 662Kitabı okudu
Annemin sessiz geceleri için! Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim. Annem var, ağaç yaprağından daha güzel, Dostlar, akan sudan daha iyi Ve Allah, burada yakındadır,
Reklam
80 syf.
8/10 puan verdi
Cemile karakteri geleneklerin dışında hareket eden, kimseden lafını esirgemeyen, nerede, nasıl mutluysa öyle davranan biri. O döneme göre Cemile uçuk kaçık biri olarak görülüyor; ancak insanlara da kendisini sevdiriyor güzelliğiyle, tavrıyla. O dönemlerdeki kadınlar eşlerini savaşa gönderdikleri için yaşadıkları yerlerdeki düzeni daha çok kadınlar sağlıyor. Cemile de bunlardan biri. Ancak Cemile kocasından gelen mektupları ilgisizlikle okuyor, sanki hissedemediği duyguların varlığını bu sefer de bulamamış gibi. Mektupta herkesin halini hatrını sorup en sona bir cümleyle 'Cemile'ye selamlar' yazıyo olması hayal kırıklığı yaşatmış Cemile'ye. Bunun böyle olması aslında o dönemde 'elalem böyle uygun görmüş, karısına özel mektup yazamaz çünkü yakışık almaz' düşünce tarzından geliyor. Bir gün Cemile'nin çuval sırtlayıp arabaya yükleme işine yardım etmesini istiyorlar. Bu işe Cemile, Seyit (eşinin üvey kardeşi) ve Danyar girişiyor. Danyar savaştan yeni dönmüş sessiz, sakin, düşünceleriyle uzaklara dalıp giden birisi. Başlarda Cemile ve Seyit, Danyar'a karşı alaycı bir tavırla yaklaşsalar da daha sonrasında Danyar'ın söylediği türkülerle ona bambaşka bir gözle bakmaya başlıyorlar. Sanki Danyar türkü söyledikçe içlerinde yapmak isteyip de yapamadıkları şeyleri, hissedemedikleri duyguları içlerinde hissediyorlar. Kitap Seyit'in ağzından anlatıldığı için Cemile'nin türküden sonraki hisleri, kafasından nelerin geçtiği hakkında bir bilgi yok. Ancak diyebiliriz ki olmuş bir şeyler Cemile'ye...
Cemile
CemileCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201932,8bin okunma
Ve genel olarak -zihinin yapsını yanlış olarak anlamaktan ve üstelik insanın yalnızca basit bir hayvansı yaratık olmayıp ayrıca bir zihinde olduğunu bilmemekten başka- inancın ve bilgeliğin yıllarla birlikte dişlerin, sakalın çıkması gibi yavaş yavaş kendiliğinden oluştuğunu düşünmek ne aptallıktır. Hayır insanlar kaçınılmaz olarak nereye varırsa varsın ve başlarına ne gelirse gelsin, tek bir şey yazgının dışında kalır: İnanç ve bilgelik. Çünkü zihin söz konusu olduğunda, basit kadercilik kesinlikle insana hiçbir şey getirmez, zihnin kendinden daha acımasız bir düşmanı yoktur; ama aksine yıllar geçtikçe yitirilmesi bundan daha kolay olan hiçbir şey de yoktur. Belki de yıllarla birlikte sahip olunan bir parça içsellik, bir parça tutku, duygu, hayal de öylece ucup gider ve yaşamı öylece ( çünkü bu tür şeyler öylece oluşurlar) anladığını zanneden bayağılığın bayrağı altında dizilinir. İnsan, tabi ki yıllara bağlı olan bu düzelme durumuna kendi umutsuzluğu içinde bir iyilik olarak bakar ve hiçbir zaman umutsuzluğa düşme fikrine sahip olmayacağı konusunda kolayca emin olur (ve yerici bir anlamda, hiçbir şey bundan kesin değildir); hayır! Tinsel yokluk olan bu umutsuzluğun içinde kalarak kendini korumuştur. Alsında Sokrates, insanı tanımamış olsaydı gençleri sever miydi?
Koçero Vatan Şiiri
keklik serer palazını tenha kayalıklara uçurur korkusunu kara diken savurur tohumunu kurtulur korkusundan orda bir dağ orda bir tas bir pınar dağ ardında
230 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Dostoyevski Kumarbaz'ı yayınevinin baskısı nedeniyle bir aydan kısa bir sürede yazmak zorunda kalmış. Bu kadar kısa bir sürede böyle bir konuyu, karakterleri böyle detaylı anlatması büyük bir başarı. Aleksey İvanoviç Rus generalinin küçük çocuklarına öğretmenlik yapmaktadır. General nereye giderse oraya gider. Aynı zamanda generalin üvey kızı Polina'ya da aşıktır. O ne isterse yapacağını söyleyecek kadar aşıktır hem de. Generalin akrabalarından birinden beklediği miras vardır ve herkesin bu mirasla kendince planları vardır. Kitabın isminin Kumarbaz olmasına gelirsek, Aleksey çok parası olmasa da kumar oynayan hatta mirası bırakacak babaanne geldiğinde ona bile kumarı öğretecek kadar kumar tutkunu biridir. Başlarda sadece eğlence için oynadığı kumar zamanla Aleksey için tutku olur ve Dostoyevski bu tutku uğruna Aleksey'in hayatının nasıl değiştiğini bilindik başarılı diliyle anlatır.
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Koridor Yayıncılık · 201969,7bin okunma
Reklam
304 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.