Ulaş Kırbaş

Ulaş Kırbaş
@ulass_7
Rüya
Rüya
"Duydum ki unutmuşsun, gözlerimin rengini..."
"Bir kadını artık sevmeyebilirsin ama çocukluğunun geçtiği kentin senin için başka bir anlamı olmalı. Orası kişiliğimizle, kimliğimizle ilgili şifreler taşıyan bir yer. Yaşadığın, yaşayacağın bir sürü olayın ipuçları oradaki sokaklarda, binaların içinde saklı. İster farkında ol, ister olma, böyle bu. Ve bizi büyüten kent, artık bizi duygulandıramıyorsa, çoktan boku yemişiz demektir."
Sayfa 289 - Leonid İvanoviçKitabı okudu
Reklam
"Dışarıda kar serpiştirmeye başlamıştı. Hâlâ akşamüzeri park ettikleri yerde bekleyen minibüsün içinde, Nikolay belki İngilizce konuşmalardan bir şeyler çıkarırım diyerek kulaklıkları takmıştı ama Cemil ile Aliki'nin aşk fısıltılarını daha fazla dinlemeye dayanamadı: "Şu işe bak, adam içerde karıyı götürüyor, bizim de burada kıçımız donuyor."
Sayfa 202Kitabı okudu
"Ayrı düşmüş insanlar için ülke bazen yalnızca bir türkü demekti, bazen buğusu üstünde sıcak bir yemek, bazen bir sokak görüntüsü, bazen de bir isim. Nereye giderse gitsin ülkesini içinde taşırdı insan. Ülke düşüncelere sinerdi; davranış olur, hiç beklemediğiniz bir anda kendini gösterirdi. İsteseniz de kurtulamazdınız ondan, bir tat, bir dokunuş, bir ses, bir koku, bir görüntü olur, aklınıza takılır, çekip götürürdü çocukluğunuzun, gençliğinizin geçtiği yerlere."
Sayfa 199Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
"Bir an için olayın intihar olmadığını düşünelim" dedi Nikolay, o da meslektaşının arkasından söndürmüştü sigarasını. "Viktor Zaharoviç'in de belirttiği gibi, katilin gizlenmesi için bundan daha iyi bir fırsat bulunmaz. Birini öldürüyorsunuz, sonra birini daha, ikinci öldürdüğünüz kişiye intihar süsü veriyorsunuz ve 'ilk cinayeti ben işledim' diyen bir itiraf mektubu bırakıyorsunuz. Tertemiz bir sonuç."
Sayfa 172 - Nikolay YakovloviçKitabı okudu
"Parmakları neredeyse yere değecek kadar yataktan sarkan Kerem'in sağ eli kandan kıpkırmızıydı. Fal taşı gibi açılmış gözlerle yatağa baktı Şerif. Arkadaşı bugüne kadar yüzünde hiç görülmeyen dingin bir ifade içinde bakışlarını tavanın kartonpiyerine dikmiş, öylece yatıyordu. Tartışırlarken söylediği sözler çınladı kulaklarında: "Yarın çok geç olabilir."
Sayfa 159 - ŞerifKitabı okudu
Reklam
Reklam
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.