Gitgide alışıyorum sana.... Hiçbir alışkanlık bu kadar güzel olamaz... Ellerin ellerimden uzaksa nasıl güçsüzüm bilemezsin... Yanımda olduğun zamanlar; Sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor, Alkol gibi damarlarıma yayılıyorsun... Durmadan başım dönüyor verdiğin hazdan... Alışkanlıklar daima korkutur beni... Düşün ki ben yaşamaya bile
Everest Yayınları
Ey bir avuç topraktan ibaret olanlar ! Cehhenemim ve cennetim olmasaydı,bana kulluk etmeyecek miydiniz ? Nurum ve ateşim olmsaydı ,bana yönelmeyecek miydiniz? Üzerinize öyle büyük bir hakkım var ki benden bir şey umarak ya da benden korkarak bana yönelmeyin ! Ancak korku ve ümit olmasaydı,beni hatırlamazdınız.Oysa bana layığımca şükredip ibadet etmeniz gerekir . Kullarıma söyle, başkasına yönelmesinler de bana hakkıyla ibaddette bulunsunlar .De ki : Bizden başka herşeyi at , attıktan sonra da kır parçala.Hepsini kırınca da onları yak . Küllerini de topla .Sonra o külleri saç.
Sayfa 199 - SemerkandKitabı okudu
Reklam
Allah teala şöyle buyurmuştur: "Dünyayı isteyeniniz de vardı , ahireti isteyeniniz de vardı..." Ayrıca sizin içinizde Mevla'yı isteyen de vardır. Bu ayetin manasını şöyle bil ki öncesiz ve sonsuz olan Allah buyurur; Ey kullarım! Görmeyi göz ile mi sanırsınız ? Konuşmayı dil ile mi sanırsınız ? Öfkelenmeyi günah ile mi sanırsınız ? Yanmayı ateş ile mi sanırsınız ? Adem (a.s.)'a cennet içinde öyle bir azab çattı ki cehennemde o azab yok idi . İbrahim'e de ateş içinde bir bahçe verdim ki o bostan cennet içinde yoktu. Ve Firavun'u Nil içinde boğdum ve Musa'yı Firavun'dan kurtardım. Dostumu koruyup düşmanlarımı helak ettim. Ve hem yüz bin ve binlerce yüz bin meleklerimi yaktım , hiç birinin küçücük bir günahı yoktu. Ve hem yüz bin insan bağışladım , hiç birinin küçücük bir ibadeti dahi yoktu. Her neyi yaparım çünkü Kadir'im , gücüm yeter. Kimi istersem ağlatırım , kimi istersem güldürürüm. Benim bildiğimi siz bilemezsiniz. Ancak benim iyiliğim korku ile ümit arasında olanadır.
Sayfa 89
İç ve dış dünyamıza ışık serpmeyen kitaptan bize ne? O aynada görmek istediğimiz kendimiziz. İmkân olarak, ümit olarak, korku olarak kendimiz.
Sayfa 47 - epubKitabı okudu
"Rahmân ve Rahim olan Allah' in adıyla" sözü insanı ümitle ayni yöne yöneltir. Bu korku ve ümit en belirgin bir şekilde Fatiha Sûresi'nde toparlanmıştır (Bu sûreye Kur’ân’ın ilk sûresi* olduğu için "Açan" anlamında "Fâtiha" ismi verilmiştir:
Nefis dünya zevkleri ve arzularının peşine takılmış azgın bir hayvana benzer. Korku onun kırbacı ve itici gücü; ümit ise arpası ve dümenidir.
Sayfa 234 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hz. Hatice (r.a.) Desteği...
*** "Hiçbir korku ve endişe dumana sebep yok. Hiç üzülme, ALLAH senin gibi bir kulunu hiçbir zaman utandırmaz. Ben biliyorum ki, sen sözün doğrusunu söylersin. Emânete riâyet edersin. Akrabalarına yakın alâka gösterirsin. Komşularına nazik ve müşfik davranırsın. Fakirlere yardım elini uzatırsın. Gariplere evinin kapısını açıp onları misafir edersin. Uğradıkları felâket ve musibetlerde halka yardım edersin. Ey amcamoğlu sebât et; vallahi, ben senin bu ümmetin peygamberi olacağını ümit ederim." ***
Yıldırım’ın ölümü onu çok ürküttü. Zekasını işe değil, kendi güvenliğine çevirdi, daha kötüsü, kontrolünü kaybetti. Korku zekasını ele geçirdi. Şimdi yalnızca güvenli­ğini tehdit edebilecek tehlikeler üzerine düşünüyor. Çok da hızlı düşündüğü için bazen olasılıklan gerçekmiş gibi görme­ye başlıyor. Onu sakinleştirmenin bir yolunu bulmalı.
Sayfa 119Kitabı okudu
Anlamı kültürel donatımla kavranılabilen bedenimiz sadece insana has bazı özellikler yardımıyla "insan varlığı" denilebilecek bütünlüğe kavuşabiliyor. Bu özellikleri günümüzde sahip olduğumuz bilgiler çerçevesinde altı ana başlık altında topluyoruz. Altı özelliğin üçü insanın hükümranlığına imkân tanır; diğer üçü de tabiyetini kaçınılmaz kılar. Düşünce ve duygu, bağımsızlık ve bağımlılık, ümit ve korku... İnsan bunlardan ne birine ve ne de diğerine raptedilmiş değil. Varlığını her iki yaka arasında gide gele oluşturuyor.
Sayfa 21 - istifade edilirse müthiş bir anlatım..
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.