Dinî algım?.. Hoşgörü, adalet, hukuk, eşitlik, ümit-korku dengesi, diyalog, özgüven, insana ve tüm varlıklara hürmet ve sevgi, yalnızca Allah'a secde..
Müslüman dediğin bir ümit ve bir de korku ile yaşarmış. Korku tedbiri, ümit ise heyecanı artırır. Ve hayatı ve ahireti dengelemeyi sağlar.
Reklam
ANNSEN VII
Güle güle kalabalığım, yine geleceğim. Ömürden eksik birkaç yıl daha getirdim, her gelişimde daha acımasız. Ama sen, sen annsen gibi hiç değişmemiştin beni sevdiysen vardır bir yanlışım Ne konuşabiliriz ne anlaşır Ondan bu kaçış, ben ve hatalarım büyüttüğün iki bakışız içimdeki acı. kalbim yokluğuna dayanamaz, alışır. Seni görmek pencereden
ANNSEN VI
Güle güle kalabalığım, yine geleceğim. Ömürden eksik birkaç yıl daha getirdim, her gelişimde daha acımasız. Ama sen, sen annsen gibi hiç değişmemiştin beni sevdiysen vardır bir yanlışım Ne konuşabiliriz ne anlaşır Ondan bu kaçış, ben ve hatalarım büyüttüğün iki bakışız içimdeki acı. kalbim yokluğuna dayanamaz, alışır. Seni görmek pencereden
ANNSEN V
Merhaba yalnızlığım, yine gideceğim. Ömürden eksik birkaç yıl daha getirdim, her gelişimde daha acımasız. Ama sen, sen annem gibi hiç değişmemişsin beni sevdiysen vardır bir yanlışım Ne konuşabiliriz ne anlaşır Ondan bu kaçış, ben ve hatalarım büyüttüğün iki bakışız içimdeki acı kalbim yokluğuna dayanamaz, alışır. Seni görmek pencereden
Dua
KULUN ÜMİDİ OLARAK DUA Bir kulluk eylemi olan dua, Yaratan’ın karşısında insanın zayıflığını itiraf edip O’ndan yardım dilemesi, hata ve kusurlarının bağışlanmasını istemesidir. Korku ile ümit arasında gidip gelen bir süreç olan hayatta sevinçler ve mutluluklar olduğu gibi zorluklar da bulunmaktadır. Gücü sınırlı bir varlık olan insan, bu dünyaya ve ahirete dönük umutlarını taze tutmak için güçlü bir dayanağa ihtiyaç duyar. Bunun için dua ile en yüce makama yönelerek O’na sığınır, O’na yalvarır, kalbinden geçenleri O’na açar. Rabbini bilen insanın en kıymetli yönü O’na yönelmesidir. Hz. Peygamber; “Allah katında duadan daha kıymetli bir şey yoktur.” (Tirmizi, Deavat, 1) buyurarak insanın Rabbi’ne ihlaslı yönelmesinin ve yakın bir bağ kurmasının en güzel vesilesi olarak duanın değerine işaret eder. Mümin, rahat zamanlarında da Allah’a hamd ederek dua etmeli, dualarına diğer insanları da katmalı ve her daim bağışlanma dilemelidir. Çünkü Allah, her daim kimsesizlerin kimsesi, ümitsizlerin ümididir. Diyanet İşleri Başkanlığı
Reklam
#takvim
Takvim “Allah’ım! Sen selamsın. Selamet de sendendir. Ey celal ve ikram sahibi! Sen münezzehsin, sen yücesin” (Müslim, Mesâcid, 135) Biriniz dua ettiği zaman, Allah’a hamd ve sena ile başlasın, sonra Peygambere salât ve selam etsin, sonra dilediği duayı yapsın. (Ebû Dâvûd, Salât, 358) KULUN ÜMİDİ OLARAK DUA Bir kulluk eylemi olan dua, Yaratan’ın karşısında insanın zayıflığını itiraf edip O’ndan yardım dilemesi, hata ve kusurlarının bağışlanmasını isteme- sidir. Korku ile ümit arasında gidip gelen bir süreç olan hayatta sevinçler ve mutluluklar olduğu gibi zorluklar da bulunmaktadır. Gücü sınırlı bir varlık olan insan, bu dünyaya ve ahirete dönük umutlarını taze tutmak için güçlü bir dayanağa ihtiyaç duyar. Bunun için dua ile en yüce makama yönelerek O’na sığınır, O’na yalvarır, kalbinden geçenleri O’na açar. Rabbini bilen insanın en kıymetli yönü O’na yönelmesidir. Hz. Peygamber; “Allah katında duadan daha kıymetli bir şey yoktur.” (Tirmizi, Deavat, 1) buyurarak insanın Rabbi’ne ihlaslı yönelmesinin ve yakın bir bağ kurmasının en güzel vesilesi olarak duanın değerine işaret eder. Mümin, rahat zamanlarında da Allah’a hamd ederek dua etmeli, dualarına diğer insanları da katmalı ve her daim bağışlanma dile- melidir. Çünkü Allah, her daim kimsesizlerin kimsesi, ümitsizlerin ümididir.
TEVBE SADECE ALLAH'A YAPILIR
İmam Ahmed rahimehullah Musnedin'de şöyle nakletmiştir: "Günah işlemiş bir adam Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in yanına getirildi. O'nun önünde durduğu vakit dedi ki: 'Allah'ım ben Sana tevbe ediyorum, Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'e tevbe etmiyorum!' Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem: 'O hakkın sahibini bildi.' buyurdu." 📚İmam Ahmed Musned 3/435; Hakim Mustedrek'te Senedi sahih olduğunu söyleyerek nakletmiştir 4/255 Bu hadis Allah'ın hakkı olan bir şeyi Allah'tan başkasına vermenin Allah'a ortak koşmak olduğunu açıkça göstermektedir. Şüphesiz ki her türlü ibadet sadece Allah'a yapılmalıdır. Çünkü Allah'tan başka ibadete layık ilah yoktur. İbadetin tamamı Allah'a yapılır. Dua, tevekkül, sığınma, tevbe, korku, ümit, yardım isteme, kurban kesme, adak adamak, kanun koyma/egemen olma vb. tüm bunlara hak sahibi olan yalnızca Allah'tır. Bu sözler üzerine iyice düşünün ey akıl sahipleri.
Parlak kravatlara, şık tayyörlere, rüzgârlı eşarplara nasıl bakıyor? Nasıl bakıyor gözleriniz, gözlerinize hiç baktınız mı? Ne var sizin gözlerinizde, elem mi, keder mi, çaresizlik mi, korku mu, sevinç mi, ümit mi, bezginlik mi? Kilitli bir kapı gibi mi yoksa? Şehir ışıklarına nasıl bakıyor gözleriniz? Bulutlara, doğan güne, akşam kızılına... Silahlara nasıl bakıyor gözleriniz? Üstünüze tutulan silahlara... Kelepçelere, hapishanelere, darağaçlarına... Sokak çocuklarına... "Hakkımı istiyorum," diye bağıran o ihtiyara... "Yalnız değilsin kızım" diye hapishaneye giden kızının ardından hıçkıran anaya... "Nerede benim kocam" diye soran yaşlı kadına... Sizi korkutan eski generallere nasıl bakıyor gözleriniz? Dünyaya, hayata, dostlara ve düşmanlara... Nasıl bakıyor sizin gözleriniz? Kilitli bir kapı gibi mi, hiç ışık sızdırmayan? Gözleriniz, bir aynada gözlerinize değdiğinde, nasıl bakıyor? Utançla m ı, ıstırapla mı, ko rkuyla mı? Sizin gözleriniz nasıl bakıyor, hiç merak ettiniz mi? Nasıl bakıyor o gözleriniz şu yaşadığınız hayata?
Karanlıkta Sabah Kuşları
Karanlıkta Sabah Kuşları
Büyüklerimiz,Kıyamet gününe dair Kur'an'ı Kerimde bildiren tanımlardan birinin de “yevmüʼl-fasl” yani “ayrılık günü” olduğunu sık sık ifade ederler. Yasin suresinde ki şu ayetle o dehşetli manzarayı, Hak teâlâ biz kullarının aciz gözleri önüne serer... وَامْتَازُوا الْيَوْمَ اَيُّهَا الْمُجْرِمُون { “Ey günahkârlar! Siz bugün şöyle
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.