Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ümran saliç

Yine mi geç kaldım Allah'ım. Çok koştum oysa. Kostum ve düştüm. Koştum ve yoruldum. Koştum ve ağladım. Koştum ve çok susadım. Çeşme başında bitmedi çoğu koşum. Koşturdum bilinmezlige ve cevapsızlığa ve kedere ve yalnızlığa. Kaç yüz yıl geçti böyle böyle. "Ben koşarken oldu her şey" der şair. Bunu bilemem. Doğru mudur. yanlış mıdır? Ama ben koşarak yok edemedim yalnızlığımı. Yalnızlığın ben yaması oldum. Onu kendim dışındaki herkesten örtüp sakladım. Böylece hem onu hem kendimi gizlemiş oldum herkesten. Saklamış gizlemiş oldum mu? Peki ya o kelimeler...
Reklam
Görür mü, dersin, aynı gece aynı düşü Birbirini hiç görmeyenler?
"Ne diren, ne zorla. Yolunu değiştirene izin ver. Sana uğramak istemeyenin yoluna çıkma. Birlikte yürümen gerektiğin kişiyle, kendi yolunda yürürken karşılaşacaksın. Kendine ve yoluna odaklan. Daha iyi olmaya, daha mutlu olmaya odaklan. Senin olan seni bulacaktır.."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ne yol yoldur ne de yolcu yolcudur. Hiçbir kaçış insanı tamama erdiremez. İnsan kendinden ne kadar kaçarsa kaçsın, yine kendine mahkumdur."
Usulde hata yapan, esasta hataya mahkum olur. Zira usul, asl'dan gelir. Usul ve üslup olmadan aslı ve esası korumak mümkün değildir. O yüzdendir ki usul esasa mukaddemdir. ( yeni nesil ilişkiler hep hataya mahkum)
Reklam
"Akıl mı yoksa kalp mi önceliklidir" diyenlere tebessüm ederek "akleden kalbe" talibiz demeliyiz.
Dönüp duran bu mavi yuvarlağın içinde Dedim ki kendime Az sonra kırk yaşına basacaksın.
Tarkovsky, kendisine Andrey Rublev filmiyle ilgili olarak, "kötülüğün at koşturduğu bir dünyada güzellik yaratalım?" diye sorulduğunda "Dünyada ne kadar fazla kötülük varsa, güzellik yaratmak için de o kadar sebebimiz var demektir. Kuşkusuz çok daha zor, ama aynı zamanda çok daha gerekli bir şey bu" diye cevap vermişti. İnsan sanatıyla umudunu deklare eder, bu aynı zamanda da bir duadır. Çünkü umut bir inanç edimidir.
Bir ruha, bir insana, bir yüze varmanın bile vakti vardır. "Yüzlerinizin hikâyesi farklı" diyeni anmanın tam zamanı. Yüzlerin de hikâyesi vardır. Her yazgının yüze düşürdüğü, ruhun sîretini yüzde zuhur ettiren hikâyesi vardır. İnsan birinin yüzüne varabilir mi? Yollar, yüzler, gözler... Yüzü yüzünüzün yoluna çıkmayan, gözü gözünüzle çakışmayan, yazgısı yazgınıza rast gelmeyen bir yüze nasıl varabilir ki bir yüz?
Reklam
Unutmak ey Tanrının anlaşılmaz bağışı Sensin hepimizin büyük hayatı.
Alışılmışa alışamayan insandır temelde uygar kişi - içinde bulunduğu toplumsal çerçeveye alışır alışmasına, ama alışmaya alışamaz bir türlü. Garipser durur...
160 syf.
·
Puan vermedi
Bir Buçuk Günde Seyr-i Alem
Bir Buçuk Günde Seyr-i AlemAbdulgani Bozkurt
9.1/10 · 169 okunma
"Ezilenlerin büyük insani ve tarihi görevi şudur: Kendilerini ve aynı zamanda da ezenlerini özgürleştirmek" demişti Paulo Freire Ezilenlerin Pedagojisi adlı kitabında. Gazze bizi direnişe çağırıyor: Vicdana, uyanışa, dirilişe çağırıyor. Vicdan susturulamaz. Dünya bir gün yeniden güzel bir yer olacaksa bu bir "vicdanlılar ittifakı'yla olacak. Kıyamet dışarıda kopmuyorsa bari içimizde kopsun.
Merhamet ve mesuliyetin diğer kutbu ahlâki kayıtsızlıktır: Ötekinin ıstırabını görmezden gelmeyi mümkün kılan bilinçli cehalet, ihtimam yokluğu ve inkâr hâli. Kalbin ölümü. Ahlâki kayıtsızlık başkasının iniltisini duymamak için kulaklarımızı tıkadığımız ve ortalıkta dönen büyük yalana hiç itiraz etmediğimiz gün başlar. Her susku o yalanı büyütür ve başımızı çevirdiğimizde ötekinin acısını görmemek bizi bir sarhoşluğa hapseder. Kalp işitilmez olur. Halbuki kalp bağırıp çağırmaz, sadece fısıldar. Duymak için yakınlaşmalısın. O hålde aldır gönül ki sen ancak aldırdığın kadar varsın.
875 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.