"Sana bir kez daha tutuldum..."
Merhaba sevgili. Umarım güzel bir bayram geçirmişsindir. Ben İstanbul'daydım. Senin şehrinden, sana da zamanında bahsettiğim iki arkadaşımdan birisi geldi. Birkaç kez onunla buluştum, onun dışında tek başımaydım. Alıştım sevgili :)). Bugün yine bir şeylerin yıl dönümü. Yine kim bilir ne için yazmaya başladım değil mi sevgili, kim bilir o gün
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları - Şükrü Erbaş
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve
Reklam
Unutulan Adam: Bedrettin CÖMERT
Unutulan Adam:
Bedrettin Cömert
Bedrettin Cömert
/
Mustafa Şerif Onaran
Mustafa Şerif Onaran
(Papirüs, Aralık 1988, Sayı: 22) * Edebiyattan anlamak ne demektir.? Bir edebiyat yapıtının tadına varmak, ondaki inceliklerin neler olduğunu bilmek, dil özelliklerinin ayırımını öğrenmek denirse, yeterince açıklanmış olur mu.? Belli bir birikim, belli bir beğeni anlayışına erişmeyen insan da kendisine
Yakamoz& Papatya[14-18]
Yakamoz'un mektuplarından... Ay yüzlü çiçeğim Papatya, Uzun süredir pek yakındığım bir konuya değinmek istiyorum. Sürekli dolaşıyorsun be kafamda sevdiceğim, tüm fikrimde sen varsın. Düşüncelerim çekiyor teslim bayraklarını birer birer; bir tek sana yeniliyor şu kalp, şu adam, şu garip... Bazen unuttum diyorum kendi kendime. "Bak,
Bugünü nasıl anlatsam bilemiyorum. 5 yıllık bir eğitim hayatımın son buluşundan bahsediyorum. Her ayrılık insanda bir üzüntü bırakır değil mi? Oysa bende daha çok umut ve neşe var. Sebebi o ya da bu diyemiyorum. Nedensiz geliyor bu hisler. Yolculuğu her zaman sevmişimdir. Özellikle tek başıma. Tefekkür edecek o kadar çok şey görüyorum ki.
Kendimi Keşfediyorum Mardin'in Sokaklarında
İçimde bir dünya var, tıpkı Mardin'in gün batımında gökyüzüne yansıyan renk paleti gibi. Bazen rengarenk anılar parıldar, bazen de hüzün bulutları kaplar içimi. Sindirilmemiş güzellikler, yaşanmamış hayaller ve keşfedilmeyi bekleyen bir dünya gibi... Cehaletin karanlığı da yok değil. Bilmediklerim ve anlamadıklarım gölge gibi uzanır bazen. Ama bu karanlık, öğrenme arzumun ışığıyla aydınlanır. Aşkın ateşi de yanar içimde, tıpkı Mardin evlerinin pencerelerinden sızan ılık ışık gibi. Bu aşk, insanlara, hayata ve tüm güzelliğe dair bir tutku. Bazen nafile ve ulaşılmaz görünse de, bu aşk beni ayakta tutan ve yaşama sevinci veren güçtür. Mardin'in gün batımı gibi, içimdeki dünya da her an değişir ve dönüşür. Renkler solar, yenileri açar. Karanlık ve aydınlık, umut ve hüzün iç içe dans eder. Bu karmaşıklık ve değişkenliktir beni ben yapan. Bu yüzden kendimi keşfetme yolculuğuna çıkmaktan asla vazgeçmem. Tıpkı Mardin'in sokaklarında kaybolup her köşede yeni bir güzellik keşfetmek gibi, ben de kendi içimde keşfedecek çok şey olduğuna inanıyorum. Bu keşif yolculuğu zor ve yorucu olabilir, ama her adımda öğreniyor ve büyüyorum. Biliyorum ki, bu yolculuğun sonunda kendimi daha iyi tanıyacak ve gerçek benliğime ulaşacağım.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.