Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
75 syf.
·
Puan vermedi
·
28 saatte okudu
Gece gündüz aklımda birisi var, sen misin?
Merhabalaaaar! Kitap aşk ve yalnızlık temaları üzerine kurulu, hüzünlü ve düşündürücü bir şiir kitabıdır. Oğuzcan, bu eserinde aşkın iniş çıkışlarını, tutkunun acısını ve yalnızlığın derinliğini ustalıkla dile getirir. Kitapta yer alan şiirler, farklı duygulara hitap ederek bizleri derinden etkiler. Bazı şiirlerde aşkın coşkusu ve heyecanı ön
Aşkmıydı O
Aşkmıydı OÜmit Yaşar Oğuzcan · Varlık Yayınları · 1969504 okunma
260 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Hayat aslında hepimizin bildiği bir çocuk oyunundan ibarettir. Taş - k/ağıt - makas... Yenilgi veyahut zafer, kendi avucumuzda değil; hayatınıza dâhil olan başka avuçların hamlelerinde gizlidir..." "Ne zordur, insan olabilmek. Ne zordur, geldiğin gibi kalabilmek, kaldığın yeri koruyabilmek. Ayakları sabit tutabilmek ne zordur.
İçimdeki Kenan Ülkesi
İçimdeki Kenan ÜlkesiYusef Masadow · Karina Yayınevi · 202416 okunma
Reklam
Okumak acısını alır mı insanın? Yoksa deniz suyu içmek gibi içtikçe susuzluğumuz dinsin diye daha çok susatmaz mi bizi? Kapansın diye umut ettiğimiz yaralarımızı kanatmaz mi daha da fazla? Ama bazen çarelerde çaresizliklerin içinde saklı değil mi? Bir sarkacın ucundaymışım gibi bazen hayat umut dolu sevgi dolu sevinç dolu bazen sonsuz bir hüzün keder ve yalnızlık duygusu...
Gerçi içini kötülük kaplamış, yüreğine bir damla vicdan düşmeyen bu insanların hepsinin sonu aynı olur. Yalnızlık. Allah’ın bize sunduğu en büyük servet olan sevgi böyle insanların hiçbir zaman ulaşamayacağı bir hazine. Bu insanlar da sadece bu dünyada kalbine gölge gibi düşen sahte dostluklar ve sahte sevgi gibi şeyler ile avutuyorlar kendilerini. Allah kimseyi onlar kadar alçaltmasın.
‘Bazen soğuk bir sisin içindeymişim gibi bir yalnızlık duygusu içime çörekleniyor. Orada yalnız başıma durup hayatın kapanan kapısına bakıyorum; o kapının ardında ışık var, müzik var ve tatlı bir arkadaşlık var. Fakat ben o kapıdan içeri giremiyorum. Kader sessizce o kapıyı bana kapatıyor. Dilimin ucuna gelen o çaresiz kelimeleri mırıldanmayacağım, tıpkı dökülmemiş gözyaşları gibi o kelimeler de geri tepecek. Sessizlik ruhuma otağ kuracak. Sonra umut gelecek gülümseyen yüzüyle ve bana şöyle fısıldayacak: İnsanın kendini unutmasında bir neşe var. Böylece başkalarının gözlerindeki ışığı kendi güneşim kılacağım, başkalarının kulaklarındaki müziği kendi senfonim yapacağım ve başkalarının dudaklarındaki gülümseme benim mutluluğum olacak.’
Sayfa 183
112 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
alışılmışın dışında bir ortak yalnızlık
Okyanusun ortasında bir adam, deniz ve ufukta kaybolan Arabella. Yalnızlığın aslında hep orda olduğunu biz onu fiziksel anlamda hissedene kadar fark etmediğimizi vurguluyor kitap. Standish hep böyle iradeli, idealleri olan ve düzgün bir hayatı sürdürmeyi kendine hedef belirlemiş biri miydi gerçekten diye uzun bir süre düşündürmüştü kitap başta
Gemiden Düşen Adam
Gemiden Düşen AdamHerbert Clyde Lewis · Holden Kitap · 202462 okunma
Reklam
Umutsuz değilim, yoksa yaşayamazdım. Onun içindir ki, hikayem umut ve yalnızlık içinde son buluyor.
Sokağa bir diyalog gibi çıkıyorum Umrunda değilim gecenin. Gece Yarınki gecedir ve tanrıdır Tanrının umrunda değilim.. Kimileyin seviyorum. (Sevmek kuşların Bir an boş bıraktıkları ağaçtır) Ve yalnızlığın kırmızı yapraklara Çalan büyüsünü duyuyorum: Ey cesaret Hep dolu tut bardağımı. Sevgi ve umut Birdir, yalnızlık ve cesaret bir.
Sayfa 205
Yalnızlık
Bir insanın yalnızlığı, yalnızlığın boşluğuna ve ürkütücülüğüne karşı geliştirdiği savunma mekanizmalarıyla da anlaşılabilir. Sürekli ve aşırı yemek yeme, anlamsızca ve sürekli bir şeyler satın alma, seçim yapmaksızın art arda film ya da TV seyretme, amaçsızca vitrinleri izlemeyi alışkanlık haline getirme bunlar arasında sayılabilir. Gerisinde bir kaygının varlığı açıkça belli olan bu davranışların kapsamında ikinci bir insan ya da insanlar yoktur, dolayısıyla umut da.
Psikiyatri budur: İki yalnızlık arasındaki -tedavi gören ile tedavi edenin yalnızlığı arasındaki- diyalogdur; bu ikisi aynada yansıma oyunu oynar ve oyun, ancak hastalık ortadan kaybol­ duğunda sonlanır. Zaman zaman kesintiye uğrayan, zaman za­man da olanaksız hale gelen bu diyalogda bazen, daha depres­yon geçmeden, anlık aydınlanmalar, hafif karartılar olur; öyle ki tedavi eden kişi, kendi sözlerinin, tedavi gören kişi için umut salını hayatın sularına yönlendiren hafif bir rüzgâr gibi oldu­ğunu hisseder. Ve, işte o zaman, her şey, sözlerimizin hiçbir işe yaramadığı izlenimine kapıldığımız sayısız saatlerimiz de dahil olmak üzere her şey, yeniden, gizli ve silinmez bir manaya bü­rünür.
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
John Steinbeck'in klasikleşmiş eseri "Fareler ve İnsanlar" (Of Mice and Men), Büyük Buhran döneminde Amerika'da geçen güçlü bir novelladır. Roman, George Milton ve zihinsel engelli ancak güçlü bir adam olan Lennie Small'ın dostluğunu ve hayallerini konu alır. İkisi de birlikte çalışarak hayallerinin peşinden gitmeyi ve kendi küçük çiftliklerinde özgürce yaşamayı hayal ederler. Steinbeck'in eseri, insan doğasının derinliklerine inerken yalnızlık, dostluk, umut ve hayal kırıklığı gibi evrensel temaları ele alır. Roman, zamanının toplumsal ve ekonomik gerçeklerine de ışık tutar ve Büyük Buhran dönemindeki insanların zorlu yaşam koşullarını yansıtır. "Fareler ve İnsanlar", sade ve etkileyici bir dil kullanırken derinlikli karakter analizleriyle de dikkat çeker. Steinbeck'in insan psikolojisini ve toplumun yapısını bu kadar başarılı bir şekilde yansıtması, eseri edebi bir başyapıt haline getirir. Roman, okuyucularına insanın doğasını, hayallerin ve gerçekliğin kesiştiği noktayı düşündürürken duygusal bir yolculuk sunar.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,2bin okunma
417 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Piruze ve Oğulları / Sinan Akyüz " Karanlıkta ışık doğarmış dürüstler için." Huzurlu akşamlar arkadaşlar, Sinan Akyüz 'ün Piruze isimli kitabının devamıyla geldim. Öncelikle şunu belirtmek isterim kitabı okurken Piruze'nin tüm açılarını iliklerinize kadar hissediyor olacaksınız. Onunla birlikte evlat acısı çekerken bulacaksınız kendinizi. Piruze 'nin her ağladığında sizlerde onunla birlikte ağlayacaksınınız. Bu kitapta bir annenin evlatlarına kavuşma yolunda çektiği tüm acılarına şahit olacaksınız. Ben bu seriyi ikinci defa bitirdim ve henüz okumadıysanız mutlaka okuyun arkadaşlar. Ve son olarak bu seri mutlaka dizi olmalı bence. ( Birde ben çok merak ediyorum acaba şuan Piruze ve oğulları ne yapıyorlar ? ) " Yaşama götüren kapı dar, yollar çetindir." " Bundan sonra sözünü tuzla terbiye et ki, böylece nasıl konuşman gerektiğini öğrenebilesin." " İnsanoğlunun hayatı mevsimler gibiymiş. Kâh soğuk, kâh sıcak olurmuş. Zorluklar devamlı olmadığı gibi, kolaylıklar da sürekli değilmiş." " Bu hayatta her şeyin bir bedeli vardı. Büyük sevdaların bedeli büyük acılardı. Büyük hırsların bedeli büyük kayıplardı. Büyük umutların bedeli yalnızlık dolu uzun yıllardı. Ama her şeyden önemlisi, masumiyetin de bedeli ağırdı, zalimligi de ..." " Umut düş kırıklığına ugratmazmış." " Evlatların sevgi ihtiyacı hiç bitmez." Kendinize ve sevdiklerinize iyi davranın arkadaşlar.
Kavuşma - Piruze ve Oğulları
Kavuşma - Piruze ve OğullarıSinan Akyüz · Alfa Yayıncılık · 20204,418 okunma
Kaybolmuş gibiyim Sanki hiç olmamışım Baska bir dünyaya aitmişim Ve onlar beni umuyorlar gibi Bı anda herkes yok olucak Herşey bitecek Ve asıl hayat o zaman başlayacak Bunun adına umut demişim
108 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
Sait Faik Abasıyanık'ın 1948 yılında yayımlanan Lüzumsuz Adam isimli kitabı on dört öyküden oluşan bir eser. Hikayelerin tamamı İstanbul'da geçiyor ve toplumun farklı katmanlarından sıradan insanların, genellikle de "lüks özentililer"in, günlük yaşamlarını, duygularını ve hayallerini konu alıyor. Kitapta dikkatimi çeken temalar; yalnızlık ve yabancılaşma, gözlem ve detay, duygu ve düşünce akışı, akıcı ve şiirsel anlatım tarzı ve İstanbul Sevgisi hikayenin içine çekiyor ve karakterlerle empati kurmamızı sağlıyor. Lüzumsuz Adam, sade ve yalın bir dille yazılmış olsa da derin ve etkileyici bir eser. Sait Faik, sıradan insanların hikayelerini anlatarak insanoğlunun ortak duygularına ve deneyimlerine dokunmayı başarmış. Lüzumsuz Adam, yalnızlık, yabancılaşma, sevgi, kayıp ve umut gibi temaları işleyerek okuru düşündürmeye ve duygulanmaya teşvik ediyor. Bu yönüyle Lüzumsuz Adam, Türk edebiyatının klasikleri arasında yer alması gereken her yaştan okurun ilgisini çekebilecek bir eser. Lüzumsuz Adam'ı okumanızı tavsiye ederim.
Lüzumsuz Adam
Lüzumsuz AdamSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20137,8bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.