Seni, lavanta kokulu bir sabunda; bir kavun diliminde, açık, uçuk gümüş rengi bir çorapta; bir yasemin dalında; adını bilmediğim, bilmemekten utanç duyduğum halde öğrenmek istemediğim tek bildiğim, görünüşüne bakılırsa tatulayla bir hısımlığı olması gerektiği sabun kokulu, el büyüklüğünde, fildişi rengi bir çiçeğin açışında; yıkık kemerlerde uyuklayan kedilerde; gecenin soğumuş kumunu döven, patlayan dalgaların sesinde; günün ilk ağartısında —karanlık saatler boyunca dağıtıp durduğun yatağında sabahın serinliği çıplaklığına işlemeğe başlarken— uyanmaksızın, omuzlarına doğru çektiğin, örtündüğün bir çarşafın ılık, ak mutluluğunda bulacağım; dirim içimden çekilesiye... Kokularım, seslerim, görüntülerim, anılarımsın sen benim. Dokunduğum, okşadığım, en gizli tadını tattığımsın. Kahvaltının üçüncü çayı bittiğinde "Uyanamadın mı daha?" dediğim zaman "Ne gereği var?" diyen ilk insansın bana. Yıllardır, yaz gelince bir denize, belli bir denizin belli bir noktacığına gitmekten, orada birkaç gün geçirmekten umduğumuz, bu birkaç günde bulduğumuz nedir? Ödünç bir genlik mi? Bir bolartı tansığı mı? Bir çocukluk uçmağına uğramanın vazgeçilemez olmazlığı mı? Yoksa, bir özgürlük düşü ardında gizlenmiş mutluluk, sürünün içinde kalıp kurda nanik demenin çocuksu böbürtüsü mü?
Yasaların yargısı doğru mudur Ya da yanlış mıdır bunu bilemem; Bildiğim tek şey bu hapishanede Demir gibi sağlamdır tüm duvarlar, Bir yıl kadar uzundur her geçen gün Yıl bitmek bilmez, uzadıkça uzar. Kabil'in Habil'i öldürdüğü Günden beri hiç dinmedi acılar Çünkü insanların insanlar için Koymuş olduğu bütün yasalar Tıpkı
Reklam
Ömür boyu iğrenç ve itici bulunan kişiler için öldüklerinde birdenbire sanki yaşamları boyunca hiç iğrenç ve itici olmamışlar gibikonuşulduğunu sık sık gördüm. Bu türden zevksizlikleri her zaman utanç verici buldum. Bir insanın ölümü, ondan bir başkasını yaratmaz,...
Sayfa 67
Şeyh Efendi, gerçekten inanan insanlar gibi Allah'ın öfkesinden, kızgınlığından korkmuyordu; onu korkutan, Yaradan'ı yarattığından dolayı utandırmak, onun gözünden düşmek ve Allah'ın sevgisini ve şefkatini artık hak etmediğine inanmaktı.O Rabbına aşıktı ve bir kadına, hele ki kendine yasaklanmış bir kadına duyduğu günâhkar arzunun böylesine utanç verici ve yakıcı olması da, bunu asıl sevdiğine karşı bir ihanet gibi görmesindendi.
Sayfa 154Kitabı okudu
Sonradan görme insanlar maymuna benzerler. Yükseldiklerini görürsünüz, yükseklere çıkmaktaki becerilerini takdir edersiniz ama, doruğa ulaştıkları zaman ancak utanç verecek yerleri görülür.
Sayfa 44 - Morpa Kültür YayınlarıKitabı okudu
Kapı olmak hiç de sevimli değil,” diyordu içimizdeki çamların en yaşlısı, “Bir kere, kapı olunca kilit takarlar bize. İnsanoğlunun böyle acayip huyları vardır. Evet, gözümümüzün yaşına bile bakmadan kilit takarlar. Kilit ne demektir bilir misiniz?” “Ne demektir?” “Ben size söyleyeyim, kilit, insanın utancı demektir her şeyden önce… İnsanoğlunun
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.