“hiçbiri benden özür dilemedi; biri bile. ne öyle duygusuzca içime girdikleri için, ne bütün o sancıları çekmeme ve bundan utanç duymama neden oldukları için, ne de benimle alay edercesine bu kadar uzun bir süre ve bu kadar aptalca yalanlar söyledikleri için. bu yaptıkları için onları bağışlamamı hiçbir zaman istemediler benden, ben de onları hiçbir zaman bağışlamadım.”
Ölümün insanoğlunun başına gelen iyiliklerin en iyisi olup olmadığını kimse bilmiyor, ama güya başa gelebilecek en büyük kötülük olduğunu sandıklarından ondan korkuyorlar. Birinin bilmediği bir şeyi bildiğini sanması cehaletin en utanç verici türü değil midir?
Sayfa 47
Reklam
“ belki de... en yakın hissettiğimiz insanlar karşısında ... en çok utanç duyuyoruz.”
Seni kafamdan koparıp atamadım. Kafamdan ve gönlümden. Bazen bir utanç gibi içimdesin. Bazen bir zafer gibi. Ama hatıran hep buruk, hep yaralayıcı.
Sayfa 198 - epubKitabı okudu
Bir zorba özgür ve gururlu olanlara nasıl hükmedebilir, eğer onların kendi özgürlüklerinde bir zorbalık, kendi gururlarında bir utanç yoksa?
Reklam
Obur doymazlıkların obur açlıklarında Bir de yokluğun ve yüreğin önünde Ölüm; ben seni utanç ile titrerken gördüm.
Müslümanlığımızı, hâşâ, uyuz hastalığı gibi utanç sebebi sayıyoruz! Kravatlı maymunların yanında uyuzumuz görülecek gibi bir his geliyor bize... Bu değil Müslümanlık!.. Dâva yolunda büyük gözükaralık lâzım...
"Hiç, birileriyle aynı dünyada yaşamaktan utanç duyduğunuz anlar oldu mu?"
Sayfa 54 - MühürKitabı okudu
Hiç, birileriyle aynı dünyada yaşamaktan utanç duyduğunuz anlar oldu mu?
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.