Kilisede işlenen sıradışı bir cinayetin ardından,Ermeni asıllı Kasdan ve Rus asıllı Volakin isimli iki Fransız polisin ,bu soruşturmada yolları kesişir.Cinayetlerin devamı geldikçe ,öldürülenler arasındaki ilişki ve olayların tarihsel zinciri çözülmeye başlar.
***Kitap ile ilgili görüşüm için malesef beklentimi karşılamadı diyebilirim.Madde made belirtmek gerekirse;
-Kitapta çok fazla cadde,sokak,bulvar..vb isimler mevcut.Okurken sıkıldım
-Gerçekte bir bölümü yaşanmış Şili'deki "Koloni" tarikatına kurgular eklenmiş ancak kitabın sonu ,yaşanan olayların büyüklüğüne göre bana kalırsa basit bitti
-Kitabın bir iki paragrafında sadist,mazoşist içerikli eylemler ve müstehcen anlatımlar var.+18 olmakla beraber mide bulandırıcı ve ürkütücü ;keşke o kısımlar olmasaydı
KoloniJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20096,1bin okunma
#KİTAPYORUMUM
Hayatım boyunca bir romantik kitabı övecegim aklımın ucuna bile gelmezdi.
Amaaa, evet yerden göğe kadar bu kitabı övmeye geldim bal peteklerim.
Ben bu kitaptan razıyım be.
Kitaptan bahsederken bir çok kişi ve kitabın arka yazısında Doktor Who( ne kadar izlememiş olduğum bir seri olsa da) , Marvel , Star Wars, Harry Potter ve
#KİTAPYORUMUM
Eveeet, sizlere bir bilim kurgu klasiği ile geldim. Buna çok şaşırdığınızı biliyorum çünkü malum klasik kitaplar ile başım uzun zamandır dertte, ama buna dur demenin zamanının geldiğini düşünüyorum. Klasikler içinde de çok güzel kitaplar var onlardan daha fazla mahrum kalmak istemiyorum bu yüzden bu durumu nasıl çözerim diye düşündüm
İlk romanı „Aşkın Hünkarı Hacı Bektaş Veli / Şehdiz“ ile dikkatleri üzerine çeken Avukat Kemel Derin`in Destek Yayınları`ndan çıkan „Anadolu Devriminin Dede Sultan´ı Börklüce Mustafa“ romanını okudum bir solukta. Sonra bir kenara bıraktım. Konuyu az çok vakıf olduğum için romandan bir süre uzaklaşmanın doğru olacağına karar verdim. Roman da olsa
Sık sık polisiye romanları okuyan biri olarak,
1. Kitabın kurgusunda mantık hataları var.
2. Kurgu basit ve filmden alıntı gibi duruyor.
3. Anlatım dili başarılı değil ve olayın altı doldurulamamış.
4. Kitabın sonu tatmin edici değil.
Kitabı okuduktan sonra uzun bi süre 'ee' dedim:D
Neden bu kitabı sonuna kadar okuyup zaman kaybettiğimi sorguladım ama başladığım bir kitabı yarım bırakmama gibi bir huyum var malesef.
Kapan AğzıMuhammet Şimşek · Az Kitap · 201647 okunma
7, ANTAKYA
.
6 Subat 2023 depreminde canını, kardeşini kaybeden bir abinin kaleme aldığı satırlar. Aşırı duygu yüklü ve gerçeklerin perde arkasını okumak ise sinir bozucuydu adeta. Kardeşine ulaşmak için Antakya' ya, deprem bölgesine ulaşan ve orada yaşanılan rezaletin gizlenip doğru yansıtılmadığını görünce, gerçekleri tüm çıplaklığı ile kaleme almaya karar vermiş bir abi Doğan. 14 gün boyunca enkaz başında yaşadıklarını, acı bekleyişi anlatmış bizlere. Üstelik kitabın gelirini de Rahmetli Kardeşi Musa Sinan Doğru adına LÖSEV' e bağışlayarak bam telimize dokunuyor iyice.
Depremi yaşayan illere gidenler hep aynı şeyi söylüyor: " Gördüklerimin anlatılanlar ya da televizyonda yansitilanlarla alakası yok. Her şey yok olmuş, yaşam durmuş adeta! " Evet, o gece saat 4.17 de yaşam durdu. Hepimiz aktarılanların devede kulak olduğunu bilirken kendi çapımızda bir şeyler yapmaya çalıştık. Oradaki enkazdan çıkanlar ise günlerce gecelerce yardım gelmediğini, kendi tırnakları ile toprağı kazdıklarını ve bir nefesin hayata dönmesi için var güçleri ile sesini duyurmaya çalıştıklarını söylediler. Yaşanılanlar bu kadar acı iken, yaşayanların acısını okumak çok daha derinden sarstı beni. Dayanabilirim derseniz buyrun, yok zor atlattım o günleri derseniz de bir çocuğa yardım olsun diye alın bu kitabı. Bu sefer keyifle değil malesef .
7, AntakyaDoğan Doğru · Elpis Kitap · 20235 okunma
Hiç bitmesini istemediğim ama malesef sonuna geldiğim
Üç Cisim Problemi serisini bitirmiş bulunmaktayım. Şuana kadar okuduğum Bilim/Kurgu romanları içerisinde 1. sıraya koyuyorum. Galiba daima da öyle kalıcak.
Şimdi içeriğe ufak bir değinme yapmak istiyorum. İkinci kitap
Karanlık Orman Üç Cisim halkı Dünya'ya saldırır dünyalılarda buna karşı koyamaz.
Yazarın okuduğum ilk kitabı, eşimin kitaplığında bulunca okumak istedim, çok da memnun kaldım. Bekar ve evli olan herkese tavsiye ederim. Kitabın içerisinde iki karakter var Şirin ve Ferhat bu iki karakter üzerinden kadınlara ve erkeklere soru cevap tarzında, adımlar halinde evlilik hakkında tavsiyeler verilmiş. ilk olarak Şirin ile yirmi beş adım var, her adımdan sonra da kısa fıkralara yer verilmiş, daha sonra Ferhat ile on beş adım ve fıkralar yer alıyor. Dil olarak gayet açık ve sade olması çok aşırı derecede takrarlara girmemesi, kısa ve öz olması hoşuma gitti. Ayrıca Şirin'le yirmi beş adım kısmında, feminizmin günümüz kadınlarının hayatına ne kadar çok etki ettiğinin ve bunun yanlış noktalarına yer vermesi çok çok hoşuma gitti. Genel olarak Şirin üzerinden hanımların evlilikteki hatalarına ve nasıl düzeltebileceklerine , Ferhat üzerinden de erkeklerin evlilikteki hatalarına ve nasıl düzeltebileceklerine yer veriyor kısaca. Kendim de bir kadın olarak malesef günümüz bazı akımlarından isteyerek veya istemeyerek etkilenebiliyoruz ama bunu bizim hayatımıza kattıgımızda oluşacak artılarına veya eksilerine bakmadan hayatımıza katmamız malesef doğru değil. Toplumsal olarak da alışıla gelmiş olan sürekli sorumluluk alma tabiatimizdan kaynaklı çok yükleniyoruz kendimize, eşimize, evliliklerimize. Önemli olan karşılıklı sevgi ve saygı, bu ikisi olduktan sonra her şey kolay . Rabbim hepimize huzurlu aileler nasip eylesin. Hiç kimseyi sevgisiz ve saygısız bırakmasın, ne kendine ne de sevdiklerine karşı... Allah'a emanet olun...
Çokda fazla kabullenmiş sayılmam aslında...gerçekten seviyorsam olumlu bir orta yolu bulmaya çalışırım..
Ama nedir!...
Bazı anıların esrik hafızası vardır, unutulmayan. bir zaman önce demişti ki aşk ve sevda için "Bilmiyorsan gel öğren, biliyorsan gel öğret.." ve beni oraya çağıran bir dizi söylem, iz. Ve unutma psikolojide şöyle bir
Hocam ,modern uygarlık o kadar büyük ve bir hız ve telaş uygarlığı ki böyle şeyleri malesef fark edemiyoruz . Hâlbuki yani insanın bir gurûbu , bir gün batımını temâsa ederek kazanabileceği o kadar çok şey var ki.