Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nefesim diyordu adam nefesi kesilircesine, Ömrüm dedikçe bir ömür daha ekleniyordu kadına. Ömründen alıp ömrünü eklemek istemekti aşk. Ve ölüme bile meydan okumak. Son nefeste bile yanında olup elini tutmak. Sıralanıyor vasiyet gibi sözler, Ömrüne mukayyet ol,diyor adam. Gitgide düşerken nabzı, Ömrüne mukayyet ol. .......... ......... Nefesim demek yetmiyormuş, Bir nefes veremediğinde anladı kadın, Bir nefes bile etmediğini varlığının. Son sözü söyledi adam, Yine ısrarla ve tekrar tekrar, "Ömrüne mukayyet ol!"
141- Ribiy b. Hiraş'tan rivayet edildiğine göre şöyle dedi: Huzeyfe (radıyallahu anh) -ölüm esnasında şöyle dedi: Öyle günlerim oldu ki o zamanlar ölüm gelseydi şüphe etmezdim (yani iyi bir hal üzere öldüğümde), ancak bugün bir şeyler yaşadım, hangi hal üzere olduğumu bilemiyorum. Ebû Mes'ud'a da vasiyet edip şöyle dedi: Bildiklerinle amel et. Allah'ın emri olan yerde rengini değiştirme.
Sayfa 52
Reklam
“İnsanlar, şartlar, içinde bulunduğumuz zaman dilimi bazen uçurumun eşiğine kadar getirebilir ,bu kendi seçimlerimizin doğurduğu sonuçlar da olabilir.İnsanın hayatı,seçimlerinden ibaret değil midir zaten?”
Sayfa 173Kitabı okudu
Hayatım boyunca beklemekle yükümlü oldum. Bir umudu,düşüncelerime anlayış gösterecek birini, yaşantımın ezip kenara attığı ruhuma iyi gelecek insanları….
Sayfa 299Kitabı okudu
Defalarca beni yalnız bırakmayacağını dile getirmiş ancak hiç kendisinin yalnız kalma ihtimalini aklından geçirmemişti…
Sayfa 334Kitabı okudu
Franz Kafka geçtiğimiz yüzyılın ve modern dünya edebiyatının en önemli yazarlarından biridir. Özgün bir tarzı olan yazar, kendisini hep yalnız hissetmiş diyebiliriz. Eserlerinde dahi kendisini bir hiç olarak görür. Yoksa öldükten sonra eserlerinin yakılmasını neden vasiyet etsin ki?
Reklam
Bu arada dükkana birlikte döndükleri Agathe sonun­da mirastan söz etmeye karar vermişti. Bir vasiyet oldu­ğunu öğrenince hemen ayağa kalktı ve kapıyı çarpıp çık­tı. Bu viraneye bir daha asla ayak basmayacaktı. Derin bir keder ara sıra Mösyö Rousseau'nun boğazını düğüm­lüyordu; ama onu asıl sarsan, kafasını allak bullak eden, elinin ayağının titremesine neden olan şey, dükkanın haf­ta içi bir gün kapalı kalmasıydı.
Ebu Said el- Hudri
“Merhaba, ey Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in bize vasiyet ettiği gençler! Resûlullah bizlere, meclislerimizde size yer açmamızı ve hadisleri size öğretmemizi emrederdi. Çünkü siz bizim halefimizsiniz ve bizden sonraki Ehl-i hadîs siz olacaksınız.”
vasiyet
Yoldaşlar, ölürsem o günden önce yani, -öyle gibi de görünüyor- Anadolu'da bir köy mezarlığına gömün beni ve de uyarına gelirse, tepemde bir de çınar olursa taş maş da istemez hani...
Sayfa 248Kitabı okudu
Bizde memleket ölünce gömülmeyi vasiyet ettiğin toprak demek. Yani sevdiğin her şeyin ve herkesin olduğu yerin adı.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.