Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gözleri parladı ve dudakları dudaklarıma değene kadar başını eğdi. "Seni seviyorum, benim güzel, kurnaz Isa'm."
Sayfa 269 - Luca RossiKitabı okudu
(boyu uzun olan güzel ve sade dil olur. Boyu kısa olanını çok hilesi vardır. Boyu orta olan, akıllı ve hoş huylu olur. Saçı sert olan akıllı ve atılgan olur. Saçı yumuşak olan, ebleh ve arsız olur. Saçı sarı olan, kibirli gazalı olur. Saçı kara olan, sabırlıdır, onu ara. Saçı kumral ise güzeldir ve sahibi bedelsizdir. Saçı az olan lütüfkår, bil-
Reklam
Dedim ki: “Bu ağaç ne kadar güzel ve görünüşü ne kadar çekici!” 5. Yanımda olan yüce melek Rafael cevap verdi: “Bu bilgi ağacıdır. Kadim baban ve annen senden önce bu ağacın meyvesini yediler ve bilgeliği öğrendiler. Evet, gözleri açıldı, çıplak olduklarının farkına vardılar ve bu yüzden de bahçeden çıkarıldılar.”
Güzel ve Dokunaklı.
Kendisine ait olmayan bir zamanı sorgulamaktan bunalmıştı. İki kuşağın yanlışlarından bir dağ taşırdı iki kaşı arasında. … Bütün genç kızların pembe bir erkek, pembe yatak örtüleri, pembe koltukları, pembe yemek takımları ve pembe bahçelerle büyüyüp, dar ve siyah mutfaklarda yemek kokularına dönüştüğü; erkeklerin inceliklerini eşiklerde bırakıp birer çizgili pijama kesildiği ruhsuz ve soğuk bir dünyanın güceniğiydi. Herkesin, yenilgisinden bir sığınakla daha büyük yıkımlardan korunmaya çalıştığı bir büyük yanılgıda, rengini ufuklardan alan bir çift günebakandı gözleri. Nereye baksa pul pul uzaklık dökerdi.
Kırmızı Kedi Yayınevi, 2014Kitabı okuyor
"Jo'nun gözleri parladı, zira birilerinin size inanması güzel bir şeydir ve bir dostun övgüsü gazetelerdeki düzinelerce övgüden daha değerlidir."
Sayfa 206
Lucy -önümüzdeki şeye, sırf onun şeklini taşıdığı için Lucy diyorum bizi gördüğü zaman, gafil avlanmış bir kedi gibi, öfkeli bir hırlamayla geri çekildi; sonra gözleri üzerimizde dolaştı. Şekil ve renk olarak Lucy'nin gözleri; ama bizim tanıdığımız saf, nazik verter yerine kirli, cehennem ateşiyle dolu gözler. O anda aşkımın kalıntıları
Sayfa 240 - Dr. Seward'ın GünlüğüKitabı okuyor
Reklam
"Sen akıllı bir adamsın, dostum John; iyi mantık yürütürsün ve nekān gözüpektir, ama çok fazla önyargılısın. Gözlerinin görmesine ya da kulaklarının duymasına izin vermiyorsun ve günlük yaşamınin dışında olan şeylerin senin için değeri yok. Anlayamayacağın, ama yine de var olan şeyler olduğunu düşünmüyor musun; bazı insanların görebildiği,
Sayfa 217 - Dr. Seward'ın Günlüğü - 26 EylülKitabı okuyor
Alice genellikle kendisine güzel önerilerde bulunurdu (her ne kadar bu önerileri pek dikkate alamsa da) ve bazen kendini o kadar sert bir dille azarlardı ki gözleri dolardı;
Herkesin güzel gözleri olabilir ama sadece doğru insan alfabeyi mırıldanarak en sevdiğin müzik haline getirebilir.
Çok güzel, apak bir yüzü vardı ama gözleri hüzün mevsiminin terk etmediği bir dağ köyünü hatırlatıyordu.
Reklam
Balkan Savaşları bizim tarihimizin en acı sayfalarındandır. ... Meselâ Atatürk, memleketini kaybetmiştir. O sırada Trablusgarp Cephesi'ndeydi ve Derne'den İstanbul'a gelince gözleri yaşlı Selanikli bazı asker arkadaşlarına "Selanik'i, o güzel yurdumuzu düşmana nasıl teslim ettiniz?" diye sitem etmiştir.
Talat Bey de aşağı yukarı bakar. Gözü dükkanın üstündeki cumbaya ilişir. Kafesin(1) içinde güzel bir çehre görür. Kafes de seyrekçe, içindeki pekala fark olunur. Talat Bey'in gözleri kamaşır. Bir daha bakayım derken terazinin gürültüsü gözlerini beri tarafa çeker. Tütünü alır, giderken bir daha cumbaya bakar. Gördüğü şey evvelki defadan bir kat daha güzel görünür. Biçare çocukcağızın o zamana kadar öyle bir güzel görüp sevdiği olmamıştı. Böyle bir yeniyetmenin gönlünün ne kadar kolay etkileneceği malum ya!
Sayfa 31 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. Kafes: Aralıklı diziimiş ince çubuklara, yine aynı aralıklarla çapraz çubukların mıhlanması suretiyle yapılan ve eski Türk evlerinde yabancı gözlerden saklanması gereken harem kısmının pencerelerine konan siper.Kitabı okudu
Renklerden Moru alıntılar
(1) Kimi kadınların sırtlarında çocukları vardı ne kadar yorgun olsalar da şarkı söylüyorlardı Celie! Bizim oralarda yaptığımız gibi tıpkı. Yorgun insanlar neden şarkı söyler, diye sordum Corrine'e. Başka bir şey yapamayacak kadar yorgun oldukları için, dedi. (2) İsa olmak da zordu, dedi Shug. Ama o bir yolunu buldu. Unutma bunu.
Sayfa 1 - Doğan Kitap - Renklerden Moru
“Aşk tüm çirkin ve düşük özellikleri, Güzel ve yüksek özellikler olarak değiştirmektedir. Aşk gözlerle değil Eros’ un okuyla büyülediği kör bir akılla başlar. Aşkın aklı yargılama özelliğinden yoksundur. Bu şekilde gözleri olmayan aşk, aceleyle sevdiğine doğru kanatlanır. (İşte bu yüzden aşk, sabırsız çocuk gibidir.) Ve bu nedenle her zaman yanlış seçimler yapar. Çocukların oyun oynarken hile yaptıkları gibi, Aşk da hilebaz ve yalancıdır.”
… nasıl olup da bu kadar güzel bir yüzün yaratılmış olduğuna şaşıyordu. İnsanı dize getiren gözleri ve gönüllere işleyen sesiyle Gökçen Tanrının büyüklüğüne ve en büyük tanıktı. Tanrı onu herhalde düşünerek ve överek yaratmıştı. Yabani ve umursamaz görünüşü altında bu kız , göğsünün içinde en duygulu yüreklerden birini taşıyordu. İnsanların bildiği bir çok şeyi bilmiyor, bilmedikleri bir çok şeyi biliyordu. Olağanüstü kuvvetleri vardı. Fakat işte o da şu dizlerinde yatan yaralı ve yakışıklı sipahiye gönül vermişti.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.