430 syf.
9/10 puan verdi
Sizin Muhattabınız Kadınlar Ve Çocuklar
Bu kitapta: -Afganistan'daki kadınlara verilen değeri, bize net bir şekilde gösteriyorlar. -Afganistan'daki erkeklerin; bizim tabirimizle eski kafalı düşünceleri, davranışları, hal ve hareketleri net bir şekilde anlatılıyor. -Afganistan'da, erken yaşta evlenmenin normal karşılandığı ve kadınların erkek çocuk getirememeleri durumunda; Afgan erkeklerin gözünde bez parçası kadar değerinin olmadığını bize çok güzel bir şekilde gösteriliyor. -Kadınlar, Afganistan'daki bu mantıksız düşünceleri mecburi olarak benimseyerek; kendilerini o düşünceye göre yetiştiriyorlar ve kadınların hiçbir şekilde söz sahibi olmalarını istemiyorlar. -Afganistan'daki iç savaşların doğurduğu: Kan, acı, hüzün, gözyaşı ve cesetleri çok yalın bir anlatımla bize sunuluyor.
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020101.7k okunma
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Fenni Sihirler üçlemesinin son okuduğum kitabı #hatırla biter bitmez buraya koştum. Kitaba dair aklımdakileri hemen yazma çoşkusuyla, böylesine katmanlı bir kitap nasıl anlatılır ki sorusundaki telaş birbirine karıştı. Güzelsoy külliyatına göz diktiğim bu yılda, yine kurguda zirveyi yaşatan bir kitap okumuş oldum. Büyülü gerçekçilik ve bilim
Hatırla
Hatırlaİsmail Güzelsoy · Doğan Kitap · 2018347 okunma
Reklam
Osman hamdi müze komisyonu üyesi olduğundan beri ülkesinin arkeolojik geçmişine karşı daha fazla ilgi duyuyordu. Önceki yıllarda yapılan hataları hatırladıkça üzülmemek elde değildi. Bir de halihazırda Osmanlı topraklarında kazı yapan batılılar vardı sıkıntısına TuzBiber eken. Kızlar son dönemde bilimsel araştırma olmaktan tamamen çıkmış, tek kelimeyle birer yağmaya dönüşmüştü. Üstelik batılılar kendilerini başkasına ait olan malı çalan bir hırsız olarak görmüyorlardı. Onlara göre söz konusu olan eserler nerede bulunursa bulunsun batının olmalıydı. Osmanlı makamları birkaç sene öncesine kadar arkeolojik kalıntılarla hiç mi hiç ilgilenmemişti . Toprağın altındaki tarihi eserler değersiz Taşlar olarak kabul edilmişti bu Boşvermişlik nelere mal olmamıştı ki? 1870 li yılların başında Bergama çevresinde yol çalışmaları yapmakla görevli Humann adındaki bir alman mühendis, kısa zamanda bölgedeki tarihi zenginliği fark etmiş ve hemen Pergamon Antik Kentini kazaya başlamıştı. Uman çok geçmeden zeussuna olarak bilinen muhteşem yapıyı bulmayı başardı. Tapınağın sütunları ve prizleri bir bir gün gün ışığına çıkmıştı. Humann buluntular ülkesine götürebilmek için hemen harekete geçti. Çok geçmeden zeus sunağı limanda bekleyen alman gemilerine konarak Bergama‘yı terk etti. Birkaç gün sonra parçalar Berlin Müzesi’nde tekrar birleştirildi. Böylece Osmanlı Toprakları en görkemli hazinesini getirmiş oldu.
Ruhum Gel
Bizim içimiz sonsuz alemlerle doludur. Bunu en iyi kim anlar aşık olan anlar. Bir kişi aşık olduğu vakit bu vücudun aslında çok küçük bir şey olduğunu ve içindeki devasa alemleri zoraki taşıdığını ancak taşıyabildiğini anlar. Asıl büyük alem insanın gönlüdür. O Allah'a dosttur. Allah'a dost olduğu için kuluna dosttur. Allah'a
Dışımızdaki nesnelere dalmak, onlarda erimek, onlarda yansımak, başkalarının benliğini kendi benliğimize göre yorumlamak (...) kişilikten yoksun nehirleri, en basit biçimsel öğelerden sanatın ve tabiatın en yüce görünüşlerine kadar canlandırmak, yaşatmak, kişileştirmek (...) bir bulutla kararmak, bir ırmakla gürül gürül akmak, kendimizi kendimiz olmayana öylesine bir cömertlik ve coşku ile vermek ki, bütün bu estetik durumda verdiğimizin hiç farkında olmamak; gerçekten çizgi, ritim, ses, bulut, rüzgâr, kaya, ırmak olduğumuzu sanmaktır." Obje, kişiliksizdir; kendimize ait duyguları objeye yüklediğimiz için güzel bir çiçekten, muhteşem bir dağdan, kararan bir buluttan söz etmekteyiz. Gerçekte önemli olan ne taklit edilen nesnedir ne de sanat eseri; süje'nin davranış biçimidir.
Balkanlar Gezimizden Aklımızda kalanlar
4.Gün 30.05.2024 Perşembe Karadağ Karadağ, 2006 yılında bağımsızlığını ilan etmesinin ardından, 15 Aralık 2008 tarihinde Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik başvurusunda bulunmuştur. Bu başvuruya AB Komisyonu, 9 Kasım 2010 tarihinde olumlu görüş vermiş ve müzakerelerin başlayabilmesi için ülkenin yedi öncelikli alanda ilerleme kaydetmesi gerektiğini
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.