Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
🌟 Hayatta en değerli şeylerden biri, sevdiklerimizle birlikte geçirdiğimiz zamanlardır. 💖🌈 Birlikte geçirilen her an, unutulmaz anılar biriktirmenin, kahkahalar paylaşmanın ve sevgi bağlarını güçlendirmenin en güzel yoludur. 🤗 🌿 Ne kadar meşgul olursak olalım, sevdiklerimizle vakit geçirmeyi ihmal etmeyelim. Çünkü sonunda hatırlayacağımız şeyler, o güzel anılar ve birlikte yaşanan özel anlardır. 🎉✨ 🕰️ Hayatı daha anlamlı ve değerli kılan bu anların kıymetini bilelim. Bugün, sevdiklerinizle kaliteli zaman geçirmek için bir adım atın. 💬🎶 Birlikte geçirilen her saniye, kalbinizde sonsuza dek saklanacak bir hazine olur. 💎 Sevdiklerinizle daha fazla zaman geçirin ve her anın tadını çıkarın! 🥳❤️ #motivasyonel
Fark ettim ki ben hâlâ bekliyorum, sabırla bekliyorum, noluyor diyorum ve hâlâ derinliklerimde onu hissediyorum. Bugün bir yazıya denk geldim kendimi gördüm sanki, sizinlede paylaşayım; "Benim aklım fikrim sende, senin gelişinde, seni ne zaman göreceğim de, seni nasıl göreceğim de, beni görür görmez ne diyeceğinde." •Nazım Hikmet
Reklam
Güzel olana, ideal olana yaklaştıkça zaman genişliyor ve derinleşiyor.
Bir kalp, en çok ne kadar yük kaldırabilir? Kalp inanılmaz bir organ. Çok yük kaldırabilir. Acıyı da, üzüntüyü de, stresi de herşeyi kaldırabilir. Kalp neden bir tanedir? Neden her organımız çifttir? Bakın iki gözümüz var daha iyi görmemiz için. İki burun deliğimiz var daha iyi nefes alalım. İki kulağımız var, iki akciğerimiz var, iki böbreğimiz var, iki yumurtalığımız var, iki testisimiz var ama bir tane kalbimiz var değil mi? Allah bu kadar önemli organı niye tek yaratmış? Tek yaratmamış aslında bir tanesini de karşı cinse vermiş gidip onu arayıp bulun diye. Sevdiğiniz bir insana neden sarılırsınız? Sağ taraf boştur, sarıldığınız zaman sağ tarafı doldurmuş olursunuz. Onun için kalpte çifttir. Size dizayn edilen kalbi bulursanız dünyanın en mutlu insanı olursunuz.
Hayatının dip noktasında olanların aydınlığa çıkması niyetiyle...
Hayat, benim için en hayırlı ve en mutlu olan hâle dönüşüyor. Bu yeni ve harika sürprizlerle dolu yıldız günlerim için teşekkür ederim. Ruhumdaki, zihnimdeki ve bedenimdeki her şey kalıcı bir şekilde pozitife dönüşüyor. Bunu sevgiyle kabul ediyorum. Uyandığım her günde, bir öncekinden daha mutlu ve daha enerjik oluyorum. İçimdeki iyilik ve
Aşk, hoşlanma gibi duyguların gelip geçici olduğunu bilirim. Bazen bunu kendi içimde yaşamam gerekir. Yeri ve zamanına göre bunun ayırt edebilirim. Karşımdaki insan benim duygularıma karşılık vermek zorunda değildir. Bunu da kabul edebilirim. Her ne olursa olsun bu duygunun yaşamaya değer olduğunu da biliyorum. "Aşk olmayan ideale duyulan bir arzudur" der Yalın Alpay. Bir insana hayalimizdeki idealleri giydiririz. O bizim için mükemmel, kusursuz bir varlık olur. Aşkı tanımadığımız insana duyarız çünkü tanısaydık onun da kusurları ve eksiklikleri olan bir insan olduğunun farkına varırdık. Sevgiyi ise tanıdığımız insana duyarız. Sevgi aşkın tersine zaman geçtikçe kaybolmaz. Bir ömür boyu sürebilir. Sevmek onu her haliyle kabul etmektir. Aşk ise onun hayalimizdeki kusursuz varlık olmadığının farkına vardığımızda hayal kırıklığına sebep olur. Ben içinde saygı olan sevginin en ideal olduğunu düşünüyorum.
Reklam
19.05.2024
Seni sevemem dedi. Nedeni ise havaların sıcak olmasıymış. Meğer kalbinin sıcaklığına bir de yaz güneşi eklenince fazla gelmiş! Ama sadece bu değildi, aslında daha derin bir sebep vardı. 'Senin sevgin bana ağır' dedi. İşte o an anladım ki belki de hislerimi yanlış zamanda yanlış şekilde ifade etmiştim.Belki de sevgim onun omuzlarında bir yük gibi duruyordu. Her kelimem her bakışım ona olan düşkünlüğüm ona ağırlık gibi geliyordu. Belki de benim kalbimde hissettiğim bu yoğun aşk, onun kalbine fazla geliyordu. Onu boğuyor, nefes almasını zorlaştırıyordu. Ama sevgim hiçbir zaman onu incitmek ya da zorlamak için değildi. Belki de bunu anlaması zaman alacaktı.Düşündüm, belki de sevgimi biraz hafifletmeliydim. Onun nefes alabileceği, rahatlayabileceği alanlar bırakmalıydım. Sevgi bazen sadece yanında olmak, ama bunu hissettirmeden yapabilmekti. Belki de ona zaman ve mekan tanımalıydım, kendi duygularını keşfetmesi için.Sonbaharın serin esintileri geldiğinde belki o zaman biraz daha özgür hissederdi kendini. Yaprakların döküldüğü o serin akşamlarda, belki de yükü biraz hafiflerdi. Belki de kışın, kar taneleri düşerken birlikte oturduğumuz sıcak bir köşede içimizdeki sıcaklığı paylaşabilirdik. Ama bu kez ona nefes alacak kadar hafif ama varlığımı hissettirecek kadar da sıcak olmalıydım.
18.05.2024
Seni sevemem dedi. Nedeni ise havaların sıcak olmasıymış. Meğer kalbinin sıcaklığına bir de yaz güneşi eklenince fazla gelmiş! Bu bahaneyi duyduğumda içimden gülmek geldi, ama bir yandan da düşündüm: Belki de gerçekten zamanlama yanlıştı. Belki de onun kalbi, yazın yakıcı sıcağında sevgiyi taşıyamayacak kadar doluydu. Sonbahar gelirken, yapraklar
Çok zaman önceydi... O kadar zaman önceydi ki zaman diye bir şey yoktu... İnsanlar güneş doğup batıncaya kadar yaşıyorlardı hayatı... Bir daha hiç olmayacakmış gibi dolu ve anlamlı... Derken "Zaman" diye üç parçalı bir buluş yaptı insan... Bir parçasına "Dün" dedi, diğer parçasına "Bugün", öteki parçasına da "Yarın"... Sonra fesat karıştı zamana ve insan bugünü unuttu... Dünü düşünüp pişman oldu, yarını düşünüp telaşlandı; ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı... Farkında olmadan rezil etti bu gününü. Oysa yarın, bugüne dün diyor, dün de bu gün için yarın diyordu... Bir türlü beceremedi. Bir eliyle yarına, diğer eliyle düne yapıştı... Bu günü eline yüzüne bulaştırdı... Mutsuz oldu insan... Ve ne gariptir ki yarının telaşını da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı; Ama bugünü hiç yaşayamadı... Ne yarın ne de dün…
Hayat hep birini aramakla geciyor. Ve hikayenin sonunda o birinin, çoğu zaman “kendimiz” çıkıyor olması dokunaklı.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.