160 syf.
10/10 puan verdi
Bir de sevgilim vardır, pek muteber; İsmini söyleyemem, Edebiyat tarihçisi bulsun. Orhan Veli'nin, '' ismini söyleyemem '' dediği sevgilisi Nahit Hanım'a yazdığı mektuplar o kadar içten, o kadar saf ve o kadar samimi ki.. Belki de bugün o eski sevdalar, o eski aşklar yok artık diye boşa söylenmiyor. Hatta öyle ki bunların sadece bir mektup değil,
Yalnız Seni Arıyorum
Yalnız Seni ArıyorumOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 20243,494 okunma
İstanbul'da Boğaziçi'nde Bir garip Orhan Veli'yim Veli'nin oğluyum Târifsiz kederler içindeyim. Urumeli hisarına oturmuşum Oturmuş da bir türkü tutturmuşum İstanbul'un mermer taşları Başıma da konuyor martı kuşları Gözlerimden boşanır hicrân yaşları Edâlım, Senin yüzünden bu hâlim İstanbul'un orta yeri sinema Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama El konuşur, sevişirmiş, bana ne Sevdâlım, boynuna vebâlim İstanbul'da, Boğaziçi'ndeyim Bir garip Orhan Veli Veli'nin oğlu tarifsiz kederler içindeyim
Reklam
{Ç News}'te Bugün;
Merhabalar Efendim....! Kahveler hazır mı?? Güne nasıl başladınız bilmiyoruz ama biz geldik... Bizsiz güne başlamak olur mu hiç..? {Ç News} yine, yeniden yayında...! Dün Orhan Veli'yi doğum gününde andık.. Yorumlara bırakılan şiirler gerçekten çok güzeldi.. Hepsini okuduk. Harika bir harman oldu. Beğenileri ve Yorumları ile bizlere eşlik eden
İstanbul türküsü
İstanbul'da Boğaziçi'nde, Bir fakir Orhan Veli'yim; Veli'nin oğluyum, Tarifsiz kederler içinde. Urumelihisarı'na oturmuşum; Oturmuş da bir türkü tutturmuşum: "İstanbul'un mermer taşları; Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları; Gözlerimden boşanır hicran yaşları; Edalım, Senin yüzünden bu halim." "İstanbul'un orta yeri sinama; Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama; El konuşur, sevişirmiş; bana ne? Sevdalım, Boynuna vebalim!" İstanbul'da, Boğaziçi'ndeyim; Bir fakir Orhan Veli; Veli'nin oğlu; Tarifsiz kederler içindeyim.
Kader(Sel)
Gözleri siyah atkılı, genç kadına takılıp kaldı. "Kerim'le Rusça konuşurken, gözlerini ondan ayırmıyordu. Kerim ona Rusça kısa, sert bir şey söyledi, askerse buna daha da sert bir karşılık verdi. Afgan asker alçak, arabulucu bir sesle söze karıştı. Ama Rus asker, onlan irkilten bir şeyler haykırdı. Baha'nın yanımda kaskatı kesildiğini
İstanbul'da Boğaziçi'nde, Bir fakir Orhan Veliyim; Veli'nin oğluyum, Tarifsiz kederler içinde. O Rumelihisarına oturmuşum; Oturmuş da bir türkü tutturmuşum; "İstanbul'un mermer taşları; Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları; Gözlerimden boşanır hicran yaşları; Edalım, Senin yüzünden bu halim." "İstanbul'un orta yeri sinama; Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama; El konuşur, sevişirmiş; bana ne? Sevdalım, Boynuna vebalim!" İstanbul'da, Boğaziçin'deyim; Bir fakir Orhan Veli; Veli'nin oğlu; Tarifsiz kederler içindeyim.
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
Mekke'nin ve Medine'nin hizmetkarı, Allah'ın yeryüzündeki Halifesi, Sultan oğlu Sultan Ey Yüce Abdülhamid-i Sani.... Abdühamid'siz bir yüzyıl yaşadık. Onun yokluğunda bir imparatorluğun un ufak oluşuna ve o enkazın içinden ''küçük Osmanlı'' diyebileceğimiz Misak-ı Milli fikrinin doğuşuna tanık olduk. O veli bir Sultan'dı ve yaptıklarıyla bizler için hakiki bir Sultan oldu. Tekrardan onun ruhunu yakalamalıyız. Bu süreç biraz sancılı olacak ama inşaAllah olacak! Seni çok seviyorum Sultanım! Rabbim seni firdevs cennetine alsın inşaAllah.. Seni tanımak, okumak ve yaşamak muazzam...
Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı 2
Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı 2Mustafa Armağan · Timaş Yayınları · 20181,267 okunma
Hak için kendini kurban eyleyen Şah-ı Merdan oğlu İmam Hüseyin Cümle erenlere ferman eyleyen Erenler serdarı İmam Hüseyin Muhammet Ali'nin çeşmi çerağı Erenler rahının bir gül-i bağı Ciğerler paresi gönül durağı Gözlerimin nuru İmam Hüseyin Ceddi Muhammet'tir atası Ali Anası Fatıma cihana veli Cümle evliyalar ederler beli Evliyalar piri İmam Hüseyin Batının sultanı müminin şahı Gayıp aleminin şems ile mahı Şah Hüseyn'em deyu ederler ahı Matem ile zarı İmam Hüseyin Pir Sultan Abdal tut damenin anın Düşmanına düşman ol hanedanın Nur-ı çeşmidürür Şah Murtaza'nın Erenler hünkarı İmam Hüseyin -Pir Sultan Abdal-
«Bu hamiyetli ve cesur, Manastırlı Hamdi Efendi olmasaydı, İstanbul felâketinden kim bilir haber almak için ne kadar intizarlar içinde kalacaktık. İstanbul'da bulunan nâzır, mebus, kumandan, teşkilâtımız mensupları içinden bir zat çıkıp vaktiyle bize haber vermeği düşünmemiş olduğu anlaşılıyor. Demek ki cümlesini heyecan ve helecan
BEŞİNCİ BAP / 920'NİN 16 MARTI ve MANASTIRLI HAMDİ EFENDİ ve REŞADİYELİ VELİ OĞLU MEMET'İN HİKÂYESİ
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Kitabı, başlangıcından itibaren ele almamız gerek. Osmanlı için yazılan kitaplarda direkt olarak Padişah ve hikayelerine girişler yapılıyor ve bunu yapanların çoğunu da okurken insan ister istemez hani güzel bir başlangıç bekliyor. Bu kitap oan sahip. Güzel bir önsöz, hem Bizans, hem Osmanlı, hem Batılı hem de Günümüz tarihçileri kâle alınarak
Osmanlı Padişahları
Osmanlı PadişahlarıAhmet Seyrek · Tulpar · 201530 okunma
Reklam
İstanbul'da Boğaziçi'nde, Bir fakir Orhan Veli'yim; Veli'nin oğluyum, Tarifsiz kederler içinde. Urumelihisarı'na oturmuşum; Oturmuş da bir türkü tutturmuşum: "İstanbul'un mermer taşları; Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları; Gözlerimden boşanır hicran yaşları; Edalım, Senin yüzünden bu halim." "İstanbul'un orta yeri sinama; Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama; El konuşur, sevişirmiş; bana ne? Sevdalım, Boynuna vebalim!" İstanbul'da, Boğaziçi'ndeyim; Bir fakir Orhan Veli; Veli'nin oğlu; Tarifsiz kederler içindeyim.
Sayfa 74 - YKY
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Dikkat spoiler içerir! Sait Faik, benim okurken kendimi mutlu hissettiğim hayatın kendisini ya da şöyle ifade etmem gerekirse hayatta yaşanan çoğu durumun habercisi olarak görüyorum onun kitaplarını. Sait Faik'tan okuduğum ikinci kitap. Bu kitabında da olduğu gibi Adalarda seyahat edip balıkçılarla birlikte balık tutuyoruz. Bana göre bir yazarı
Mahalle Kahvesi
Mahalle KahvesiSait Faik Abasıyanık · İş Bankası Kültür Yayınları · 20127k okunma
İstanbul türküsü
İstanbul'da Boğaziçi'nde, Bir fakir Orhan Veli'yim; Veli'nin oğluyum, Tarifsiz kederler içinde. Urumelihisarı'na oturmuşum; Oturmuş da bir türkü tutturmuşum: "İstanbul'un mermer taşları; Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları; Gözlerimden boşanır hicran yaşları; Edalım, Senin yüzünden bu halim." "İstanbul'un orta yeri sinama; Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama; El konuşur, sevişirmiş; bana ne? Sevdalım, Boynuna vebalim!" İstanbul'da, Boğaziçi'ndeyim; Bir fakir Orhan Veli; Veli'nin oğlu; Tarifsiz kederler içindeyim.
553 öğeden 526 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.