Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Her şey bir gölgecik o görünmezden, Visal başlayınca ölüyor visal. Vatan bir hatıra, kadın bir misal; Sen ulaşmaya bak, sonsuza, tezden! Ev insan, sığdığın çizgiden utan! Başlangıç noktası, bir de son durak. Her zerrecik ondan arma ve bayrak; Bayraklar topluma, bana da sultan..
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
Visal
... Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı âlemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? ...
Sayfa 233
Reklam
Visal
Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül O visal, can sendeyken canını etmek feda; Elveda toprak, güneş, anne ve yâr elveda
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
264 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
-Nâr olmadan nur olunmaz, Nur olmadan aşka visal bulunmaz… -Aşıkların gönülerinin yanlışıyla gözyaşları akmasaydı , dünyada su da olmazdı , ateşte… Allah'a olan aşkını bir can yoldaşı ( Şems-i Tebrizi) ile geliştiren Hz. Mevlana'nin hayatı, her gün Allah'a dökülen gözyaşları… Mevlâna’nın çocukluk yıllarından başlayan biyografik romanı hayatı, kendimce yorumlarsam yazar biraz basit bir dille yüzeysel anlatmış…
Aşkın Gözyaşları 2 - Hz. Mevlana
Aşkın Gözyaşları 2 - Hz. Mevlana
Aşkın Gözyaşları 2 - Hz. Mevlana
Aşkın Gözyaşları 2 - Hz. MevlanaSinan Yağmur · Kapı Yayınları · 201610,9bin okunma
Defter-i Divanımız
"youtu.be/Ew8_unY9QhA?si=... Nur Yoldaş Mahur "Bihamdillah ki bî nâm u nişanız âdımız yoktur dil-i viranemizden özge bir abadımız yoktur ezelden mazhar-ı ışkız bizim icadımız yoktur elemler cümle bizdendir anâ isnadımız yoktur belâ dildendir ol dildâr elinden dadımız yoktur gönüldendir şikâyet kimseden feryadımız
Ey Visal Meleği! Seni bilmeyen gafil. Ey Terhis Meleği! Seni sevmeyen cahil. Sensin güller ile gelen, Sensin sürgünü bitiren. Sensin Allah’a götüren, Sensin hasreti bitiren.
Reklam
•Visal
Beni zaman kuşatmış, mekan kelepçelemiş; Ne sanattır ki, her şey, her şeyi peçelemiş... Perde perde veralar, ışık başka, nur başka; Bir anlık visal başka, kesiksiz huzur başka. Renk, koku, ses ve şekil, ötelerden haberci; Hayat mı bu sürdüğün, kabuğundan, ezberci? Yoksa göz, görüyorum sanmanın öksesi mi? Fezada dipsiz sükut, duyulmazın sesi mi? Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, âlemlerin Rabbi, sen! Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen! Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı alemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? Çilesiz suratlara tüküresim geliyor! Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum; Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum! Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli? Kendini kaybetmek mi, visalin son bedeli? Mahrem çizgilerine baktıkça örtünen sır; Belki de benliğinden kaçabilene hazır. Hatıra küpü, devril, sen de ey hayal, gömül! Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül! O visal, can sendeyken canını etmek feda; Elveda toprak, güneş, anne ve yâr elveda!
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
"Vasldan çün âşıkı müstağni eyler bir visâl âşıka ma'şûkdan her dem bu istiğnâ nedir" Fuzûlî Kavuşmaktan ibarettir madem, aşığı vuslata doyuran; o halde (anlam veremiyorum) nedir sevenin sevilenden böylesi uzak kalmada bulduğu acı lezzet?
Çırpınmadan peyinde hevâ-yı visâl ile, Bîtab düştü hâke piristû-yi fikretim¹ ¹"Kavuşma arzusuyla peşinde çırpınmaktan Bitap düştü toprağa fikrimin kırlangıcı."
Sayfa 80 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"Kavuşma arzusuyla peşinde çırpınmaktan Bitap düştü toprağa fikrimin kırlangıcı." Çırpınmadan peyinde hevâ-yı visâl ile, Bîtâb düştü hâke piristû-yi fikretim
Reklam
Senden eser kalmasın; kemâl budur. Varını vahdette yok eyle; visâl budur.
Hasret işte adı üstünde hasret Mühlet bende varlığı ona verdim Renk şekil ve biçim her neye erdim Gurbeti andıran visal... saadet
VİSAL Beni zaman kuşatmış, mekan kelepçelemiş; Ne sanattır ki, her şey, her şeyi peçelemiş... Perde perde veralar, ışık başka, nur başka; Bir anlık visal başka, kesiksiz huzur başka. Renk, koku, ses ve şekil, ötelerden haberci; Hayat mı bu sürdüğün, kabuğundan, ezberci? Yoksa göz, görüyorum sanmanın öksesi mi? Fezada dipsiz sükut, duyulmazın sesi mi? Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, alemlerin Rabbi, sen! Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen! Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı alemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? Çilesiz suratlara tüküresim geliyor! Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum; Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum! Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli? Kendini kaybetmek mi, visalin son bedeli? Mahrem çizgilerine baktıkça örtünen sır; Belki de benliğinden kaçabilene hazır. Hatıra küpü, devril, sen de ey hayal, gömül! Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül! O visal, can sendeyken canını etmek feda; Elveda toprak, güneş, anne ve yar elveda!
“Şâd-âb-ı visâl rûhum ammâ Bâkî yüreğimde iltihâbım!” ~~~• “Kavuşmaya kanmış ruhum ama Sürüyor yüreğimde yangınım!”
- Bilmiyor musun ki, yakınlığın mihneti, uzaklığın derdinden daha şiddetlidir. Zira yakınlıkta mahrumluk, zeval korkusu var: Ya kaybedersem?… Uzaklıkta ise visal ümidi. Belki kazanırım!.. Zeval korkusu can yakıcıdır. Visal ümidi de tahammül verici…
Sayfa 14 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.