Öncelikle Dava kitabı anlatımı yoğun hareketin az olduğunu kabul etmek gerekiyor.(Zaten çoğu dava da böyle değil midir?) Yani akışın hızlı ve merakın yüksek olduğu kitapları okuyorsanız (örn; macera, polisiye, fantastik..) bu kitap beklentinizi tatmin etmeyebilir.
İlk başlarda "Ya ne oluyoruz? Kim bunlar?.." gibi sürüyle soru aklınızdayken kitap sizi müthiş bir hızla içine çekiyor. Ancak konu ilerledikçe kitabımızın yaptığı önemli göndermelerle beraber akışın oldukça yavaşladığını çok rahat hissedebiliyorsunuz. Bunun yanında kitapta yoğun bir şekilde psikolojik gerilim, baskı ile sürekli bir olay olacak gibi olması, kendine has hukuk prosedürleri de okuyucularda sıkılma durumuna yol açabilir. Bence Stewing Zweig kitaplarını okuyanlar bu kitaptan hoşlanacaktır. (Özellikle satranç kitabını)
-ÖNEMLİ-
**Bu kitabı halen okunması gerektiğini düşündüğüm bir durum var. Ancak siz buraya kadar okuduklarınız sizi tatmin etmediyse ve kitabı artık okumam dediyseniz veya kitabı okuyup bitirdiyseniz buradan sonrasını da okuyun!
Şunu çok iyi anlamalısınız ki ortada gerçek bir dava yok! Bay K. toplum baskısı ve olayların gidişatına etki yapmaması ile yavaş yavaş davayı bir saplantıya dönüştürüp olmayan cezayı beklemeye başlamak gibi bir duruma düşüyor.
Şunu unutmamak gerekir ki;
Bir insanla çok konuşursanız sadece başını şişirirsiniz ama onu delirtmek isterseniz onunla hiç konuşmayın.
Kitap ile asla eş değer tutmasam da romanın Orson Welles tarafından uyarlandığı yapıt olan The Trial(1962)(Le procès) izleyebilirsiniz.