Ger evîn azad be, wê bi wate be
Ji bo wê ye ku Em bûn evîndarên welatên xwe.
Û emê evîna xwe bi evîndara xwe re di welatekî azad
De parve bikin.
Eğer aşk özgürce yaşansa o zaman anlam kazanacaktır
Bundandır ki biz ülkemize aşık olduk
Ve biz aşkımızı sevdiğimizle özgürleşecek ülkemizde
paylaşacağız
"Esaret altında bir ülke, boynu bükük bir halk, kıraç bir toprak, sonsuz felaketler, yaralı bir hayat, kör bir göz, yaralı bir yüz ve kötü bir talih;
Ben bunların tümüydüm işte."
Mehmed uzun
Tu welatê parçe bûyi de bajarekî birîndare
Ez ku kolanekî di wî bajarî da berxwedana xwe didomîne...
(Sen parçalanmış ülkede yaralı bir kentsin
Ben ise o kentte direnişini sürdüren bir sokak ...)
Ji bo Sûr û Cizîrê....
Sincar Dağları’nda
Derwêşê Evdî’nin yanında olsaydım!
Beyaz atların sırtında
Musul ovasına dalsaydım!
Derwêş vurulduğunda
sırtlayıp Kürdistan dağlarına götürseydim!
O’na, bak!
Binlerce Edûlê ve onikiler var deseydim!
Tanrıçaların taht kurduğu bu dağlarda
Rahat uyu deseydim!
Ölüm…
Nerelerden…
ve nasıl gelirse gelsin
Artık gam yeme!
Kesinleşen Kürtlük ve özgür yaşam
Ebedi gerçekliktir deseydim!
Gökyüzüne çizilmiş resimlere benzerdik
Rüzgarın peşine takılan bir nefes gibiydik
Kırdı dallarımızı fırtınalar boranlar
Kaldı bahar çiçekleri üzerinde sevgimiz
Gözlerimiz sevgiyi yüreğimiz sevdayı
Ellerimiz emeği anlatırdı usanmadan
Kırdı dallarımızı fırtınalar boranlar
Kaldı bahar çiçekleri üzerinde sevdamız
Uzak dağ başlarında yanan ateşlerdeydik
Kentin sokaklarında dalga dalga özgürlük
Direndik teslim olmadık binlerce kardelendik
Kaldı çocuk gülüşleri ışığında kavgamız
~İlkay Akkaya