Sevgi olan açlığı, ona muhtaç bırakıldığından kaynaklanıyor. Biyolojik, ahlaksal, hukuksal, dinsel açıdan onun sevmesi gerekenlerden bu ihtiyacı hiç karşılayamamıştı. Aile kavramına hakim değildi. Savcı da değildi. Mübaşir bile olamamıştı. Sığındığı her şey onu helak etmiş, tufanın içinde boğulmuştu. Kuyuya atılmış, üç kuruşa da satılmıştı. O yüzden Sevgi üzerinde emanet duruyordu. Genelde büyük oluyor, üzerine tam oturmuyordu....