Ve gördüğüm kadarıyla, evliliklerin çoğu mutlu değil. Çok iyimser olduğum halde, işin iç yüzünü anlayınca, evli çiftlerden ancak yüzde onunun gerçekten mutlu olduğu kanısına vardım. Yüzde doksanı ise, kimi zaman örtülü kalan, kimi zaman apaçık ortaya çıkan bir çatışma halinde. Rahmetli arkadaşım Niyazi Berkes, evliliği bir boks maçına benzetirdi:
Hobbes için onay, ölüm korkusu koşullarında alındığında bile geçerliydi; Locke'a göre, kamuya ait bir caddede yürümek ya da başka bir yere kaçmak yerine ülkede kalmak bile toplumun kurallarını kabul ettiğimizi gösteriyordu.
OBLOMOV ÜZERİNE
* Niçin her şey böyle berbat oldu? Sana kim beddua etti İlya? Ne günah işledin? İyi yüreklisin, zekisin, duygulusun,soylusun. Ama gene de eriyip gidiyorsun. Seni için için yiyen nedir? Bu hastalığın bir adı yok mu ?
*Batıda hayaller gerçekleştirmek için kurulur, doğuda gerçeklerden kaçmak için...
*Hayat konusunda şairim,
#OkudumBitti
#KitapYorumum
#KristyCambron
#KelebekİleKeman / 447 sy
#ArkadyaYayınları
Yüreğinin en ıssız köşesinde bile bir kelebeğin umuda kanat çırptığını duyabilirsin..
"Dans et benimle"
"Ama burada müzik yok ki."
Vladimir anlamlı bir ifadeyle gülümsedi.
"Sen ve ben? Bizim hep kendi müziğimiz olmadı mı
İstanbul'a ilk çocukken gitmiştim. Vapur sesi, martılar, kocamam camiler, tramvay,, Bakırköy sahili derken bir çocuk gözüyle bana çok büyülü gelmişti o şehir. Sonrasında her gittiğimde çocukluğumdaki gibi büyülü olmasa da hep başka bir yüzünü gördüm İstanbul'un. Hem çok modern hem çok geleneksel. Doğu ve Batı"nın el sıkıştığı şehir.
“Ey insanlar!
Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz!..
İbret alınız!..
Yaşayan ölür, ölen fenâ bulur...
Olacak neyse olur.
Yağmur yağar, otlar biter; çocuklar doğar, annelerinin ve babalarının yerini alır. Derken hepsi silinir gider.
Olayların ardı arkası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar.
Dikkat edin, söylediklerime kulak verin! Gökten haber var;