.... 1908 Devrimi: Özgürlük, eşitlik, kardeşlik ve adalet 23 Aralık 1876, Haliç Tersanesi’ndeki Bahriye Nezareti’nde İngiltere, Fransa, İtalya, Avusturya-Macaristan, Almanya, Rusya ve Osmanlı heyetleri toplantı hâlindedir. Konu, Osmanlı’nın Balkan toprakları ve büyük devletlerin bu topraklar üzerindeki çıkarlarıydı. Batılı devletler ile Rusya
Adam diyor ki: "Türkçeyi kullanırken ne kadar çok Arapça kelime kullanıyorsunuz ya! Hepiniz arap hayranısız..." Ah amcacığım ah! Oysa "Hayran" kelimesi de Arapça'dan geçme.. Kheyran" şeklinde boğazdan okunuyor onlarda, k harfini burada k harfi olarak değil de; hırıltılı boğaz vurgusu olarak anlayın.. Esasen güncel Türkçemiz özgün bir dil değil, çok ağırlıklı olarak Arapça Farsça ve modern Osmanlıca karışımı. Aslında o kurduğu cümle de kullandığı başka yabancı kökenli kelimeler de var da uğraşmak istemiyorum :) Örneğin kelime diyor, gene boğaz vurgusu ile Arapça khelam dan geçme. Kelime tillahi şeklinde devam eden Arapça ayet buna örnek..
Reklam
Dilimize özgü bazı özellikler vardır. Bunları kural olarak düşünürsek, bazı yabancı kelimeleri kolaylıkla ayırabiliriz. 1- Türkçe kökenli dillerde c, ğ, l, m, n, r, v, z harfleriyle kelime başlamaz. Ve Türkçede b, c, d, g, ğ harfleriyle kelime bitmez. Türkçede f, h, j, v sesleri bulunmaz. 2- İki sesli harf yan yana olmaz: saat, ziraat, aile, saadet, 3- Kelime köklerinde aynı iki ünsüz yan yana bulunmaz. 4- Kelimeler iki sessiz harfle başlamaz: stad, spor, klasik, tren, … 5- Dilimizde sesli harf uyumu vardır. Yani hem ince sesli harf (e, i, ö, ü) hem kalın sesli harf (a, ı, o, u) aynı kelime içinde bulunmaz: minare, cami, sandalye, kanepe, divan, asker, fakir, kitap, kalem, vicdan, … 6- Birinci heceden sonra o,ö bulunmaz. 7- Türkçede uzun ünlü yoktur. İnce a da yoktur. Birkaç öğrenci arkadaş sordu. Paylaşmak istedim, işinize yarar😁
BAYRAM KELİMESİ ÜZERİNE En eski yazılı kaynaklarımız olan Göktürk ve Uygur metinlerinde “bayram” mefhumunu ifade eden Türkçe bir kelime bu güne kadar tespit edilememiştir. Bayram mefhumunu karşılamak üzere Sanskritçe, Sogdça > Farsça, Arapça gibi dillerden Türkçeye giren kelimeler de Türk dilinin kuralları içerisinde yoğurularak
Güneş Dil Kuramı
Türkçenin söz varlığını, başta Arapça ve Farsça olmak üzere yabancı dillerden geçen kelimelerden arındırarak özleştirme hareketi, diğer bir deyişle “Dil İnkılâbı”, Tanzimât ile başlar ve bilhassâ Cumhuriyet ilan edildikten sonra Atatürk’ün özverili çalışmalarıyla hızlı bir şekilde devam eder. Başlatılan bu hareket, sadece yabancı dillerden geçen