İnsanlar, işler, telaşlar, evler hepsi yerli yerinde. Benim içinde yüzüp durduğum o boşluk gibi. Gidenler oluyor, kalanlar, yıkılanlar, ölenler ama o ‘boşluk’ içime zimmetli. Onu kimselere vermiyor onu hiçbir şey ile dolduramıyorum. Asla doymak bilmeyen bir tazmanya canavarına benziyor. Ona verdiğim, şarkılar, kitaplar, sözcükler de yetmiyor