Sürya: (Göksel Tanrılar) Güneş yuvarlağını belirtir, güneşi simgeleyen tanrılar içinde en belirli olanıdır. Sürya'ya on kadar ilahi sunulmuştur. Sürya'nın gözünden, çeşitli yerlerde bah­ sedilirse de o, daha çok *Mitra ve *Varuı;ıa'nın, *Agni'nin ve başka tannlann gözü olarak anılır. O, her şeyi ve her yeri gö­ rendir; bütün
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Zor İşlerin Adamı, Mus'ab bin Ümeyr'in Hidayeti..
* Mus'ab'ın ailesi çok zengin bir ailedir. Mekke'nin en gösterişli ve büyük ev lerinden biri onlarındır. Bu evin tabir câiz ise en forslu çocuğu ise, Mus'ab'tir. Çok güzel ve yakışıklı olduğu için ailesi tarafından hep el üstünde tutulmuş ve böyle yetiştirilmiştir. Anne Hunȧs'ın en küçük çocuğu olmasından dolayı,
Zor İşlerin Adamı, Mus'ab bin Ümeyr, Demirci Habbab b. EretKitabı okudu
...emin olun öyle kederli, bunaltıcı anlarım oldu ki, ben de herkes gibi gerçek bir hayat yaşayabilecek miyim diye kuşkulanıyordum. o anlarda gerçek dünyadan ne kadar uzakta olduğumu, duygularımın körlendiğini hissediyor, kendime lanet okuyorum. çünkü hayal dünyasında geçirdiğim gecelerin sarhoşluğundan ayılmak pek acıklı oluyor. oysa ki çevremizde gürül gürül akan insan seli ne canlı, ne renkli bir dünyadır. hayat kasırgasına kendilerini kaptırmış bu insanların her şeyi gerçektir: saatleri birbirine benzemez; yeniliklerle, başka başka heyecanlarla doludur. sınırsız sandığımız hayalde yoksulluk, tekdüzelik var. önüne çıkan ilk gölgenin, bir düşüncenin, güneşi karartan ilk bulutun tutsağıdır o. hayal dünyası incinir, yorulur da... sonsuz dedikleri hayal, sürekli bir gerginlik içinde bulunmaktan tükeniyor. çünkü zaman geçip insan olgunlaştıkça, eski ülkülerin yerine yenilerini koyamayınca yıkıntılar arasından yeni bir şeyler bulup çıkarmak zorunluğu oluyor. o zaman hayalci, tıpkı ateş yakmak isteyince, sönmüş külleri karıştırarak köz aradığımız gibi, vaktiyle kalbini duygulandırıp gözlerini yaşartan eski hayallerini canlandırmaya çalışıyor.
Belki de hatırlamaya ihtiyacımız var. İnsan unutursa değil, hatırlarsa iyileşir. Kaçınca anlamını anlamak için peşinden gelir, yüzleşirsen anlamını bulup peşini bırakır acı. Üstünü kapatırsan altında kalırsın. Omzumuza yükler binmeden önce nasıldık? Kendimizden vazgeçmeyi, değişmekten ve değiştirmekten umudu kesmeyi ne zaman öğrendik? Hatırlamaya
Sayfa 14 - Gökhan ÇınarKitabı okudu
öyle kederli, bunaltıcı anlarım oldu ki, ben de herkes gibi gerçek bir hayat yaşayabilecek miyim diye kuşkulanıyordum. o anlarda gerçek dünyadan ne kadar uzakta olduğumu, duygularımın körlendiğini hissediyor, kendime lanet okuyorum. çünkü hayal dünyasında geçirdiğim gecelerin sarhoşluğundan ayılmak pek acıklı oluyor. oysa ki çevremizde gürül gürül akan insan seli ne canlı, ne renkli bir dünyadır. hayal kasırgasına kendilerini kaptırmış bu insanların her şeyi gerçektir: saatleri birbirine benzemez; yeniliklerle, başka başka heyecanlada doludur. sınırsız sandığımız hayalde yoksulluk, tekdüzelik var. önüne çıkan ilk gölgenin, bir düşüncenin, güneşi kararlan ilk bulutun tutsağıdır o. hayal dünyası incinir, yorulur da... sonsuz dedikleri hayal, sürekli bir gerginlik içinde bulunmaktan tükeniyor. çünkü zaman geçip insan olgunlaştıkça, eski ülkülerin yerine yerıilerini kayamayınca yıkıntılar arasından yeni bir şeyler bulup çıkarmak zorunluğu oluyor. o zaman hayalci, tıpkı ateş yakmak isteyince, sönmüş külleri karıştırarak köz aradığımız gibi, vaktiyle kalbini duygulandırıp gözlerini yaşartan eski hayallerini canlandırmaya çalışıyor.
Sayfa 27 - varlık yayınları.Kitabı okudu
Reklam
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.