ÇANAKKALE CEPHESİNİ ALMANLAR YÖNETTİ BAKINIZ KOMUTAN KADROSU
Başkomutan Vekili, Harbiye Nazırı Şehit General İsmail Enver Paşa, Kuzey Grup Komutanı: Tümgeneral Esat Paşa Kuzey Grup Kurmay Başkanı: Kemalettin Sami Güney Grubu Komutanı : Vehip Paşa
"Gözlerinden rahatsız olmasına karşın Yakup Şevki Paşa, Yüksek Askerî Şura üyeliğine atandığı 20 Nisan 1924 tarihine kadar 2. Ordu Komutanlığı'nın başında kaldı.(2 Aralık 1922 tarihinde Mustafa Kemal Paşa, kendisini gözlerinden ameliyat edilmek üzere Viyana'ya göndermişti. Yakup Şevki Paşa, dönüşte kendisine verilen ödeneğin yarısından fazlasını 'Bu parada saçı bitmemiş yetimlerin hakkı var' diyerek iade etmişti.)"
Reklam
Şevki Paşa M. Kemal Paşa'nın önüne geçti. Elini uzattı: "Paşam! Sen haklı çıktın. Ver elini öpeyim." M. Kemal Paşa sarıldı: "Estağfurullah. Ben sizin ellerinizden öperim." "Bu zafer senin azmin sayesinde kazanıldı." "Hayır Paşam, milletin gayreti, sizin emeklerinizle kazanıldı. Bu zafer hepimizin." Yakup Şevki Paşa, "Sana son bir kez daha itiraz edeceğim." dedi, "..Hayır! Benim gibilere kalsa daha yerimizde sayıyorduk. Sen bu millete Allah'ın bir lütfusun."
Sayfa 658 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Harp bilim değil sanattır
Eğer Fatih, tarihi gerçeklere takılıp kalsaydı, tarihi değiştiremeyecekti. Aynı şekilde Mareşal Mustafa Kemal Paşa, Erkan-ı Harbiye'de almış olduğu eğitimin aynısını uygulasaydı, ho­cası Yakup Şevki Paşadan bir "aferin" alacak, fakat belki savaşı kay­bedecekti. Tam tersini yaptı, Hoca'sıyla çelişti, fakat muharebeyi ka­zandı. Çünkü harp, kesin kabullerin olduğu bir bilim değil, sanattır.
Sayfa 32 - Kronik KitapKitabı okudu
Şampiyonlar ligi tam liste,
Çanakkale savaşlarının diğer önemli bir sonucu ise; Çanakkale Savaşı'na katılarak üstün bir savaş tecrübesi kazanan subay kadrolarının İstiklal Savaşı'nın komutanlarını oluşturmalarıdır. Çanakkale'de savaşan ve İstiklal Savaşı'nda da görev alan komutanlar arasında şunlar bulunmaktadır: M. Fevzi (Çakmak) Paşa, Cevat (Çobanlı) Paşa, Yakup Şevki (Subaşı), Kazım (Karabekir), İzzettin (Çalışlar), M. Selahattin (Adil), Şükrü Naili (Gökberk), Mehmet (Arif), Kemalettin Sami, Fahrettin (Altay), Kazım (İnanç), Nihat (Anılmış), Nazif (Kayacık), Cemil (Conk), Kazım (Sevüktekin), M. Munip (Uzsoy), Veysel (Özgür), M. Emin (Yazgan), Reşat (Çiğiltepe), M. Şefik (Aker), A. Sami (Sabit), H. Nurettin (Özsü), M. Sabri (Erçetin), Nazmi (Solok), Mehmet Hayri (Tarhan), İsmail (Hakkı), Ahmet Fuat (Bulca), Nuri (Conker), Alaeddin (Koval), H. Hüsnü (Erkilet), Ahmet Naci (Tınaz), Osman Zati (Koral), Ahmet Zeki (Soydemir), Mehmet (Nazım), A. Fuat (Cebesoy), Cafer Tayyar (Eğilmez), M. Rüştü (Sakarya), Nazif (Kayacık), M. Muhittin (Kurtiş), Salih (Omurtak), Abdurrahman Nafiz (Gürman), Nuri (Yamut), Fevzi (Mengüç), Cemal (Gürsel), Muzaffer (Alankuş).
Sayfa 69 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
O korkunç görünüşlü akıncılar yeniden sıradan köylüler olmuşlardı. Yakup Şevki Paşa ve karargâhı bu veda töreninde bulunmak için konağın merdivenlerinde yerlerini aldılar. İbrahim Ethem Bey kısa bir veda konuşması yaptı: "Akıncı kardeşlerim! İşimiz bitti. Veda vakti geldi. Şimdi, verdiğimiz söz gereği, bir teşekkür bile beklemeden köyünüzün yolunu tutun ve sabana yapışın. Siz savaşırken köyünüz yakılmış, eviniz yağmalanmış, aileniz kayba uğramış olabilir. Tevekkülle karşılayın. Daha acısı belki bazı hainleri zengin hatta mevki sahibi olmuş görebilirsiniz. Bir gün, hizmetinizi küçümseyenler bile çıkabilir. Bütün bunları ölüme meydan okumuşların vakarı ile seyredin. Ancak vatanın kurtuluşunda payı olanların duyabileceği o engin hazzı, hiçbir şeye değişmeyin. Çünkü bu hazzı vatanın kurtuluşunda payı olanlardan başka hiç kimse duyamaz."
Reklam
112 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.