Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasının üzerinden daha on gün geçmemişti ki bu devletler Kars, Ardahan ve Batum'un hemen boşaltılmasını istediler. Fakat İtilaf Devletlerinin bu istekleri, diledikleri kadar çabuk gerçekleşmedi. Çünkü Dokuzuncu Ordu Komutanı Yakup Şevki Paşa, boşaltma işinde çok ağır davranıyordu, 4 Aralık 1918'de o, henüz Arpa Çayı'nın gerisine çekilmişti. Fakat bu ağır davranış, özellikle İngilizleri sinirlendiriyor ve Osmanlı Hükümetini sıkıştırmalarına sebep oluyordu. Onlara göre bu işte "İlgili memurların" ihmali hatta "kötü niyetleri" vardı. Bu hâle Osmanlı Dışişleri Bakanlığı da inanmış olmalıdır ki, ihmali görülenlerle ayak sürüyenlerin, "Harbiye Nezaretince" cezalandırılmasını istemişti. Buna karşılık "Harbiye Nezareti", kendi elemanlarının suçlu olduğunu asla kabul etmiyor; gecikmenin sebeplerini doğal şartlara ve İtilaf Devletlerinin yerine getirilmesi mümkün olmayan birtakım isteklerine bağlıyordu. İşte bu yazışmalar sırasında idi ki, İngilizler Batum'u işgal ettiler.
Sayfa 49
Yakup Şevki Paşa
İngilizlerin bize dost olacağını ve bize merhamet edeceklerini hiçbir zaman kabul ve ümit etmem.
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
26 Ağustos 1071’den 26 Ağustos 1922’ye...
Savaş günü Ankara'daki diplomatik çevrelerden ve gazetecilerden gizlendi: Başkumandan gizlice Akşehir'e intikal etti ve o akşam sözde bir çay ziyafeti düzenlemişti. Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, (Çakmak) Garp Cephesi Kumandanı İsmet, (İnönü) 1. Ordu Kumandanı Nureddin Paşa ve 2. Ordu Kumandanı Yakup Şevki Paşa'ydı. Dış dünyada Türklerin müstahkem mevkileri bertaraf edeceğine inanılmıyordu fakat beklemedikleri oldu. 26 Ağustos günü erken saatte başlayan top atışını arkadan bir hücum ve ilk aşamada güneyde, Çal köyünde Yunan tümenlerinin önemli kısmının çembere alınması ve kuzeyde Eskişehir mıntıkasındaki Yunan işgal kuvvetlerine hücum izledi. Savaş ani saldırıyla başlamıştı ve öyle de devam etti. Aslında başarılı bir asker olarak tanınan Başkumandan General Trikopis ve karargâhı 2 Eylül'de Uşak'ta esi alındı ve öncü kıt'alar İzmir'e girdiler. Birinci Ordu Kumandanı Nureddin Paşa'ydı. 9 Eylül'de ise Gazi Mustafa Kemal Paşa ve kıt'alar İzmir'e törenle girdi.
Sayfa 223Kitabı okudu
Şampiyonlar ligi tam liste,
Çanakkale savaşlarının diğer önemli bir sonucu ise; Çanakkale Savaşı'na katılarak üstün bir savaş tecrübesi kazanan subay kadrolarının İstiklal Savaşı'nın komutanlarını oluşturmalarıdır. Çanakkale'de savaşan ve İstiklal Savaşı'nda da görev alan komutanlar arasında şunlar bulunmaktadır: M. Fevzi (Çakmak) Paşa, Cevat (Çobanlı) Paşa, Yakup Şevki (Subaşı), Kazım (Karabekir), İzzettin (Çalışlar), M. Selahattin (Adil), Şükrü Naili (Gökberk), Mehmet (Arif), Kemalettin Sami, Fahrettin (Altay), Kazım (İnanç), Nihat (Anılmış), Nazif (Kayacık), Cemil (Conk), Kazım (Sevüktekin), M. Munip (Uzsoy), Veysel (Özgür), M. Emin (Yazgan), Reşat (Çiğiltepe), M. Şefik (Aker), A. Sami (Sabit), H. Nurettin (Özsü), M. Sabri (Erçetin), Nazmi (Solok), Mehmet Hayri (Tarhan), İsmail (Hakkı), Ahmet Fuat (Bulca), Nuri (Conker), Alaeddin (Koval), H. Hüsnü (Erkilet), Ahmet Naci (Tınaz), Osman Zati (Koral), Ahmet Zeki (Soydemir), Mehmet (Nazım), A. Fuat (Cebesoy), Cafer Tayyar (Eğilmez), M. Rüştü (Sakarya), Nazif (Kayacık), M. Muhittin (Kurtiş), Salih (Omurtak), Abdurrahman Nafiz (Gürman), Nuri (Yamut), Fevzi (Mengüç), Cemal (Gürsel), Muzaffer (Alankuş).
Sayfa 69 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Büyük Komutanlar Adala'daki 2.Ordu Karargâhında, törenle karşılandılar. Yakup Şevki Paşa M.Kemal Paşa'nın önüne geçti. Elini uzattı: "Paşam! Sen haklı çıktın. Ver elini öpeyim." "M.Kemal Paşa sarıldı: "Estağfurullah. Ben sizin ellerinizden öperim." "Bu zafer senin azmin sayesinde kazanıldı." "Hayır Paşam, milletin gayreti, sizin emeklerinizle kazanıldı. Bu zafer hepimizin." Yakup Şevki Paşa, "Sana son bir kez daha itiraz edeceğim.." dedi, "..Hayır!Benim gibilere kalsa saha yerimizde sayıyorduk. Sen bu millete Allah'ın bir lütfusun."
Sayfa 658Kitabı okudu
Atatürk diyordu ki, “Paşam, biz büyük bir gizlilik içerisinde kuvvetlerimizi kaydıracağız.” Şevki Paşa, “Nasıl olur, şuradan şuraya bir tabur kaydırıyorum, Yunan’ın haberi oluyor” diye cevap verirken Atatürk de, “Paşam birliklerinizi gündüz kaydırırsanız haberleri olur, biz hareketimizi gece yapacağız, gündüz ise birliklerimizi saklayacağız” diyordu. Yakup Şevki Paşa bu hareket planına bir türlü anlam veremiyor, “Ben bu mesuliyeti alamam” diye ısrar ediyordu. Mesuliyet sözünü işitince Atatürk hemen şunları söyler: “Bir dakika arkadaşlar, hiçbirinizde bir mesuliyet yok. Bütün mesuliyet bana ait, millete karşı ben sorumluyum.”
Reklam
91 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.