Mükemmellik yok. Sonsuz mutluluk yok. İyi ya da kötü yok. Doğru ya da yanlış yok. Yaşamak var sadece. Yaşamak...Hayatın hakkını vermek...Bir de sevmek. Sevebilmek...Bu bir yetenektir işte. Yazmaktan çok daha değerli bir yetenek. Herkes sevemez çünkü.
“İnsanların unutmaması gereken dört kural vardır: Yanlış söz söyleme, yanlış yatakta uyuma, yanlış eşikten girme, elini yanlış cebe atma.”
Sayfa 143
Reklam
Merhaba sevgili okur, Bugün sana birkaç hatırlatma yapmak istiyorum, bunlar bildiğin şeyler ama hatırlamaya ihtiyacın var. Bak şimdi her bir insanın kendine özgü parmak izi olur ya ha işte o parmak izi kadar da fikirler, düşünceler vardır. Şunu unutma sana hitap eden bir şey başkası için berbat olabilir ya da doğru gelen şey başkanına yanlış. Bunlar gayet doğal olağan şeyler. Hatta oldukça güzel. Farklılıklar tekdüzelikten kurtarır;) . Unutma bunu. İkinci bir konu dünyada senden bir tane tek bulunması sence değerli olman için çok da geçerli bir sebep değil mi? Baksana senden sadece sen varsın. Eksiğinle , tamınla, kusurununla, güzelliğine bunlar seni sen yapan şeyler. Bunlarla mutlu ol , düzeltebildiğini istersen düzelt ya da aynı şekilde devam et bu senin bileceğin iş. Senin hayatın kendi sınır ve doğrularını yaşa. Unutma şu an yanında olan insanlar gittiğinde sadece sen kalacaksın onlar gittiğinde yine varolmak istiyorsan kendini sen yarat. Unutmadan tek umudun senden olsun. Hayat başkasını yaşamak için çok kısa. Fazla uzatmayayım seni sen olduğun için seviyorum:) , iyj geceler 🐞😘
Yıllar sonra, bir Haziran akşamı serinliğinde, geçip giden yıllarımı arıyorum. Ne çok şey yaşadık ve ne çok şey aldı bizden yaşamak. İyi ya da kötü, doğru ya da yanlış hepsi bizimdi. Dönüp baktığımda eski kendime, kaybettiğim bütün iyi niyetlerimi orada buluyorum.
hayatın doğru cevapla- ra sarılarak yaşamak, kimi zaman o cevapla çarpışıp, o cevabı deneyimlemekten ibaret olduğunu biliyordu. Derken bunca zaman boyunca kucakladığımız doğru cevabın aslında yanlış olduğunu fark ettiğimiz an gelirdi. O zaman, tekrar bir başka doğru cevaba tutunup yaşamaya devam ederdik. İşte bu bizim küçük, sıradan yaşamımızdı. Böyle böyle doğru cevaplarımız sürekli değişime uğrardı.
"Ama ben bu kadar acıyı sen de başkalarına benzeyesin diye çekmedim. Sana kırgın değilim, yalnız attığın her yanlış adım dünyamın bir sütununu deviriyor. Dünyamın, yani senin dünyanın. Hafızanda çatık kaşlı bir hatıra olarak yaşamak istemezdim. Sana dayanabilsem harabeler içinde yeni bir kale kurabilirdim kendimize. Olmadı. Olmuyor. Bu kitapların da, fedakarlıkların da kimseye faydası yok. Sen de koş, sen de düş, sen de yaralan. Kalbimin duracağı bahtiyar güne kadar seninle beraber yaralanmaktan başka ne yapabilirim?"
İletişim Yayınları
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.