Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnsan, karşılaştığı küçük şeylerden hangisine, ne yönde önem vereceği konusunda iradesini kullanabilir. Eldeki ölçüt bence, "yarına kalmak" olmalıdır. Eğer bir olaya verdiğimiz değer, yarına kalma ihtimalimizi arttıracaksa önemlidir, arttırmayacaksa önemli değildir..
bildiği bir şey değil insanların bakma teârüflerine onların! hangi hakikatte sebat ettiler, hangi yola doğru deyip gittiler? üç kişinin fikri değil müttehid her biri eşhâs kadar münferid hepsi de davâ-yı isabettedir. kim hakem olsun, o da hayrettedir. dünkü hakikat bugün olmuş hayal, şimdiki de yarına kalmak muhâl! işte şu söz en güzel, en muhtasar: cehlini bilmek gibi olmaz hüner.
Sayfa 206 - bir hasbihaldenKitabı okuyor
Reklam
AÇ AVLANMAK (…) Uzamak mı Aramak mı Bulmak mı Büyümek mi Yarına kalmak mı beslenmek? Duyuyorum hepsini birden Gökyüzü bir kanat Sayısız gezegenler adına Kurumuş uçmalarından kuş ardı Yıldız ardı anlam ardı sürez ardı Söylence kesilmiş Ellerimdeki doğa – uygarlığı yaratırken Hepsini doyuyorum aç ağız Varlık yokluğun sığmadığıdır
Sayfa 1672 - Uzaklarla GiyinmekKitabı okudu
"Daha iyi yaşayabilmek için sürekli bir șeyle meşguller, yaşamlarını harcayarak yaşam inşa ediyorlar! Uzun vadeli planlar yapıyorlar, oysa bu tür bir erteleme en büyük yaşam israfıdır, bu erteleme öncelikle onlardan günü çalar, daha sonrasını vadederken bugünün yaşantısını koparıp alır. En büyük yaşam engeli, yarına dayanıp bugünü tüketen beklentidir." -
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine
, 57 "Yaşamak istediğimiz asıl hayatı sadece emeklilikte sürebileceğimizi düşünmek, açık bir șekilde anda kalamamak demek. İstediğimiz șekilde mutlu olacağımız bir hayatı ancak emekli olduktan sonra yașayabileceğimize inanmak o zamana kadar geçecek anları âdeta geçiştirerek savuşturarak yașamak demek. Hayat denilen armağanı bu kadar hor kullanmak, israf etmek haksızlık değil midir?" -
İlişkilerde Anda Kalmak
İlişkilerde Anda Kalmak
, 189
Sayfa 189Kitabı okudu
An içinde yaşamanın ters yüz edilmiş biçimi "yarına kalma" kaygısıdır. Yarına kalmak, insanın nefsanî kaygılarından ve son yüzyılın Batı patentli kavramlarından biridir. Özellikle aydın takıma musallat bir hastalık.
Sayfa 114 - İz Yayıncılık 30. Baskı; İstanbul, 2018Kitabı okudu
_UYUYORSUN! Rüyadasın. Gece gündüz demeden rüya görüyorsun. Bazen açık bazen de kapalı gözlerle. Hakikat değilsin. Rüya gören bir zihin, hakikati göremez ve hakikati de bir hayale dönüştürür. Gerçekle yüzleşirsen gerçek, hakikate dönüşür; kaçarsan yalanlar içerisinde yaşarsın. Uyan! Uyanık ol. Uyanık olmak hedeftir. Sessizlik içinde düşünerek
Reklam
“Çünkü mutluluk, insanın ayağını adeta yerden kesercesine güçlü bir duygudur ve insanlar mutluyken kendilerini bir rüyadaymış gibi hissederler. Acı ise, insana nefes aldığını, yaşadığını, her an var olduğunu hissettirir. İnsan, doğası gereği yarına kalmak için yaşar ve acının verdiği duygular; insana hayatta var olduğu hissini verir. Bu yüzden insan, kendisini farkında olmadan acıya bağlı kılar. Çoğu insanın zihninde “Sorunlar biterse yaşam da biter" düşüncesi vardır. İnsanların farkında olmadan beslediği bu düşünce sonucu, mutlu olmak adına öne sürdükleri sebepler, mutsuzluk adına buldukları sebeplerden daha az olur. Böyle olunca da mutsuzluk daha fazla hissedilir."
Yarına kalmak çağını aşmaktır uzanarak geleceğin salıncağında sallanmak bilincin aydınlığında yürüyerek doğan günden önce yaratmak kendini ayakta durmak komşudan bir bardak su bir dilim ekmek istemeden dayanmadan kızılcık değneğine dikilmek çağlara karşı korkusuz kaygısız yaşamaktır insan olmak Atatürk Anadolu'dur
Her sanat adamında klasik olmak kaygısı bulunmalıdır. Yarına kalmak için çalışmıyan, eserinin zamana dayanmasını istemiyen, bugün beğenilip yarın unutulmağa razı olan bir sanat adamından ne hayır umulur? Ama klasiklik ötedenberi alışılmış kalıplara uymakta değildir, ölmiyecek şekiller yaratabilmektedir. Bugünün sanat adamı da, kendi içinden gelen sese uyarak vereceği eserlerde o ölmiyecek, zamana dayanacak şekilleri verebilirse yarının klasiği olacaktır, şimdi kendisini beğenmiyenlerin, kötüliyenlerin çocuklarına yarın örnek diye gösterilecektir.
Bir zamanlar boş gezmeyi iş yapmaktan çok seven üç ar­ kadaş varmış. Bugünden yarına geçinmek, gittikleri yerlerin birinden yüz bulsalar , beşinden kovulmak canlarına tak de­miş. Alın teriyle kazanıp gönül rahatlığıyla yemeyi de göz­lerine kestiremezlermiş, çünkü elleri işe yatkın değilmiş. Bir gün, uzun bir yolculuktan sonra, yüksekçe bir tepede
Reklam
Yarına da kalacak mı?.. Ne demektir yarına kalmak? Hangi şair gerçekten yarına kalmıştır? Fuzuli ile Baki XVI. yüzyılın iki büyük Türk şairidir; kalmışlar mıdır büğüne? Kalmak, adı saygı ile anılmak demekse evet, Fuzuli ile Baki kalmışlardır; ama kalmak, eseri okunmak demekse Fuzuli ve Baki'nin büğüne kalmış olmaları çok su götürür. Divanlarını arasıra açıp okuyoruz, o divanları daima elimize alıyor muyuz? Hem kimdir arasıra açıp okuyanlar? Üç beş edebiyat meraklısı. Ne yapalım ki bir şairin yarına kalması ancak bu kadar olur. Bir toplumun insanları, çokluk dünün değil, yalnız büğünün yazarlarını merakla okur. Shakespeare, Molière, Balzac, ölümlerinden beri bunca zaman geçti, gene de okunuyorlar diyoruz ya, görecedir (nisbî) bu okunma. Asıl okunanlar büğünün şairleri, büğünün yazarlarıdır.
Sayfa 130 - Yapı Kredi Yayınları
Yarına kalmak,hatta bir saat bile gecikmek kim bilir kaç çaresiz insan için geç kalmak demekti.
Sayfa 140 - Perseus yayineviKitabı okudu
Yoksulluk Korkusunu Gösteren Altı Belirti 1. KAYITSIZLIK: Hırs eksikliği, yoksulluğa tahammül etme eğili­mi, hayatın verdiği her şeyi itirazsız kabul etme; zihinsel ve fizik­sel tembellik, inisiyatif, heves ve kendini kontrol noksanlığı. 2. KARARSIZLIK: Düşünmeyi başkalarına bırakma alışkanlığı, “tereddütte kalmak.” 3. ŞÜPHE: Genellikle kişinin
Yarına kalmak için çalışmıyan, eserinin zamana dayanmasını istemiyen, büğün beğenilip yarın unutulmağa razı olan bir sanat adamından ne hayır umulur?
Yoksulluk Korkusunu Gösteren Altı Belirti 1. KAYITSIZLIK: Hırs eksikliği, yoksulluğa tahammül etme eğili­mi, hayatın verdiği her şeyi itirazsız kabul etme; zihinsel ve fizik­sel tembellik, inisiyatif, heves ve kendini kontrol noksanlığı. 2. KARARSIZLIK: Düşünmeyi başkalarına bırakma alışkanlığı, “tereddütte kalmak.” 3. ŞÜPHE: Genellikle kişinin
185 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.