DÜĞÜM DÜĞÜM
.
Biri abisini yitirdi, diğeri ise kendini darbe zamanı. Tüm yaşadıklarına rağmen içlerindeki yaşama isteği bitmedi yine de. Kardeşini okutamasa da defter bırakarak yazma azmi aşılayan abi ve seneler sonra emeklilik hayaline kavuşturan bir meslek. Biri bir hastane odasında son bulmuşken, diğeri gördüğü doğum lekesi ile deniz kenarına
insan mıyız?
Bu incelemede kurduğum cümleler sadece kendi fikirlerim veya başka kaynaklardan alıntıladıklarım değildir. Aşağıda yazanlar, kitabı okurken altını çizdiğim cümlelerin benim kafamda yeniden kurulup, özet mantığına çevrilmiş halidir. Yani, yazarın asıl anlatmaya çalıştığı veya özeti, bir bakıma kitabın bölümler halinde tahlili de diyebiliriz.
1.
Best-Seller Olmasından Bağımsız Olarak Best-Seller Yazmak Çok Kolay
Murakami'nin ilk okuduğum eseri oldu. Açıkçası kitap best-seller olabilmek için bütün unsurlara sahip.
Ağırlıklı olarak diyaloglar ile örülü olması nedeniyle okuması kolay metinler (bölümler), aynı zamanlama ile de birbiriyle ilişkilenecek devam eden öyküler, aşk (cinsellik), toplumun her kesiminden karakterler, mistik katmanlar, aksiyon...
Okuma sürecinde de kitap alıntılarını sık sık paylaşmıştım zaten. Beni yakından tanıyan arkadaşlarım bilirler ki ben sık sık kitaptan alıntı paylaşıyorsam o kitabı çokça sevmişimdir.
Tripoliçe'nin Külleri kitabını ilk gördüğüm anda, hattâ konusuna dair hiçbir fikrim yokken, dedim ki bu kitabı okumalıyım ve birkaç gün sonra kitap sevgili
- Öncelikle kitabın yazarı Aliya İzzetbegoviç Kimdir?
Aliya İzzetbegoviç, 8 Ağustos 1925'te Bosna Hersek'te dünyaya geldi. Ömrü boyunca Bosna Hersek'in bağımsızlığı için mücadele etti. Avrupa'nın ortasında bilinçli bir müslüman toplumu inşa etmek için verdiği mücadele ile adını duyurdu. Gençlik yıllarında Müslümanların eşit
Kitapta sizi 12 ayrı hikaye karşılıyor. “Şans talih Kader Kısmet” te yanlış anlaşılan ve hayatı değişen ustanın kırmızı duvara yazdığı beyaz yazıyla yazı kalıyor aklımızda. “Nokta Nokta Gül” de adını değiştiren bir kadın. “ Kalk Yerine Yat” ta bir gencin yaşlı bir teyzenin evinde geçirdiği birkaç yılı. “ Değerli Emekliler Derneği”nde emeklilikte sizi bekleyenler hele de konuşmayı çok seviyorsanız. “ Bordo Palto” alınamayan çok pahalı bir paltoyu kızın ancak vestiyerde emanetken birkaç saat giymesini, “ Tıkırtı” da bir teyzenin duyduğu tıkırtıların aslında hırsızlık hastalığı olan komşusu tarafından olduğunu, “ Şimdi Rahatladık”ta karısına düşkün bir kadının kocası öldükten sonraki baş ağrısının kombinen kaynaklandığını, “Haliyle” de sese duyarlı bir gencin geçmişi ve bugününü, “Çöp” te Rıza’ nın zenginliğine rağmen çöpte kağıt toplamasını , “Amma Oldu Ha” da Alman gelin Rosetta ve onla evlenen Arif’ i, “ Nuri Banyoda” da kocasına, kardeşlerine, annesine hayatı zindan eden bir kadının nasıl sonunda yaptıklarının karşılığını aldığını, “Orta Refüj” de iki kız kardeş olan Nilüfer ve Seher ‘ in ailedeki farklılıklarının bir ömür devam ettiğini okuyorsunuz.
Edebi olarak ağır bir eser olmayan kitapta yazara özgü ironik öyküler mevcut.
