Alastair Hannay

Alastair HannayKierkegaard author
Author
8.0/10
9 People
33
Reads
5
Likes
1,515
Views

Alastair Hannay Quotes

You can find Alastair Hannay quotes, Alastair Hannay book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İnsan bütün dünyayı kazanıp da ruhunu kaybederse, bunun kendine ne yararı olur?
Sayfa 102
"Yaşamın yarısı yaşamak için, diğer yarısı pişman olmak içindir ve ben hızla ikinci yarısına giriyorum."
Reklam
Günlüğündeki bu eski not şöyle biter: "Sistemleştiren kişi her şeyi söyleyebildiğine, söylenemeyenlerin ise yanlış ve ikincil olduğuna inanır." Mizahçıya göre ise tam tersine, söylenemeyen hakikat ve birincildir.
Sayfa 331Kitabı okudu
Yaşama gelince, onun soyut değil, son derece bireysel bir şey olduğu unutulmamalıdır.
Sayfa 16 - İş Bankası Yayınları
Doğru yönü bulmak istiyorsa evden uzaklaşması gerekiyordu.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
"... beni ölümsüzleştirerek öldürme."
Sayfa 343 - KierkegaardKitabı okudu
"Kesinlikle bir hiç olmanın derinliğini hissetmezler."
Sayfa 101Kitabı okudu
Yaşamın yarısı yaşamak için, diğer yarısı pişman olmak içindir ve ben hızla ikinci yarısına giriyorum.
Yoksa Hegel'in etiğini ve Kant'ta ve Hegel'de ortak olan Tanrı somut Akıl'dır düşüncesini yıkma isteği mi onu motive ediyordu? Bu, Kierkegaard'un entelektüel yaşamı boyunca süren tek temayla, yani dini felsefeden korumaya ilgisiyle aynı doğrultuda gidecekti. Felsefenin dini kötüye kullandığı düşüncesinin özellikle göze çarpan örneği, Kant'ın, Hıristiyanlığın özünün bizim ahlak diye bildiğimiz şey tarafından açıklandığı inancı olacaktı. Buna, "içkincilik" denebilir. Kant ve Hegel gibi felsefeciler (aslında olağanüstü bir örnek olan Spinoza'yla birlikte felsefecilerin büyük kesimi) için iyi sayılan şeyin iyi olduğu, ancak akıl yürütmenin gücüyle belirlenebilir. İster bizim, ister Tanrı'nın iyiliği olsun, iyiliği belirlemenin bu yollarına göre, "Tanrı'ya karşı biz her zaman kusurluyuz " düşüncesinin yeri, ahlak yasasından bağımsız olarak Tanrısal adalete başvurmanın da anlamı yoktur. İnsanoğlu, Tanrı ve iyilikle ilişkili her şey konusunda yalnızca aklına güvenebilecek şekilde donatılmıştır. Bu durumda, Kierkegaard'un müstear adının belirttiği gibi, "insanın bütün varoluşu tamamıyla içe kapalı bir alandır ve etik, aynı anda hem sınır hem de tamamlanmadır". Korku ve Titreme, İbrâhim'in soyluluğunu daha baştan ortaya koyarak, durumun böyle olmadığı "çıkarsamasını " yapabiliyor.
Sayfa 214Kitabı okudu
138 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.