Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Celal Erikan

Celal ErikanKurtuluş Savaşı Tarihi yazarı
Yazar
8.0/10
13 Kişi
48
Okunma
4
Beğeni
2.378
Görüntülenme

Celal Erikan Sözleri ve Alıntıları

Celal Erikan sözleri ve alıntılarını, Celal Erikan kitap alıntılarını, Celal Erikan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mazhar Müfit’in not defterine, üçünün arasında kalmasını tembih ederek şöyle yazdırır: “Daha önce de söylemiş olduğum gibi, zaferden sonra hükümet şekli cumhuriyet olacaktır. Padişah ve hanedan konusunda, zamanı gelince gereği yapılacaktır. Örtünme kalkacaktır. Fes kalkacak ve diğer medeni milletlerde olduğu gibi şapka giyilecektir. Latin alfabesi kabul edilecektir.”
Sayfa 10
Zaferi kazanmak meşru hakkımızdı çünkü savaşı topyekun olarak yapmış ve halka maletmiştik.
Reklam
Türk ordusunda şehitlerin 277’si, yaralıların 1058’i subaydı; bu nedenledir ki Sakarya Savaşı Türkler için subay savaşı olmuştur.
Sakarya savaşı TBMM’nin yaptığı son savunma savaşıdır.
Antep'in Kahramanlığı: Gelişleri bir mitingle protesto edilen Fransızlara halk yiyecek, tahkimatta kullanılabilir diye de yapı gereç­leri satmadı. Bununla birlikte Amerikan sitesi ve Ermeni mahallesi savaşmaların başından sonuna kadar Fransızlara her bakımdan ba­rınak oldu. Hükümet dairesine bayrak astırılmaması, kadınların peçe­lerinin açtırılması, Ermenilerin yalnız yakaladıkları Türkleri öldürme­leri ve annesine sarkıntılık yapan Fransız askerlerine karşı direnen 7-8 yaşındaki bir çocuğun süngülenmesi sonucunda Antepliler dük­kanlarını kapayarak boykot yaptılar.
Ulusal varlık, dosta ve düşmana bir kez daha gösterilmişti.
II. İnönü Savaşı
Reklam
Mustafa Kemal askerdir. Kararlar, ona göre en üst merci tarafından alınır. Bu yüzden ötekilerin katılmalarını bir tören gereği diye sayar.
17 Aralık 1918de Dörtyol’un Karaköse köyü halkının Fransızlarla ‘ilkkurşun’ savaşı aslında Türk Kurtuluş Savaşının birinci ‘ilkkurşun’ savaşıdır. İlçe jandarma merkez bl. Komutanı Teğmen Kara Hasan’ın 1919 Ocak ayı başında bir düzine eriyle dağa çıkıp direnişe başlaması, Türkiye’de Ordu’nun ilk karşı koyması olmuştur.
Savaş cephede ve cephe gerisinde olur. Ordu sarsılsa da ulus vardır ve asıldır.
Sayfa 12
Kuva-yı Milliye Üzerine Düşünceler
Kuva-yı Milliye'ye karşıt olma görüşünü başlıca Kâzım Karabekir Paşa temsil ediyor ve Kuva-yı Milliye'nin zararlı olduğunu söylüyordu.Karabekir Paşa,hatıralarında Heyet-i Temsiliye Ankara'ya gittikten sonra Batı Cephesi birliklerinin Kuva-yı Milliye'ye dönüştürüldüğünü,bunu överek kendisine de önerdikleri halde buna uymadığını yazacaktır Mustafa Kemal'in 29 Mayıs 1919'da halk kuvvetlerinin örgütlenmesi ve bunlarla çeşitli kökenlerden gelecek işgaller karşısında nasıl savaşılacağı yolunda verdiği talimat üzerine"Örgütlemeye çoktan başlandı.İhtiyaç,aylarca önce görülmüştü"derken bir çelişkiye düştüğü sanılırsa da temelde böyle değildir.Çünkü kendisi 3 Mayıs 1919'da Erzurum'da göreve başladığına göre ihtiyacın ilk tespiti,kendisi tarafından olmamıştır.Aylarca önce ordu komutanı olarak oradaki en yüksek otorite,Yakup Şevki Paşa idi.Onun da 1914 sınırları öterinde şûralar ve milis kuvvetleri kurduğu biliniyorsa da,sınırların berisinde aynı çeşitten eylemlerine rastlamıyoruz. Bununla birlikte Kâzım Karabekir'in Kuva-yı Milliye'ye karşıtlığının içten olmadığı,Ermenilere karşı yaptığı taarruzda aşıret süvari birliklerini kullanmasıyla anlaşılır.Biz asıp nedeni Mustafa Kemal'e karşı oluşunda bulmaktayız.
Reklam
Bu hedef, Mustafa Kemal’ce sonradan yazıldığı gibi, şöyle gösterilmiştir, “ Baylar, bu durum karşısında tek bir karar vardı. O da ulusal egemenliğe dayanan, kayıtsız ve şartsız bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak!”
Sayfa 9
Bu hedef, Mustafa Kemal’ce sonradan yazıldığı gibi, şöyle gösterilmiştir, “ Baylar, bu durum karşısında tek bir karar vardı. O da ulusal egemenliğe dayanan, kayıtsız ve şartsız bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak!”
Hiçbir kötülük görmedikleri halde Fransızlar yakasına geçmiş olan Süryani­ler açlık dolayısıyla Türklere sığındılar. Ermenilerin yiyecek istekle­ri, Fransızların çekilmesine bağlı tutuldu.
Mustafa Kemal topyekun savaştan yanadır. Bu, savaşın doğal özelliklerine uyan bir öğretidir.
Sayfa 11
" Efendiler, egemenliği hiç kimse, hiç kimseye, bilim gereğidir diye, görüşmeye, tartışmaya vermez. Egemenlik güçle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları zorla Türk Milletinin egemenliğine el koymuşlardır. Bu yolsuzluklarını altıyüz yıldan beri sürdürmüşlerdir. Şimdi de Türk Milleti bunlara, artık yeter diyerek ve bunlara karşı ayaklanarak egemenliğini kendi eline almış bulunuyor. Bu bir oldu bittidir..." "Gazi Mustafa Kemal Atatürk"
214 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.