İnsanlar, hep yeni bir şehir kurmak için savaşıyor, cenneti unutanlar ya da cennetten umudunu yitirenler, dünyada cenneti yaşamaya çalışıyorlar. Oysa dünya cennet olabilseydi insanlar ölür müydü hiç?!
Babasının ona kedileri birlikte severken söylediği sözler kulağında çınladı; "Bir yerde kedilerin miyavlaması değiştiyse ve insana ıstırap veriyorsa, orayı terk etmenin zamanı gelmiş demektir. İnsanların kirlenen ruhlarından en çok etkilenen kedilerdir. Kedi huzurdur, kedi berekettir. Bir yerde kediler azaldıysa berekette kalkar!" demişti.
Artık kalkıp gitmek için direnmenin bir anlamı kalmamıştı.
Çocukluk yıllarını, o yıllardaki afacanlıklarını, anneannesinin boğaza nazır yalısını ve Paşa dedesinin göz ucuyla namaz kılışını anımsadı. Yıllar ne çabuk geçmişti... Yıllar neler alıp götürmüştü ondan?
Mutluluk, ne bir şeyi kazanmak ne de mutsuzluk, bir şeyi kaybetmektir. Mutluluk, size verilenlere ve sizden alınanlara anlam verebilmek ve bunun Allah'tan olduğuna inanmaktır.