Hans Zulliger ( 21 Şubat, 1893 - 18 Kasım, 1965) Mett/Mâche (Biel/Bienne, Bern'de) İsviçre'li öğretmen, çocuk psikanalisti ve yazardı.
1912'den 1959'a kadar Ittigen,İsviçre'de ilkokul öğretmeniydi. Zulliger psikanalist yöntemleri kırsal kesimlerdeki işçi ve dar gelirli sınıf çevresindeki okul çocuklarına uygulaması ile tanınır. Ona çağdaş psikayatrik düşünceyi tanıtan kişi Berne-Hofwil Öğretmen Akademisi'nden eğitimci Ernst Schneider (1878-1957) idi. Zulliger kendi çalışmalarının ünlü İsviçreli tanrıbilimci Oskar Pfister tarafından aynı şekilde inceleneceğinin farkında olmadan büyük bir hevesle Sigmund Freud ve Alfred Adler'in çalışmaları inceledi. Sonraları Zulliger Freud'un ilgisini çekti ve Freud tarafından iki kez İsviçre'de ziyaret edildi.
Zulliger hem bireysel olarak hem de etkileşimli bir grup ortamındaki çocukları anlayabilecek içgüdüsel bir çocuk kavrayışına sahipti. Çocukların okulda yaşadıkları sıkıntılar, oynadıkları oyunlar ve çocukluğun pek çok farklı yönü hakkında araştırmalar yürüttü. Kendisinin de 1932 yılında yardımcı yayın yönetmeni olduğu Zeitschrift für psychoanalytische Pädagogik (Ruhçözümsel Eğitbilim Dergisi - Psikanalitik Pedagoji Dergisi) adlı dergide okul çocukları hakkındaki kişisel fikirlerini ve gözlemlerini yayınladı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Zulliger'in çalışmaları Avrupa'da ruhçözümsel (psikanalitik) öğretimin alevlenmesine katkı sağladı. Rorschach Testi'nin bir benzeri olan "Tafeln-Z Test" Zulliger tarafından geliştirilmiştir.
Kitap önerisi isteği üzerine,hem Psikoloji Öğrencileri hem de Psikoloji meraklıları için kendi okuduklarımdan bir derleme yaptım.Aşağıda ki eserlerin yanı sıra daha başka önemli eserler de vardır,bu konuda lütfen yalnızca aşağıdakilerin temel olduğu anlaşılmasın.
Dr.Francine Shapiro California-Palo Alto Zihinsel Araştırmalar Ensitüsü
Hans Zulliger çocuk psikolojisi ile alakalı birçok kitabı olan bir eğitmen ve piskolog. Dalında öncü ve en meşhurlerinden. Bu kitapta çocukların hırsızlık yaptıklarında bu hırsızlıkları birçok ruhsal sorunlardan dolayı yapabildiğini ve çocukları cezalandırmak yerine, sebebin kökenine inip tedavi etmeyi salik veriyor. Kitap biraz eski bir kitap, ama yazarın yaklaşım tarzı, hakikate odaklanışı ve verdiği hayatın içinden bolca örnek kitabı hala okumaya değer kılıyor.
Hiçbir şey göründüğü kadar basit değildir, birçok şeyin altında buzdağı misalinde olduğu gibi, çok daha büyük meseleler saklıdır.
Kitapla kalın...
Cem Psikoloji serisine bu kitapla giriş yaptım. Okurken baş ağrılarına maruz kaldım. Çeviri konusunda tam bir hayal kırıklığı. Anlatım bozuklukları, eksik kelime kullanımı ve neredeyse Türkçe'yi bir Alman'dan duyar gibi cümle yapılarıyla okurken bir oturup bir kaldıran kitaptı. Kitabın özünü hatırladıkça bırakmaktan vazgeçtim, kendime sabırlar dileyerek yola devam ettim. Çözümü cümleleri kalemle düzelterek okumakta buldum. On beş gün olan okuma hedefim de böylelikle uzamış oldu. Başka çevirisi var mı bakmadım, ama varsa başka birini deneyin. Bu kitap basılmadan ikinci bir kişi okuyup böyle çeviri olmaz dememiş mi, muallak. Neyse, çeviri kısmını yeterince eleştirdiğimi düşünüp kitapla ilgili bir şeyler yazmak istiyorum. Keşke tüm dilleri bilsem de her kitabı kendi dilinde okuyabilseydim. Bu kitap da böyle bir murada düştüğüm bir kitaptı. Çocukların dünyasını anlama noktasında büyük bir bakış açısı kazandırdı. Çocukların totemistik, simgesel dünyasını anlama ve çocuk psikoterapisinde bana yol gösterici oldu diyebilirim.
Bu arada kitapta sürekli tekrar eden düşünü kelimesi yerine düşünce, savunu kelimesi yerine de savunma geçseydi daha iyi olurdu. Türkçe'de var olan kelimeler günlük hayatta kullanıldığı şekliyle okuyucuya daha çok konfor sunardı.
Zulliger'e sevgilerle.
İyi akşamlar sevgili kitap dostlarım,bu akşam size Hans Zulliger’in Çocuk Vicdanı ve Biz isimli yapıtından bahsetmek istiyorum.
Bazı kitaplar vardır birkaç defa okunmayı hatta okunup sindirilmeyi,içselleştirilmeyi hak eder. İşte o kitaplardan biri bence. Her ebeveynin mutlaka okuması gereken bir kitap. İçinde hayattan örnekler sunulması akla yaklaştırırken,kendinizi vicdanı bilmiyormuşum derken bulabilirsiniz.Vicdanın kendi kendine oluşmadığını,bir eğitim neticesi olduğunu öğrendiğimde şaşırmıştım mesela. Oysa bir çok insan gibi bende insanda kendiliğinden var olan,kimisinde ise yok olan ve vicdansız insanı netice veren bir şey olduğunu zannederdim. Hakkında çok yazılabilecek bir kitap ama alan müsait değil. Ben alın ve okuyun derim.
Yazar,çocuklarda suçluluğa yönelmenin yanlış eğitimden ya da çevreden kaynaklanan kötü eğilimlerin sonucu oluştuğunu ileri sürerek sağaltımın aynı biçimde ortadan kaldırılabileceğini; yani eğitimin çocuklarda suç işleme eğilimlerini nasıl yok ettiğini açıklıyor.