1 Mart 1959 tarihinde Tokat’ta dünyaya geldi.
Aslen Kafkasya Karaçay Türkleri’ndendir.
İlköğrenimini Tokat İbn-i Kemal İlkokulu’nda yaptı. Lise öğrenimini Tokat Turhal Lisesi’nde tamamladı. 1976 yılında tıp öğrenimine başladığı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni 1982 yılında bitirdi. Yine Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Kliniği’nde 1985 yılında başladığı uzmanlık eğitimini tamamladı ve 27.12.1989 tarihinde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı oldu.
Askerlik görevini Uzman Hekim olarak Denizli Askeri Hastanesi’nde tamamladıktan sonra çeşitli kurumlarda Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Hekim olarak görev yaptı. 2001 yılı başından bu yana T.C. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’ndaki kamu görevine devam etmektedir.
Evli ve 3 çocuk babasıdır.
Öncelikle kitabı okuyunca hissettiklerimle başlamak istiyorum yazıma;
Anlatılması zor duygular içindeyim. Kitabı okurken içime dolan hisler bitince tüm bedenimi sardı. Parçalara ayırdı yaralı gönlümü. Ah, benim yetim kalmış topraklarım! Düşman elinde sıkılan, abdestsiz ayaklarla ezilen soydaşlarım. Doğruları haykırdığı için hor görülen
Kitabın ismine ilk bakıldığında sanki sadece siyasi bir kitap gibi algılanabilir. Ama öyle değil o kadar farklı noktalara değinmiş, öyle çok olayı incelemiş ki hayran kalmamak elde değil.
Zengin bir kaynak dökümünün yanı sıra değindiği ve önerdiği kitaplara da değinmeden geçemeyeceğim. Öyle ki ondan fazla kitap ekledim okuma listeme bir o kadar da okuduğum kitaplar vardı bahsi geçen.
Dr. Hayati Bice'nin anılarına yer verdiği bölümleri çok severek okudum.
İçeriğinden biraz bahsetmek gerekirse;
Türk- İslâm ilişkisine ve İslamiyet'in Türk milletinin yapısına çok uygun olduğuna uzun uzun yer vermiş. Ülkücü gençliğin İslamiyetten uzak olmaması gerektiği, inançsız bir davanın olamayacağı benim çıkarımım oldu.
Dikkatimi çeken bir diğer nokta ise gençleri sosyal medyada, internet ortamında aktif olmaya çağırması oldu. Haber akışının dağılımı oluşturulan algı operasyonları Dr. Hayati Bice'nin çok haklı olduğunu zaten kanıtlıyor.
Kitapta dikkat çeken diğer ifade ise Pantürkizm. Gerçekleşme ümidi olmasa bile savunulmalı en azından kalplerden ve hafızalardan silinmemeli demek istemiş sanki.
İnşallah daha çok okuyucuya ulaşır. İyi okumalar.
Türkistan'da şu söz meşhurdur:
Her geceyi Kadir bil,
Her gördüğünü Hızır bil...
Yesevi Atadan öyküler içeriğinde 7 öykü bulunuyor.
Öğüt veren, düşündüren, bizi geçmişe göturebilen küçük öykü kitabı. Dedenin torununa sohbet niteliğinde nasihati gibi..
Bir günde bitirdim.
Keyifli okumalar.