Mario Benedetti Posts
You can find Mario Benedetti books, Mario Benedetti quotes and quotes, Mario Benedetti authors, Mario Benedetti reviews and reviews on 1000Kitap.
Derdi ülkenin ve kendi kuşaklarının vaziyeti. Ama aslında bu iki soyut derdin arkasındaki dertlerinin adı “Kendileri”.
Sayfa 181
Tecrübelerim bana şunu öğretti ki tereddütte kalmış bir kadının gönlündeki bir rakibi mağlup edebilmenin en etkili yöntemlerinden biri bu rakibi sonuna kadar övmek ve kendi kendinden bile etkilenecek kadar anlayışlı, asil, müsamahakâr birine dönüşmektir.
Sayfa 174
İnsanlar müthiş, keyifli, güçlü. Sayılarla, defterlerle, tablolarla çalışmaktansa insanlarla çalışmak fevkalade olsa gerek. Ben seyahat etsem, buradan gitsem ve kendimi başka manzaralarla, abidelerle, yollarla, sanat eserleriyle şaşırtsam da beni hiçbir şey insanlar kadar büyüleyemez.
Geçip giden insanları izlemek, yüzlerini incelemek, bu yüzlerde kah mutluluk kâh karamsarlık izleri seçmek, o dinmek bilmez hegamenin içinde varacakları yere acele acele koşturduklarını görmek gibi; hayatlarının kısacıklığının, küçücük olduklarının, hayatlarının çıplak gerçeklerinin farkına varmadan, köşeye sıkışmış olduklarını hiç hissetmeksizin, köşeye sıkışmış olduklarını kabul etmeksizin durmadan ilerlediklerini fark etmek gibi olmaz hiçbir şey.
Sayfa 168
Avellaneda kendi hayatını yaşıyor. Elbette bütün bu olanlarda hiçbir kötülük yoktu. Fakat belki de içimdeki bu korkunç his, Avellaneda’nın benim kanat gerişim olmaksızın kendi başına var olabileceği, kendini koyverip kahkahalarla gülebileceği ihtimalinin ayırdına ilk defa bilinçli bir şekilde varıyor olmamdan kaynaklanıyordu.
Sayfa 161
Bu sabah yönetim kurulu üyeleriyle konuştum. Artık zirveye vardılar. Bir futbolcu için zirve, milli takıma girmektir. Derviş için bir defa olsun Tanrı ile iletişim kurabilmektir. Duygusal biri için hislerinin gerçek yankısını bulabileceği başka bir varlıkla karşılaşmaktır.
Öte taraftan bu zavallı insanlar için ise yönetim kurulunun heybetli koltuklarına serilmek, kimilerinin kaderinin kendi ellerinde olduğu hissini deneyimlemek, bir şeyleri çözdükleri, düzenledikleri, bir şahsiyet sahibi oldukları yanılgısına kapılmaktır. Ne var ki bugün ben onlara bakarken hiçbirinin yüzünde bir Şahıs görmedim, daha ziyade bir Şey vardı sadece o yüzlerde. Bana Kişi değil, Eşya gibi gözüküyorlar.
Sayfa 156
Abes bir talepte bulunduğunu fark edemeyecek kadar küçük değildi, ama belki de daha sonraki tüm öfkesinin, isyankarlığının ve geriliminin odak noktası haline getireceği gündelik acılarının başlangıcı olan bu sancıyı gizleyebilecek kadar büyük de değildi.
Sayfa 141