Hakkında
1961 Sakarya - Kaynarca doğumlu. İlk ve orta okulu Adapazarı'nda, liseyi ise İstanbul Çapa Öğretmen Lisesi'nde okudu. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü'nden 1982'de mezun olduktan sonra, 1983 yılında Malatya Lisesi'nde edebiyat öğretmeni olarak göreve başladı. Askerliğini yedek subay olarak yaptı. Askerlik dönüşü, İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yeni Türk Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalı'nda Yüksek Lisans yaptı.; Yahya Kemâl ve Nesirlerinde Eğitim konulu tez hazırladı. 1992 yılında Sakarya-Arifiye Lisesi'ne edebiyat öğretmeni olarak atandı. Bu okulda üç yıl, öğretmenlik görevi ile birlikte idarecilik de yaptıktan sonra, Sakarya Üniversitesi Rektörlük kadrosuna Türk Dili Okutmanı' olarak geçiş yaptı. 2001 yılında,; Divan Edebiyatı Tartışmaları 1902-1928 adlı tezini tamamlayarak Doktor unvanını aldı. Aynı yıl SAÜ Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümüne Yrd.Doç.Dr. olarak atandı. Halen bu görevine devam etmektedir. Evli ve iki çocuk babasıdır.
Unvan:
Türk Yazar, Edebiyat Öğretmeni
Doğum:
Kaynarca, Sakarya, Türkiye, 1961
Okurlar
7 okur beğendi.
63 okur okudu.
1 okur okuyor.
16 okur okuyacak.
Kitaplar
Hedefteki Adam Sedat Peker
4.3/10
İslam Kültüründe Hoşgörü
8.6/10
Tanrıyı Öldürmek
8/10
İngiliz ve Alman Oryantalistle...
8/10
Sevgi'nin Katili Ön Yargı
0/10
Bulanık
0/10
İçimdeki Benim
10/10
Adamın Gözleri Kaç Kurşun Sıka...
4/10
Konuşmadan Anlamak
10/10
Yoldaş
0/10
Sorgula
10/10
Anadolum Yaralı Yurdum
0/10
Reddilen Miras
0/10
Sözler ve Alıntılar
İnsanların akıllarına ve vicdanlarına hitap eden dinler, onların serbest iradeleri ve özgür seçimleriyle tercih edildikleri zaman anlamlı ve kalıcı olurlar. İktidarların ve güç sahiplerinin desteğiyle ayakta duran ve baskıcı yöntemlerle yayılmaya çalışan dinlerin hem doğruluk iddiaları boşta kalır, hem de güç desteklerini yitirdiklerinde yaşama şanslarını kaybederler. Bu nedenle, Peygamberlerin insanlığa takdim edegeldikleri birbirlerini destekleyici ve onaylayıcı ilâhi öğretiler, bireylerin özgür seçimlerine sunulmuş inanç sistemleridir. Son peygamber Hz. Muhammed (s.a.s)'in insanlığa tebliğ ettiği İslâm Dini de, temel iki kaynağı, Kur'an ve Sünnet dikkate alındığında, tamamen insanın özgür iradesine ve serbest seçimine hitap etmekte ve baskı sonucu yapılan inanç ikrarlarını geçersiz saymaktadır.
Sayfa 20Kitabı okudu
Koskocaman metal ve kömürden oluşmuş bir kavanoza dönüyor şehirler. En gelişmiş şehirler en kirlenmiş şehirlerdir çoğu zaman.
Sayfa 16
Hz. Peygamber, son üç semavi dinin esasta bir oldukları gerçeğinden hareketle, kendisine din yönünden, müşrik hemşehrilerinden daha yakın gördüğü Yahudi ve Hristiyanları inanç birliğine davet etti ve onları İslâm adı altında birleşmeye şu ayetle çağırdı:
"De ki: Ey Kitap Ehli! Gelin aslında aramızda müşterek olan şu hususlarda birleşelim: Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim. O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ın dışında, birbirimizi rabler edinmeyelim. Eğer yine yüz çevirecek olurlarsa siz onlara, 'şahid olunki biz Müslümanız' deyin. " (Âl-i İmrân, 3/64.)
Sayfa 22Kitabı okudu
Ne de olsa 21. yüzyıldayız ve bu yüzyılda Tanrı bile işini iyi yapmıyor ..
Sayfa 138Kitabı okudu
Bu cümleler Sanat değil de nedir …
Hepimiz Tanrı ile iblisi eğlendirmek için yaratılmış , yüzü boyalı aptal palyaçolar gibiydik . İnsanlar başlarına açtığı felaketler için suçluydu . Tanrı da bunları durdurabilecek güce sahipken sadece izlemekle yetindiği için suçluydu. Kimse masum değildi . Ne meyve masumdu ne de meyveyi oraya koyan. Ne meyveyi koparan masumdu ne de meyvenin koparılmasını söyleyen. Bizler iğrenç bir senaryonun figüran oyuncularıydık..
Sayfa 42Kitabı okudu
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
