Tomas Wilkoszewski Sözleri ve Alıntıları
Tomas Wilkoszewski sözleri ve alıntılarını, Tomas Wilkoszewski kitap alıntılarını, Tomas Wilkoszewski en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1914 yılında bugünkü Türkiye'nin nüfusunun yüzde 19'u, diğer bir söyleyişle, her beş kişiden biri Türk ve Müslüman olmayan Osmanlı tebaasıdır. Cumhuriyetin kuruluşundan dört yıl sonra (1927'de), Türkiye nüfusu 13 milyonun biraz üzerindedir ve bu Müslüman olmayan nüfus yüzde 3'ün altındadır.
Sayfa 25Kitabı okudu
Birinci Dünya Savaşı sonrasında olduğu gibi, tüm Alman kurumlarına (Alman Hastanesi istisnasıyla) el konulmuştur. Bunun yanısıra Türkiye, Alman pasaportuna sahip herkesin Almanya'ya dönmesini ya da Anadolu'da gözetim altında tutulmasını talep etmiştir. Gözaltına alınanların, 1945 yılı Aralık ayında İstanbul'a dönemlerine izin verilmiştir.
Sayfa 152Kitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk'ün 1923 yılı Ekim ayında Türkiye Cumhuriyeti'ni kurması ve 1924 yılı Mart ayında bir Türk-Alman dostluk anlaşmasının imzalanması ile Alman vatandaşları Türkiye'ye dönme hakkı elde etmiştir.
Sayfa 150Kitabı okudu
1991'de Körfez Savaşları sırasında on binlerce Iraklı Kürtün sınırları geçerek Türkiye'ye sığınmasının ardından yapılan bir düzenlemeyle, 1994 yılından bu yana, Avrupa dışı ülkelerden gelerek Türkiye'de iltica talebinde bulunanlara geçici sığınma veriliyor.
Sayfa 299Kitabı okudu
1934 İskan Kanunu
Bu yasal düzenleme bir yandan, "Türk soyundan olan ve Türk kültürüne bağlı olanların" Türkiye'ye göçmen ya da mülteci olarak gelmelerinin önünü açıp kolaylaştırmayı amaçlarken, diğer yandan bu tanıma uymayanların göçmen ya da mülteci olarak Türkiye'ye gelişlerini önlemeyi hedeflemektedir.
Sayfa 26Kitabı okudu
Çerkesler özellikle Kürtlere, Dürzilere, Türkmenlere ve Bedevilere karşı Osmanlının yanında bir denge unsuru olarak kullanılmıştır.
Sayfa 229Kitabı okudu
Uygur diasporasının söyleminde, 20.yüzyılın en önemli iki olayı olarak, güneybatıda 1933'te kurulup 1937'ye kadar varlığını sürdüren kısa ömürlü Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti ile 1944-1949 yılları arasında kuzeydoğuda şekillenen Doğu Türkistan Cumhuriyeti gösterilmektedir.
Sayfa 258Kitabı okudu
1953 yılında, Sincan nüfusunun %6'sını Çinliler, %75'ini ise Uygurlar oluşturmaktaydı. 1990 yılına gelindiğinde ise Uygurların oranı %47'lere gerilerken, Han-Çinlilerinin oranı %38'e yükselmiştir.
Sayfa 257Kitabı okudu
Dönemin Alman Lisesi
Sempatizanlar, henüz 1933 yılı Mayıs ayında Hitler Gençliği İstanbul örgütünü kurmuşlardır. Grup, Almanya'daki kadar katı örgütlenmiş ve toplanmıştır.
Sayfa 151Kitabı okudu
Türk hukuk sisteminde göçmenler ve yabancılarla ilgili tüm yasa ve yönetmelikler hâlâ 1934 yılında yürürlüğe girmiş 2510 sayılı İskân Kanunu'na tabidir.
Sayfa 66Kitabı okudu
Aslında, ulus-devlet oluşumu sürecinde en belirleyici unsurlardan biri olarak algılanan nüfusun homojenleşmesi olgusunu ortaya çıkaran iki temel gelişme, 1915 yılında "Ermenilerin tehciri" ve 1923 Lozan Antlaşması kapsamında Yunanistan ile Türkiye arasında yapılan "nüfus mübadelesi"dir.
Sayfa 25Kitabı okudu
Türkiye'nin modernite projesini ulus-devlet oluşturma çabası ile ortaya koyuşu, bir yandan Osmanlı geçmişinden bir kopuş olarak görülse de, diğer yandan bu geçmişin bir tür sürekliliği olarak da ele alınabilir.
Sayfa 24Kitabı okudu
Uygurların siyasi kimlikleri Türkiye'de var olagelen ulusalcı ve pantürkist söylemle bir noktada buluşmuş ve etkilenmiştir. Dolayısıyla diasporadaki Uygur milliyetçiliğinin dönüşümünde Türkiye önemli bir etken olarak belirmiştir.
Sayfa 253Kitabı okudu
Ermeniler neden Türkiye'ye geliyorlar? Ortak itici etken, Ermenistan'ın siyasi ve ekonomik durumudur. Bu etken, 1998 yılında yaşanan ve 100.000 can kaybına ve yüzbinlerce kişinin yaralanmasına yol açan büyük depremle başlayan bir felaketler zinciriyle özetlenebilir.
Sayfa 172Kitabı okudu
İstanbul Alman Lisesi
1932/33 yılında Alman Lisesi'nde 323 Yahudi öğrenci varken, 1942/43 öğretim yılında aynı sayı yalnızca 7'dir.
Sayfa 152Kitabı okudu