Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Vera Tulyakova Hikmet

Vera Tulyakova HikmetBahtiyar Ol Nazım yazarı
Yazar
9.4/10
42 Kişi
136
Okunma
27
Beğeni
7,2bin
Görüntülenme

Vera Tulyakova Hikmet Sözleri ve Alıntıları

Vera Tulyakova Hikmet sözleri ve alıntılarını, Vera Tulyakova Hikmet kitap alıntılarını, Vera Tulyakova Hikmet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Vera'nın Nazım'a son bakışı... "Sana, ne demeliyim bilmiyorum! Güneşim desem, güneş batıyor. Hayatım desem, hayat kısa. Gülüm desem, o da soluyor. Sana "canım" demeliyim. Çünkü bu can seninle atıyor."
Nâzım yok artık, ama onun sürdürdüğü mücadele bitmedi.
Reklam
"Burnumda tütüyorsun denir ya Özlenenlere, Ah be Sevdiceğim; Sen benim kalbimde alev alev yanıyorsun."
Kalan ömrümde canım ne istiyorsa onu yapacağım, Allah kahretsin! Yaşamak istiyorum, anlıyor musun, yaşamak! İnsan gibi!
“Seviyorum Seni Ekmeği Tuza Banıp Yer Gibi...” diye okumaya başladı Samoylov. Küçücük, görünmez bir nokta olmayı istemiştim o an. Kimse beni görmesin, kimse Nâzım’ın bu şiirleri bana yazdığını anlamasın diye...
Nâzım’sız bir dünya, elsiz veya gözsüz bir insan gibi. Çünkü onun gibi yazarlar sayesinde dünyayı daha net anlıyoruz ve gecelerimiz bize umutsuz sonsuzluklar olarak gelmiyor.
Reklam
“Allah kahretsin, ne harikulade şey seni sevmek! "
Ayakta durmak ne zor, oysa kırılmak ne kadar kolay!
İnsanların beynini, acıyla uyuşturan adamın izlerini, yerküreden silmek kolay olmuyor.
31 yaşında Nâzım’ı toprağa vermesinin ardından Vera, acı ve yalnızlıkla mücadele etmek zorunda kalmıştı. Yanında insanlar varken zaaflarını göstermek istemezdi. Ancak gündüzleri, mezarlığa gidip Nâzım’la konuşabiliyordu. Nâzım’dan sonraki ilk yıl, her gün yaptığı bu ziyaretlerini anımsıyorum. Bazen beni de götürürdü yanında. On bir yaşındaki bir kız çocuğu için acı deneyimlerdi bunlar. Önce çiçek almak için pazara uğrardık. Annem, “Bunlar hoşuna gider mi acaba?” kaygısıyla seçerdi buketi. Mezar başına geldiğimizde, toprağı okşar, (artık orada olmayan) banka otururdu. Yüzünde tuhaf bir ifade belirir ve beni ve etrafta olan bitenleri artık görmez olurdu. Ona engel olmak mümkün değildi. Yardım etmek ise imkânsızdı. Uzaklarda bir yerlerde onunla buluşurdu sanki. Bana hiç bitmeyecekmiş gibi gelen sürenin sonunda gerçek dünyaya döner ve neredeyse neşeli bir sesle “Yarın görüşmek üzere, Nâzım!” derdi.
Reklam
İnsanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel, en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde...
Çıkardıkları saçma sapan bir kanunla beni halkımdan kopartabileceklerini sandılar! Boş kafalılar! Göbek bağımla bağlıyım ben onlara! Her zamanda yüreğimle, kanımla bağlı kalacağım. Geri kalanlar sadece bir formalite.
Dünyanın en karmaşık, en berbat kıskançlığı; sevdiğimin bensiz yaşayacağı geleceğine duyduğum kıskançlık.
Vera, al, sigara iç! Yaşamdan zevk almayı öğrenmelisin...
“Neden sigara içiyorsun Nâzım? Sana yasak değil mi?” “Dinle beni kardeş, yıllarca hapisteydim. Sigara da içebilirdim, içki de. Ama ikisi de bulunmuyordu. Sonra çıktım. Özgürdüm! Şimdi de içemiyorum. Kriz vurdu. Doktorlar izin vermiyorlar. Ben de tüm yasakları kaldırdım. Kalan ömrümde canım ne istiyorsa onu yapacağım, Allah kahretsin! Yaşamak istiyorum, anlıyor musun, yaşamak! İnsan gibi!”
1.195 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.