Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Veysel Bozkurt

7.9/10
41 Kişi
266
Okunma
8
Beğeni
2.093
Görüntülenme

Veysel Bozkurt Gönderileri

Veysel Bozkurt kitaplarını, Veysel Bozkurt sözleri ve alıntılarını, Veysel Bozkurt yazarlarını, Veysel Bozkurt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Tahmin etmek için bilmek, kontrol etmek için tahmin etmek."
Sayfa 18 - Ekin Basım Yayın DağıtımKitabı okudu
"Sosyolojik bakış, toplum ve birey arasında tek yönlü değil, çift yönlü düşünmektir. Bireyler, bir taraftan eylemleriyle toplumları biçimlendirirler, diğer taraftan da toplumlar tarafından biçimlendirilirler. Yani birey kavramı toplumsal olarak inşa edilmiştir."
Sayfa 16 - Ekin Basım Yayın DağıtımKitabı okudu
Reklam
"Bireysel gibi gördüğümüz birçok sorunun aslında toplumsal bir temeli olduğuna tanık oluruz."
Sayfa 13 - Ekin Basım Yayın DağıtımKitabı okudu
"Sizin birey olarak yaşam kaliteniz, büyük ölçüde toplumun yaşam kalitesine bağlıdır."
Sayfa 7 - Ekin Basım Yayın DağıtımKitabı okudu
Postmodernite ve Sosyal Teori
Postmodern yazarlara göre, bir bilim olarak sosyolojinin içinde doğduğu modern çağ kapanıyor ve onun yerine postmodern bir çağa geçiyoruz. ...Postmodern dönemde kişi, Aydınlanma projesinin hayal ettiği gibi, hakikat ya da bilgiye ulaşmak için değil, haz için yazar. Benzer şekilde okuyucu da hakikate ya da bilgiye ulaşmak için değil, haz için okur. (62) ...Postmodernistlere göre hakikat diye bir şey yoktur. Hakikat Aydınlanma'ya ait bir değerdir ve çoğuldur. ...Postmodern perspektiften sosyolojik teori, ne rasyoneldir, ne de doğru. Postmodern sosyologlar, düşünsel disiplin ve düzen telkin eden kişiler değillerdir. ...Bazı postmodern sosyologlar temsil krizini aşmak için, teori inşa etmekten bütünüyle vazgeçmek yoluna gitmişlerdir. ...Postmodernlere göre dünya karmaşık, kaotik ve arapsaçı gibidir: Bugün Pekin'de kanat çırpan bir kelebek, gelecek ay New York'daki rüzgar sistemini değiştirebilir (65). ...Artık medyanın gerçekliği yansıtıp yansıtmadığı sorun değildir; onlar gerçeklik olmuştur. Yani biz gerçekliğin olmadığı veya hipergerçeklik durumunu yaşıyoruz. (62) Rosenau, P.M.; Post-Modernizm ve Toplum Bilimleri, Çevre. T.Birkan, Ark yay. Ankara, 1998, s.55-80. (65) Age. s. 155-221
Sayfa 56 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Fonksiyonalistler, değerler ve istikrar üzerindeki uzlaşmayı ve toplumsal gelenekleri vurgulamaktadır. Buna karşılık çatışmacı teori, sporun toplum içinde, siyasal ve toplumsal mücadelenin bir yansıması olarak görür Etkileşimciler sporda, insanların takım arkadaşları olarak bir arada çalışmaları ya da rekabet etmeleri gibi, toplumsal ilişkilere odaklanırlar. Bunlardan hiçbirisi diğerinden daha doğru değildir. Üç teoriye birden aşina olmak, bireylerin sosyolojik perspektifini geliştirecektir.
Sayfa 55 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Reklam
Marks ve Dahrendorf'un "Sınıf" Kavramına Bakışı
Sınıf, Dahrendorf için, Marks'ta olduğu gibi, üretim araçlarının mülkiyetini değil, daha çok başkalarına hükmetmenin meşru biçimi olan otoriteye sahip olmayı ifade eder.
Sayfa 52 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Çatışmacı Teorinin Temel Varsayımları
Çatışmacı teorinin temel varsayımları Marks'ın sınıf teorisinden gelmektedir: (54) - Bütün toplumsal sistemler, kıt ve değerli kaynaklar eşitsiz olarak dağıtırlar. - Eşitisizliklerin ve haksızlıkların sonuçları toplumda sınıflar ve çeşitli tabakalar arasında çıkar çatışması yaratır. - Bu çıkar çatışmaları, sonuçta değerli kaynakları kontrol edenler ile etmeyenler arasında çatışma doğurur. - Uzun vadede, bu çatışmalar, sosyal sistemin yeniden örgütlenmesi ile sonuçlanır. Modern endüstriyel işgücünün kapitalistler karşısında zafer kazanmasıyla, sınıfsız çatışmasız bir toplum doğacaktır. (54) Coser, Rhea, Steffan, Nock, Introduction Sociology, HBJ., 1983, s. 17.
Sayfa 50 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Çatışma Teorisi
Yapısal fonksiyonel modelin istikrar ve uzlaşma gibi vurgularına karşılık, çatışmacı sosyologlar, toplumsal dünyayı sürekli bir mücadele alanı olarak görürler. Çatışmacı perspektife göre toplumsal davranış, en iyi birbiri ile yarışan gruplar arasında gerilim ve çatışma açısından açıklanabilir. Çatışmalar şiddet gerektirmez. İşgücü müzakerelerinden, dini gruplara kadar, çatışmalar her yerde bulunabilir.
Sayfa 48 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Toplumsal sistemi meydana getiren bütün ögeler, sistemin "ihtiyaçları" ile ilintili özel işlevleri yerine getirmeleri ölçüsünde, vazgeçilmez bir öneme sahiptirler.
Sayfa 47 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Reklam
Yapısal-Fonksiyonalist Teorideki 3 Kavram
"açık fonksiyon" (manifesto function), her hangi bir toplumsal kalıbın bilinen ve istenen sonucudur. Bunun aksine "gizli fonksiyon" (patent functions) ise, büyük ölçüde ne bilinen ne de istenilen sonuçlardır. ...Merton'un üzerinde durduğu bir diğer kavram ise, "toplumsal disfonksyion" (social disfunction) dur. Bu kavram, toplumun işleyişinde, herhangi bir toplumsal kalıbın, istenmeyen sonuçlarını ifade eder (49). (49) Macionis, J.J., Age. s.18.
Sayfa 13 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Yapısal-Fonksiyonalist Teorinin Temel Varsayımları
ABD'de sosyoloji denilince, adeta yapısal fonksiyonel model anlaşılır olmuştur. Parsons, Amerikan geleneğindeki ampirizme tepki göstermiştir. Parsons'ın toplumla ilgili temel varsayımları şunlardır (48): - Sistemler, parçaları arasında iç bağlılığa ve bir düzene sahiptir. - Sistemler, kendi kendilerini onarma ve dengeye getirme eğilimi taşırlar. - Sistemler statik olabilecekleri gibi, değişim süreci belirli bir düzen içinde de gerçekleşebilir. - Sistemin bir parçasının doğası, diğer parçaları da etkiler. - Sistemler, kendi çevreleri içinde sınırlarını muhafaza ederler. - Tahsis ve bütünleşme, sistemin dengesi için, iki hayati süreçtir. - Sistemler, değişme eğilimlerini kontrol eder. (48) Ritzer, G., Age. S. 240.
Sayfa 46 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Yapısal-Fonksiyonalist Teori
Bu teori, daha çok mikro düzeyde analiz yapan sembolik etkileşimcilerden farklı olarak, sosyolojinin odak noktasını makro analize çevirmiştir. Sembolik etkileşimciler, günlük hayatta bireyler arasındaki etkileşim, benlik gibi konulara yoğunlaşırken, yapısal fonksiyonalistler, daha geniş bir perspektifte toplumsal yapıyı ve bir bütün olarak toplumu incelerler.
Sayfa 45 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Sembolik Etkileşimciliğin Eleştirisi
Geçmişte bazı yazarlar, toplumsal yapıyı oluşturan etkenlerin ihmal edilerek, bireyin iradesini aşırı önemsediği (44), bazıları da "sistematik bir çerçeveye" sahip olmadığı (45) gerekçesiyle sembolik etkileşimcilik yaklaşımını eleştirmişlerdir. Ancak günümüzde makro teorilere yönelik artan eleştiriler, göreceli olarak sembolik etkileşim teorisine ilgiyi artırmaktadır. (44) Fisher, B.M., Straus, A.L.; Etkileşimcilik, Sosyolojik Çözümlemenin Tarihi içinde, Edit. T.Bottomore, R. Nisbet, Çevre. K.Dinçer, V Yayınları,Ankara, 1990, s.495 (45) Ferrante, J. Age, 38.
Sayfa 45 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
Sembolik Etkileşimciliğin Bazı Temel Düşünceleri
- Toplum etkileşim halindeki insanlardan oluşur. - Dil, en yaygın ve en önemli semboldür. - Nesneler kendilerinde içsel anlamlar taşımazlar; burada anlam sembolik etkileşimin bir ürünüdür. - İnsanlar sadece kendileri dışındaki nesneleri tanımakla kalmaz, kendilerini de nesne olarak görebilirler. Genç bir adam kendini öğrenci, koca ve yeni baba olmuş biri olarak görebilir. - İnsan eylemi, kadın ve erkekler arasında inşa edilmiş yorumsal bir eylemdir.
Sayfa 44 - Ekin Yayınları, 17. BaskıKitabı okuyor
224 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.