Kırk yama vuracağım kalbime.
Yine de anlamayacak kimse,
Kaç kez tökezledigimi,
Kaç defa düşüp kalktığımı yerden,
Kendi küllerimden yaratıldığımı yeniden...
Kıymeti yok aslında ne yaptığımızın
İbrahimce bir duruştur aslolan
Kime yakın durduğumuzun
Ve kimi dost bildiğimizin
Şahitlidir bunca meşakkat
Elimizdeki baltalar ve bıçaklar
Putlarımız içindir
İçimizdeki dışımızdaki
Kırabilmişsek iblisin belini
Gayrı üzülmek yoktur bize
Yepyeni bir gün başlar bizim için
Taptaze bir ömür tutuşturulur ellerimize
Kirimiz kırılmış putlarla süpürülür geçmişimizden
Onun için biz bu günü bayram biliriz
Onun için sığmaz
İçimiz içimize
Gittin; tozlu bakışların kaldı, çıldırtan hüznün.. Şehrin kaderi değişti, yoruldum sabahları sevmedim artık. Uyanmak korkunçtu anladım gecenin kehanetini, yalnız kaldım kıyında. Kaybolmuş bir denizin yasını tuttum. Düşlerimde solgun çiçekler görüp ağladım. Umutla sarıldım telefonlara. Soğuk yüzlerinde cesaret aradım. Hep yüzümü çarptım aynalara, yorumsuzdu sözlerim. Kalp ağrıları, içimde sessizce dans eden akrebin hüneri, bir hayatın makyajını.
- Bir mecnun kimliğine bürünüp seni anmak artık zor…