Abdullah Nakışçı Gönderileri
Abdullah Nakışçı kitaplarını, Abdullah Nakışçı sözleri ve alıntılarını, Abdullah Nakışçı yazarlarını, Abdullah Nakışçı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Eyyûb ibni Hâlid radıyallâhu anh şöyle anlatmıştır:
“Arkadaşlarımızın birçoğundan işittiğime göre bir kul kıyamet günü mizânın üzerinde durdurulur. O, bir mizâna bakar, bir de mizânın sahibine (görevli meleğe) bakar. O zaman mizânın görevlisi: “Ey Allâh'ın kulu! Bu amellerinden arayıp da bulamadığın bir şey mi var?” deyince o: 'Evet' deyince melek: 'Hangisi?' der.
O: “Lâ ilâhe illâllâhü vahdehü lâ şerike leh (zikri) dir' dediğinde, melek: “O, mizâna konamayacak kadâr büyüktür” der.
Müsâ ibni Ubeyde: “İşittiğime göre tevhid kelimesi kıyamet günü gelecek ve dünyada kendisini (imanla) söylemekte olanlar (ve imanla ölebilenler) adına bir hasmın (hasmıyla) mücadelesi gibi mücadele verecektir. demiştir.”
Hadis-i Şerif
“Her kim abdest alır da temiz bir beze silinirse bunda bir beis yoktur. Ama kim bunu yapmaz (da abdest uzuvlarının kendi kendine kurumasını sağlar) sa bu daha faziletlidir. Zira abdest (damlaları) kıyamet günü diğer amellerle birlikte gerçekten tartılacaktır.”
(İbni Asâkir, Târihu Medineti Dımeşk, no:7812, 61/380)
"Muminler cennetin derecelerine amelleriyle yükseleceklerdir."
Atâ (radıyallâhu anh)
Rasûlüllâh (aleyhisselâtu vesselâm) şöyle buyurmuştur:
''Allah cehenneme secde yerlerini yiyip helak etmesini haram kılmıştır.''
En hafif azab..
Rasûlüllâh (aleyhisselâtu vesselâm) şöyle buyurmuştur:
''Şüphesiz kıyamet günü cehennem ehlinin azap bakımından en hafif olacak olanı elbette bir adamdır ki, ayaklarının altında ateşten iki kor bulunacaktır ve onlardan sebep o kişinin beyni kaynayacaktır.''
Hâlid ibni Ma'dân (radıyallâhu anh) şöyle demiştir:
''O müminler cehennem ateşi sönmüş haldeyken onun üzerindeki sırat köprüsünden geçerler ve 'Allah'ın bize gireceğimizi söylediği cehennem nerede?' derler. Allah da: 'O cehennem ateşi sönmüşken siz onun üzerinden geçtiniz.' buyuracak.
Bazı rivayetlere göre de Rasûlüllâh (aleyhisselâtu vesselâm) mîraca çıktığında orada gördüğü meleklere: ''Beni gördüğünüzden dolayı hepinizde bir sürur hâsıl oldu ama şu köşedeki melek hariç, acaba neden?'' diyerek Mâlik'i kastettiğinde, melekler Rasûlüllâh (aleyhisselâtu vesselâm)'a: ''Senin peygamber olarak gönderilmenle o da bizim gibi sevindi ama kendisi cehennem bekçilerinin reisi olduğundan yaratılış itibarıyla öyledir.'' dediler.
Hasen (radıyallâhu anh)'dan rivayet edildiğine göre Cibrîl (aleyhisselâm) Rasûlüllâh (aleyhisselâtu vesselâm)'e: ''Cehennemde görevli meleklerden biri dünya ehline bakacak olsa, onların yaratılışındaki ürpertici halden dolayı bütün insanlar ölürdü.'' buyurmuştur.
Ebû İmran Hazretleri'nden nakledildiğine göre; zebânî diye bilinen bu meleklerin sayısı on dokuz olup, her birinin iki omuzu arası yüz senelik mesafedir. Kalplerinde hiçbir acıma duygusu bulunmayan bu melekler azap için yaratılmıştır. Onlardan biri cehennem ehlinden birisine bir darbe vurduğu zaman, onu tepesinden tırnağına kadar öğütülmüş bir un haline getirir.